|
|
|
|
Dayakçı ve yasakçı
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, polis müdürlerine talimat verdi: Basına bilgi verilmeyecek. Verenin kafasını kopartırım.
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, basınla, sıkıyönetim dönemini anımsatan uygulamalarla "mücadele" başlattı. Cerrah'ın bu tavrına yol açan olaylar ise, geçen hafta yaşandı. Üniversite öğrencisi Can Tanyeli, Yıldız Teknik Üniversitesi yakınındaki Serencebey Parkı'nda, yüksek dozda uyuşturucudan ölü olarak bulundu. Cerrah, Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne, "Burçin Bircan olayını medya bir ay haber yaptı. Çok sıkıntı çektik. Bu olayı da tefrika yaparlar. Tek kelime bile söylemeyin. Olayı gizleyin" talimatı verdi. Polis kaynakları, buna rağmen olayın ertesi gün basında yer almasının Cerrah'ı çok kızdırdığını ve "basına yasak" talimatının bir kez daha vurgulandığını söylediler.
BEYOĞLU OLAYI Birkaç gün sonra Beyoğlu'nda yaşanan bir olay, "basınla mücadele"nin yaygınlaştığını ortaya koydu. Beyoğlu'nda düzenlenen bir protesto gösterisini görevli olarak izleyen NTV muhabiri Hilmi Hacaloğlu ve kameraman, göstericilere sert davranan polis memurlarını görüntülediler. Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı sivil polisler, Hacaloğlu ile kameramanı tartaklayarak gözaltına aldı. Hacaloğlu serbest bırakıldıktan sonra, gözaltında dövüldüğünü, kimliği ve görevi bilindiği halde hukuka aykırı olarak gözaltına alındığını açıkladı, savcılığa da dilekçe vererek, Beyoğlu polisinden davacı oldu. Basın kuruluşlarının tepkisine yol açan bu son olay, Cerrah'ın akrabası olan ve atandıktan sonra özel istekle göreve getirdiği Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü Ali Gedik'in bölgesinde gerçekleşti. Cerrah ise bu olayın sorumlusu polisler hakkında işlem yapması beklenirken, yine basını cezalandırmayı tercih etti ve "basına bilgi verilmesini yasakladı." Cerrah'ın "Basına bilgi vermezseniz haber yapamazlar. Böylece istenmeyen olaylar gazetelerde çıkmaz. Buna uymayan müdürün kafasını kopartırım" sözleri üzerine, Emniyet müdür yardımcıları ve şube müdürleri, dünden itibaren basın mensuplarının görüşme taleplerini geri çevirmeye başladılar.
|
|
|
|
|
|
|
|
|