Bilgili, Lucescu'yu gönderseydi Beşiktaş şampiyon olurdu

Diyelim ki çakmak üretiyorsunuz.. İşleriniz tıkır tıkır yürüyor.. Çok sıkı bir rekabet var ama sektörün liderisiniz.. Rakibiniz piyasayı ele geçirmek için her türlü girişimi yapıyor.. Siz ürününüze, ekibinize, ekibinizin yaratıcılığına güveniyorsunuz.. Zaten sizi sektörün lokomotifi yapan da bu yaratıcılık..
Şirketinizi teslim ettiğiniz profesyonel yönetici bir gün size gelip 'Ben kendime olan güvenimi yitirdim' derse, mücadele edecek gücünün kalmadığını söylerse ne yaparsınız?
Yeni bir profesyonel bulmaz mısınız?
Peki umursamazsanız ne olur?
Piyasayı başka firmalar, rakipleriniz ele geçirir.. Sektörün liderliğini kaptırırsınız..
Başka bir örnek..
Diyelim ki Antalya'dan Ankara'ya gideceksiniz.. Otobüse bindiniz.. Şoför yolun yarısında yolculara dönüp 'Kendime olan güvenimi yitirdim.. Otobüsü Ankara'ya kadar kullanabilir miyim bilmiyorum' derse ne yaparsınız?
'Boşver, bir şey olmaz' der misiniz?
Bir şey olursa ağlamaya, sızlanmaya, dizinizi dövmeye hakkınız olur mu?
Hayır..
Beşiktaş'ın yaşadığı bu..
Takımın teknik patronu haftalar önce havlu attı.. İstanbulspor yenilgisinden sonra aynen şöyle dedi: 'Beşiktaş kötü bir dönem yaşıyor. Bu, kendine olan güvenin kaybolmasıyla ilgili bir durum. Futbolcularda olduğu gibi bende de güven kaybı var. Ben de böyle bir durum yaşıyorum.'
Lecescu'nun bu açıklamasına karşı Beşiktaş Başkanı Serdar Bilgili ne yaptı?
Hiç..
Aynı Lucescu, Trabzonspor yenilgisinden sonra da 'Bu takım çok zor düzelir' dedi..
Ligi götüremeyeceklerini açık açık söyledi..
Bilgili ne yaptı?
Hiç..
Lucescu büyük bir medeni cesaretle 'kendine olan güvenini yitirdiğini' söyledi.. 'Benden bu kadar' dedi.. Bunu haftalar önce söyledi..
Kimse dinlemedi..
Beşiktaş yönetimi de, spor yazarları da yine aynı sorunları tartıştı..
Beşiktaş tek mi yoksa çift santrforla mı oynasa? Tek santrforla oynayacaksa bu kim olmalı? İlie mi, Serdar mı, Pancu mu, Sergen mi? Defans neden kolay gol yiyor? Yüksek gelen yan toplarda neden aynı hatalar yapılıyor? Lucescu doğru adamı, doğru zamanda değiştiriyor mu?
Ortada başka bir şey vardı.. Beşiktaş'ın içine düştüğü girdap futbol terimleriyle açıklanamazdı..
Kendine bile güvenmeyen bir hoca.. Kendine güvenmeyen 16 futbolcu.. Kim oynarsa oynasın, ne farkeder? Takımı nasıl kurarsanız kurun değişmez.. Çünkü takımda kendine güvenen, inancını yitirmeyen bir tek adam bile yok..
Bilgili, Lucescu'yu İstanbulspor maçından sonra gönderme cesaretini gösteremedi.. 'Madem ligi götürecek motivasyonun yok, ben yola başka bir şoförle devam ediyorum' diyemedi..
Diyemediği için de uzak ara şampiyonluğa koşan takımın ikinci olup olmayacağı bile tartışılır hale geldi..
Beşiktaş'ın sorunu başkaydı ve yönetim doğru teşhis koyamadı..