 |  |
 |
|
Sakıp Sabancı Körler Ülkesinde..
 SAKIP AĞA yazımı tamamladım.. Bilgisayarın hafızasına kaydetmek için bir dosya adı gerek.. "Sabancı" yazdım.. Bilgisayar geri çevirdi.. "Bu isimde bir dosya zaten var" diye.. Merakla daldım alete.. 13 Eylül 2002'de yazdığım bir Sabancı yazısı var gerçekten.. Silmeyi unutmu şum.. Ya da gizli bir el unutturmuş..
Yeni açılan bir sergi dolayısı ile, Sakıp Ağa'nın müze haline getirdiği Atlı Köşk'ü yazmışım..
Açılışı beklemeden bana müzeyi bizzat gezdirişini.. O müthiş heyecanını.. Coşkusunu.. Hem de nasıl keyfini..
"Bu yazıyı da koymalıyım köşeme" dedim, "Yeniden.."
***
Bu hafta sonu kendiniz ve ailenize bir güzellik yapıp, Emirgân'a gidebilirsiniz.. Artık unutulmakta olan Çınaraltı kahvesinde bir çay molası.. Sonra, Atlı Köşk.. Sakıp Sabancı'nın, üniversiteye bıraktığı eski evi.. Şimdi müze..
Daha önce kısmet olmamıştı, gidip görmek.. İtalyanlar'ın Dünya Kupası 2002'de Japonya'da açtığı sergiyi, Sakıp Sabancı allem, kallem edip Türkiye'ye getirmiş.. Sadece futbolseverler değil, herkesin ilgisini çekecek resim, heykel ve fotoğraflardan oluşan, benzersiz bir sergi bu.. Sakıp Ağa beni aramıştı, açmadan bir hafta önce.. "Bir şeyler ekleyebilir miyiz bizden" diye..
"Abidin Dino'nun bir Dünya Kupası 66 filmi var" dedim.. "Dillere destan.. Onu bulup sergi içinde devamlı verirseniz harika olur.."
Dedim de kendim de inanmadım, olabileceğine.. Nerde kimde olduğu bilinmeyen 40 yıllık film bir haftada nasıl bulunur ki?..
Açılışta Sakıp Ağa "Gel benimle" dedi.. Daha kurdele kesilmeden galeriye girdik.. İleride bir ekran.. Ekranda Abidin Dino'nun filmi.. Bir ressam, bir sanatçı gözü ile, dünyanın ilk ve tek futbol izlenimleri.. Hani şu İngilizler'in meşhur, çizgiyi geçti geçmedi tartışması hâlâ yapılan finaldeki gol dahil.. Dino "Gol" diyen ender gözlemcilerden..
Sakıp Ağa gerçekten bir mucize yaratmış ve filmi bulmuş.. Nereden bulmuş bilmem.. Sonra bana müzeyi gezdirdi.. Bir "Hat" koleksiyonu var, olmaz böyle şey.. Mutlak ama mutlak görülmesi gereken bir müze bu.. Hele içinde bu sergi varken..
Bir salona girdik.. Duvarlardaki resimlere mi baksam, boydan boya panoramik pencereden dünyanın en güzel Boğaz Manzarasına mı?..
"Burası benim yatak odamdı, Hıncal Bey" dedi..
Yatakta uzanırken gördüğün manzara, dünyanın en güzel tablosu.. Üstelik canlı.. Çıktın, önü teras.. Sabahın ilk taze nefesini bu cennet içinde alıyorsun..
Bırakmış, gitmiş.. "Nereye taşındın ağam" dedim.. "Karşıya" dedi.. "İstanbul'un milat öncesi dünya üzerinde ilk görülmeye karşıdan başlamış. Bu ilk İstanbul'a 'Körler Ülkesi' demişler bilir misin niye ağam" dedim..
"Niye" dedi.. "Buraya kadar gelmişler.. Boğazın Asya tarafından, Avrupa yakasını görmüşler.. Gene de oraya yerleşmişler, karşıya geçmeden.. Demek bakmışlar, ama görmemişler, diye.." dedim..
Bu güzelliği "BİZE" bırakıp Körler Ülkesi'ne taşınan Sakıp Ağa ilginç, çok ilginç bir adam.
|
