Sisteme ihanet
Şenol Güneş, Fransa'daki mini dünya kupasında "Yarışıyoruz, değişiyoruz" felsefesine uyan mükemmel bir kadro eline geçirmişti. Cesaret kokan kararlarından Türkiye'ye geldiğinde "Eski tas eski hamama" dönünce Milli Takım bedelini Portekiz'e gidemeyerek ödedi. G.Saray ligde 14 puan geriye düşünce Fatih Terim de köklü bir değişime gitti. Ben de bunu destekleyenlerdenim. Antalya'da yaratılan kadro sistemiyle, oyuncu yapısıyla yenilgiyi kabul etmeyen, futboluyla keyif veren bir takımdı. Yeni G.Saray'ın şifresi Volkan ve Bratu'ydu. Terim tıpkı Güneş gibi İstanbul'da Hakan Şükür'e dönünce G.Saray'ın hem oyun felsefesi hem de hücum anlayışı teklemeye başladı. G.Saray, G.Birliği'ne karşı Hakan'la oynamanın, Volkan'ı kenarda tutmanın, Bratu'yla oyuna başlamamanın faturasını az daha pahalıya ödüyordu. Bana göre G.Saray direkten döndü. Oysa G.Birliği kupa yorgunuydu. G.Saray 7. dakikada şans golüyle öne geçmesine rağmen savunmadaki yerleşim planı hatası ve uyumsuzluk yüzünden 2 dakikada 2 gol yedi. Moralman çöktüğü anlarda hezimete bile uğrayabilirdi ama allahtan Youla son vuruşlarda beceriksizdi. G.Saray neden böyleydi? Kazanamamak Terim'in cesaret duygularını sarsmamış, karar verme konusunda reflekslerini dondurmuş.
*** G.Birliği'nin ilk yarıdaki oyun yapısı Terim'in Antalya'da yarattığı sisteme çok uygundu. "Benim takımımın volümü yüksek olmalı" diyen Ersun Yanal'ın G.Birliği, savunmasını orta alanda kuruyor "Hızlı yaşa genç öl" dercesine 7 kişiyle G.Saray'ın üzerine gidiyordu. Tam Bratu'nun maçıydı. Çek rakibi üzerine, at araya topu, Bratu gol yapsın. Ama G.Saray ne yaptı? Ayağına topu alan doldur-boşalt mantığıyla sürekli topu Hakan'ın kafasına kaldırdı. Hücumu kanatlardan düşünmedi. O toplar da El Saka ve Ümit'e lokum oldu. G.Saray orta alanda topu tutmadı çünkü Ayhan etkili değildi. Volkan oynamayacaksa neden affedildi? İkinci yarı Bratu oyuna girince G.Birliği korkup savunmaya çekildi. Ama Bratu'nun koşu yoluna Hakan'dan korkanlar topu atmadı. Çünkü o topları atacak Volkan kulübede oturuyordu. G.Saray bir kez planlı hücum etti, bir kez ciddi pas alan Bratu da golü attı. Hakan Şükür, Türkiye'nin önemli golcülerinden ama hamlelerinde eskisi kadar çabuk değil. Çünkü beli dönmüyor. Biraz da egoistlik yapıyor. Son dakikalarda "Golü ben atayım" kompleksine girmeyip şut yerine boştaki Bratu'ya çıkarsaydı Galatasaray ölüp ölüp dirildiği Ankara'da kazanabilirdi. Şu gerçek; Hakan oynarsa G.Saray hızlı hücum edemez. Hakem Ali Aydın psikolog gibiydi. "Ne şiş yansın ne de kebap" türü maç yönetti. G.Birliğili oyuncular hücumda kaybettiği topların pozisyona dönüşmemesi için hemen faul yaptı. Maç bittiğinde G.Birliği 22, G.Saray 8 faul yapmıştı.. Ali Aydın kartlarını göstereceğine faulleri anlattı, futbolcuları rehabilite etti.
|