|
|
|
|
Gökkafes'in tarihi ayıbı
Tapuda Abdülhamit'ten beri duran 'bina yapılamaz' şerhi silinerek inşa edilen Gökkafes'e Yargıtay şoku
İstanbul'un en tartışmalı binası aleyhine 1997'den beri süren "tapu şerhi" davası sonuçlandı. Yargıtay, Gökkafes'in arazisiyle ilgili tapu kaydına "buraya bina yapılamaz" şerhinin yeniden yazılmasına karar verdi.
RUHSAT İPTALİ VE YIKIM İSTENEBİLECEK Bu karardan sonra gözler arazinin hak sahipleri olan Hazine, İTÜ ve Büyükşehir Belediyesi'ne çevrildi. Bu üç kuruluştan biri "Bina için bizden izin alınmadı" diyerek ruhsatların iptalini ve binanın yıkımını isteyebilecek.
ABDÜLHAMİT YAZDIRDI SÜZER SİLDİRDİ Yüz yıl önce Abdülhamit döneminde konan şerh, bina sahibi Süzer'in girişimiyle ve yasaya aykırı biçimde tapu müdürlüğünce 1984'te kaldırılmıştı. Tapu kayıtları mahkeme kararıyla değişebiliyor.
*** Gökkafes'te son perde
Yargıtay, Mustafa Süzer'e ait Gökkafes'in arazisi üzerine inşaat yapılamayacağını onaylayınca 134 metrelik utanç abidesinin yıkımını mümkün kılacak dönemece girildi.
Temelinin atıldığı ilk günden bu yana tartışması bitmeyen, Mustafa Süzer'e ait Gökkafes'te Yargıtay son ve kesin darbeyi indirdi. Beyoğlu Belediyesi tarafından 7 yıl önce açılan davayı, 9 Mart'ta verdiği onayla sonuçlandıran Yargıtay 1. Hukuk Dairesi, Gökkafes'in yıkımına giden yolu açtı. Şimdi Gökkafes'in tapu kaydına mahkeme kararıyla "bu gayrimenkul üzerine inşaat yapılamaz" şerhi konulacak. Bu da binanın inşaat ve iskan ruhsatlarını geçersiz hale getiriyor. Böylece, araziye inşaat yasağı getiren irtifak hakkının sahipleri olan İstanbul Teknik Üniversitesi, Hazine ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İmar Yasası kapsamında bu utanç abidesinin yıkımını isteyebilecek.
ABDÜLHAMİT'İN İSTEĞİ Gökkafes arazisi üzerine bina yapılamayacağını gösteren "şerh" aslında, 1908 yılında Abdülhamit tarafından konulmuştu. Cumhuriyetten sonra da devam eden bu şerh Mustafa Süzer'in başvurusuyla 1984 yılında Tapu Bölge Müdürlüğü tarafından sessiz sedasız kaldırılmıştı. Oysa her türlü tapu kaydının sadece "mahkeme" tarafından değiştirilmesi gerekiyordu. İşte bu şerhin yasalara aykırı biçimde kaldırıldığını fark eden Beyoğlu Belediyesi'nin Hukuk İşleri Müdürü, avukat Gönül Tüfekçi oldu. Tüfekçi tozlu arşivlerde izini bulduğu şerhin yeniden tapuya yazılması için 1997 yılında bir dava açtı. Ve şerhin gerçek hak sahipleri olan İstanbul Teknik Üniversitesi, Hazine ve Büyükşehir Belediyesi'nin bu davaya katılmasını sağladı.
Tüfekçi'nin açtığı, "bina yapılamaz" şerhinin tekrar tapuya yazılması için süren dava Yargıtay aşamasına geldiğinde, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın desteğiyle Valilik, Beyoğlu Belediyesi sınırları içindeki Gökkafes arazisini bir gecede, ANAP'lı Cüneyt Akgün'ün başkanı olduğu Şişli Belediyesi'ne geçirdi. Böylelikle şerh davasında Beyoğlu Belediyesi davanın tarafı olmaktan çıktı. Ancak İTÜ, Hazine ve Büyükşehir Belediyesi davayı sürdürdü. Ve pek çok aşamadan geçen dava nihayet 9 Mart 2004 günü Yargıtay 1. Hukuk Dairesi tarafından, Şişli 1. Asliye Hukuk Hakimliği'nin 26 Haziran tarihinde verdiği karar onaylanarak bitirildi.
ŞİMDİ NE OLACAK? Bundan sonra. öncelikle şerh, "irtifak hakkının" sahipleri olan İTÜ, Büyükşehir Belediyesi ya da Hazine tarafından tapuya tekrar yazdırılacak. Ardından taraflardan herhangi biri Şişli Belediyesi'ne giderek, kendilerinden izin alınmadığı gerekçesiyle binanın yapı kullanma izni ve inşaat ruhsatlarının iptalini isteyebilir. Bunlar iptal edildiğin de ise Gökkafes, İmar Yasası'nın 39. maddesine göre ruhsatsız hale gelecek ve yıkılması gerekecek.
Hak sahiplerinin izleyebileceği bir başka yol ise doğrudan hukuk mahkemesine giderek "Müdahalenin Meni ve Kal davası" açmak. Hak sahipleri bu yolla davayı kazandıkları takdirde, bu defa Belediye kanalıyla değil, icra dairesi kanalıyla "yıkım" yapabilecekler. Konuyla ilgili görüşünü almak istediğimiz Dolmabahçe Turizm A.Ş. avukatları bu konuda açıklama yapmazken, hukuk otoriteleri de davanın Gökkafes'in yıkımıyla sonuçlanabileceğini söylüyor.
100 yıllık yasak Gökkafes'i bu noktaya getiren tapu şerhinin öyküsü 100 yıl önce, Abdülhamit'in paranoit saltanat döneminde, İttihatçıların onu devirmek için her yerde örgütlendiği II. Meşrutiyet'e dayanıyor. Kızıl Sultan 24 Şubat 1908 tarihinde bir "Senedi Hakani" ile, Dolmabahçe Vadisi'nde Taşkışla, Gümüşsuyu ve Maçka askeri kışlaları ile İstanbul'a havagazı dağıtan Gazhane tarafından çevrelenen araziye güvenlik gerekçesiyle "inşaat yapılamaz" kaydı koydurdu.
HUKUK SAVAŞI VERDİ Mustafa Süzer'in, yapılaşma olmadığı için 8 ayrı kişiden 159 milyon liraya aldığı arazide inşaat projesi 1983 yılında onaylandı. Önce 24.5 metre olan inşaat yüksekliği Bedrettin Dalan'ın Belediye Başkanı olmasıyla 134 metreye yükseldi. 1987 yılında başlayan inşaatın ruhsatı ise 1988 yılında alındı. 1989'da Nurettin Sözen'in yan parsellere tecavüz edildiği gerekçesiyle mühürlediği inşaat, 1992'de yüksekliği 24.5 metreye indirilerek yeniden başladı. 1998'de Şişli Belediyesi sınırlarına geçirilen Gökkafes'e Turizm Bakanlığı tarafından nokta ölçekli imar planı yapıldı. 134 metrelik plan, iptali için açılan dava 2001'de Danıştay tarafından bozulunca onaylandı.
CENGIZ ERDİNÇ
|
|
|
|
|
|
|
|
|