kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Teknoloji
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

23 bin insan öldü!

Irak savaşı 1. yılında... Savaşın bir yılı hatırlanırken pek çok şey söyleniyor. Ama biz bir tek şey söylemenin yeterli olacağına inanıyoruz.
Dile getirilecek bütün siyasal ve diplomatik analizler bu bir tek cümlenin gölgesinde kalmaya mahkum edilmelidir:
23 bin insan öldü!
Evet; şu oldu, bu oldu; şu olacak, bu olacak... Ne önemi var!
Bu savaş, çoğu Iraklı, pek azı Amerikalı -nereden olduğu fark eder mi ki- 23 bin insanın ölümüyle sonuçlandı. Aslında sonuçlanmadı da... İnsanlar dünyanın her yanında bu savaş yüzünden ölmeye devam ediyor. Ve ne yazık ki -ve görünen odur ki; ölmeye de devam edecek...
Kara ölüm rüzgarları esmeye devam edecek dünyanın dört bir yanında...
Peki değiyor mu, değecek mi?
Elbette, hiçbir amaç insan ölümlerini haklı çıkaramaz.
Lakin birileri ısrarla ve hala bu savaşın "Ortadoğu'da barış ve demokrasi" için çıkarıldığını söylemeye devam ediyordu.
Ve.. Fena halde yanıldıklarını, tam 30 yıl boyunca Beyaz Saray'daki bütün başkanların terör danışmanı olan Richard Clarke yüzlerine tokat gibi vuruyordu. Savaştan bir yıl sonra yazdığı kitapta...
Hatta, bırakın "barış ve demokrasi" gibi "soylu" amaçları; bu savaşın körfezdeki "petrol çıkarları"nı gözetecek "soysuz" amaçlar için çıkarıldığını söyleyenler bile yanılıyorlardı aslında...
Bu savaş düpedüz ve tamamen bir "intikam" savaşıydı.
Hem de haksız bir intikam... Saldırılan ülkenin hak etmediği bir intikam!
Geçen yıl bugünlerde; savaşı analiz edenlerin, "barış ve demokrasi" lakırdısıyla, "petrol savaşı" söyleminde ikiye ayrıldıkları günlerde; galiba yalnızca bu satırların yazarı ısrarla "Ne o, ne bu!" diye yazıp çizmişti.
Bu savaşın yalnızca ve yalnızca "öfkeli bir 11 Eylül intikamı" olduğunu ve başka hiçbir şey olmadığını söylemiştik.
Yazdıklarımızı bir yıl sonra hatırlatıyor olmamızın sebebi "Biz demiştik!" diye böbürlenmek için değildir. Eğer hala bu savaşa destek verenler varsa; duruşlarını bir kere gözden geçirmeye "davet" içindir.. Öfkeli ve "haksız" bir intikam duygusuna destek vermekten vazgeçmeleri içindir:
Kelimesi kelimesine şöyle yazmıştık bir yıl önce bu köşede:
"Bu savaş Irak'a karşı bir intikam savaşıydı. Bu kadar basit bir gerekçe 'ağır tahlilciler' ve 'komplo teorisyenleri'ni tatmin etmese de öyleydi. ABD, Irak'tan 11 Eylül'ün intikamını almak istiyordu.
Taliban'a inen bombaların bir anlamı yoktu.
El Kaide'yle ve Usame'yle savaş bir türlü 'gerçek savaş' olamıyordu. Ortada 'elle tutulacak' bir düşman yoktu çünkü. 'Niyet'lerin üstüne akıllı bombalarla gidilemiyordu.
Hedefe konulacak bir ülke lazımdı. Yani somut bir hedef.
O hedef Irak'tı. Irak'ın 'doğrudan' 11 Eylül'ün içinde ve arkasında olup olmamasının fazlaca bir önemi yoktu. Irak'ın, Amerika'nın 'kalbine bombayı yollayan' düşman çemberinin içinde görülmesi yeterliydi."
Richard Clarke ise önceki gün "kelimesi kelimesine" şunları anlatıyordu CBS'te:
"11 Eylül saldırılarının hemen ardından,Savunma Bakanı Rumsfeld 'Irak'ı bombalayalım' dedi.
'El Kaide Irak'ta değil, Afganistan'da diye uyarınca:
'Olsun...Afganistan'da hiç hedef yok.Irak'ta çok hedef var,biz orayı bombalayalım' diye ısrar etti.
Rumsfeld şaka yapıyor sandım, ancak ciddiydi.
Başkan Bush da, kolumdan çekip tehditkar bir ifadeyle;
'Irak mı yaptı bunu? Bağlantıyı bul!' dedi.
'Yıllardır Irak'ı takip ediyoruz. Bağlantı yok!' deyince beni dinlemedi,tersine sinirlendi..."

***

"İntikam" duygularıyla yani öfkeyle kalkanların; karşı "intikam" duygularıyla yüzleşip zararla oturmalarından daha "tabii" ne olabilirdi ki?
O günkü yazımız da şöyle bitiyordu zaten:
"Önemli olan şu: Bu savaşın; daha sonra hem ABD'de, hem de dünyanın başka köşelerinde yeni intikam eylemlerine yol açma tehlikesi. Korkarız ki, yeni savaşın sonrasında, dünyanın her yanında kimsenin rahatı kalmayacaktır. Gerilim tırmanacaktır. Korkarız ki dedik ya.. Bizce korkmalıyız... En başta da biz!..."
Siz hala korkmuyor, bu uyarıları dinlemiyor ve ciddiye almıyorsanız hala; Richard Clarke'ı dinleyebilirsiniz mesela... 30 yıldır tüm ABD başkanlarının ciddiye aldığı "adam"ı yani...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Takiyenin sonu!   / 30-03-2004
 Deniz ne yana düşer usta? (x)   / 27-03-2004
 İçinde "hayat" yok çoğu hayatların!   / 25-03-2004
 23 bin insan öldü!   / 23-03-2004
 Madrid dersleri   / 18-03-2004
 Beş yıl sonra...   / 16-03-2004
 Kara ölüm rüzgarları   / 13-03-2004
 Ayılık var hamurunda!...   / 11-03-2004
 Kırık aşklar zamanı   / 09-03-2004
 Uyan Türkiye, dayan dede!   / 06-03-2004
ERGUN BABAHAN
Yüksek siyaset ve günlük hayat
İnsanlar için elbette...
ERDAL ŞAFAK
Sihirli değnek
Siyasal ve ekonomik istikrar ile...
AHMET HAKAN COŞKUN
Baykal'a öneri: Sarıgül gibi yap
Baykal'ın dürüstlüğüne...
MEHMET BARLAS
Seçmen sağa kayarken,"sol" da faşizme mi kaydı?
Hani...
ALİ KIRCA
AK Parti'cilerle AKP'ciler
Seçim sürecinde gözlerden...
SAVAŞ AY
Polislik hastalığı!..
Şurada Polis Bayramı'na, yani 10...
REFİK DURBAŞ
Ödül beklerken ceza...
Türkiye Trafik Kazalarını Önleme...
ÖMER LÜTFİ METE
Annan baba raconu
BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs üstüne...
HINCAL ULUÇ
Milli takıma teknik direktör..
Türk milli takımı,...
Kumaş hazırda terzi nerede: 2-2
Kumaş hazırda terzi nerede: 2-2
Hırvatistan'a Ünal Karaman yönetiminde giden Ay-Yıldız, 2. dakikada...
Yeniler sonucu değiştirdi
Yeniler sonucu değiştirdi
Antrenör Karaman, "İlk yarıda iyi değildik. İkinci devre yeni...
Derviş 'Gidiyorum' dedi
Derviş 'Gidiyorum' dedi
Derviş, "Başarısız olduk" diyerek genel başkan yardımcılığından...
Baykal: İsviçre'de 1 kuruş hesap çıkarsa istifa ederim
Baykal: İsviçre'de 1 kuruş hesap çıkarsa istifa ederim
Seçim öncesi tehdit mektubu aldığını söyleyen Baykal, bu mektubu...
Sahte gıda pazara girdi
Sahte gıda pazara girdi
İstanbul'daki semt pazarlarında salam, sucuk, sosis, kaşar peyniri...
Hükümette 'kaçak domuz çiftliği' şaşkınlığı
Hükümette 'kaçak domuz çiftliği' şaşkınlığı
Gün geçtikçe artan domuz çiftlikleri hükümeti şaşırttı. Türkiye'ye...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Günaydın | Bizimcity | Kapak Güzeli | Astroloji | ON Magazin | Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Teknoloji | Otomobil |Sinema | Hobi | Çizerler
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.