Doğulu kadın resmi olarak yaşamıyor
AB uyum yasaları çerçevesindeki düzenlemeler için yapılan çalışmalarda, Diyarbakır'da çoğu kadın ve kız olmak üzere 769 kişinin nüfusta kaydı bulunamadı.
Geçtiğimiz yıl, İçişleri Bakanlığı tarafından AB uyum yasaları çerçevesinde nüfus ve vatandaşlık konularında yapılan değişikliklere bağlı olarak, T.C. kimlik numarası zorunlu hale getirilmişti. Bu nedenle de saklı nüfusun yoğunlukta olduğu bölgelerde durum tespiti çalışmalarına başlandı. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'daki çalışmalarda, sadece Diyarbakır'da, çoğunluğu kadın ve kızlar olmak üzere geçtiğimiz yıl 750, bu yıl ise 769 kişinin nüfusa kaydı olmadığı belirlendi. Ailelerin, arazi paylaşımında kız çocuklarını ileride hak talep etmemesi için nüfusa kaydetmelerinden kaynaklanan bu sorunu değerlendiren yetkililer, "Saklı nüfusun en çok olduğu Diyarbakır'da dahi son 2 yılda, bin 519 kişi tespit edilmişse; bölge genelinde nüfusa kayıtlı olmayanların sayısı en az 10 bindir" açıklamasını yapıyor. Halk arasında 'ketum' olarak adlandırılan bu kişiler okuyamıyor, sağlık hizmetlerinden yararlanamıyor, oy kullanamıyor ve yeşil kart dahi çıkaramıyorlar. Kısacası devletin hiçbir imkanından yararlanamıyorlar. Anne babası nüfusa kayıtlı olmayan çocuklar da okula gitmeleri istendiğinde aileden nüfusa kaydı bulunan amcaları, dedeleri veya başka bir yakınlarının üzerine kaydediliyor. Ama bu da ileriki zamanlarda hukuksal sorunların doğmasına yol açıyor.
BU AİLENİN KAYDI YOK Nüfusa kaydı olmayanlara en çarpıcı örnek ise Diyarbakır'da yaşıyor. 11 kişilik Kılıç ailesinden sadece baba Zülküf Kılıç'ın nüfusa kaydı var. İmam nikahlı eşi Hanım'ın ve çocukların nüfus kaydı yok. Hanım Kılıç, bu yüzden resmi nikah dahi yapamamış eşiyle. Ailenin, en büyüğü 20 yaşında olan tam 9 çocuğu bulunuyor. Baba Kılıç, yetkililerden yardım istiyor.
Hüseyin KAÇAR
|