|
 |
 |
 |
Güldünya'ya veda kuyruğu
Töre cinayetine kurban giden Güldünya Tören, Bitlis'in Budaklı Köyü'nde 5 bin kişinin katıldığı cenaze töreniyle toprağa verildi. "Namazı İstanbul'da kılındı" gerekçesiyle Güldünya'nın cenazesi doğrudan mezarlığa götürüldü. Törene kaymakam ve belediye başkanı ile Bitlis Müftüsü de katıldı.
***
Elveda Güldünya
Tecavüze uğrayıp, bebeğini dünyaya getirdikten sonra kardeşleri tarafından İstanbul'da öldürülen Güldünya doğduğu Bitlis'in Budaklı Köyü'nde toprağa verildi Cenaze törenine yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Anne ve babası da cenazedeydi. Budaklı köyünün kadınları talihsiz Güldünya'yı sonsuzluğa uğurlarken ağıtlar yaktı.
UĞRADIĞI tecavüz sonucu hamile kalan ve dünyaya bir çocuk getirdikten sonra da kardeşleri tarafından öldürülen Güldünya Tören'in cenazesi, memleketi olan Bitlis'in Güroymak ilçesine bağlı Budaklı Köyü'nde çevre il ve ilçelerden gelen 5 bin kişinin katıldığı törenle toprağa verildi. Güroymak Kaymakamı Okan Leblebicier, Belediye Başkanı Burhan Yavuz, Bitlis Müftüsü Halil Arık, Güroymak İlçe Müftüsü Mehmet Uzun ve yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı cenaze töreninde jandarma olağanüstü önlem aldı. Anne Altın Tören, 100 araçlık konvoy ile köye getirilen kızı Güldünya'nın cenazesini görünce baygınlık geçirdi. Kızının arkasından ağıtlar yakan anneyi, yakınları zor teskin etti. Şigo Aşireti'nin önde gelen isimlerinden Abdül Sabaş, mezarlıkta yaptığı konuşmasında bunun bir töre cinayeti olmadığını, kardeşlerinin ferdi bir karar alarak cinayeti işlediğini söyledi. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Bardakoğlu, yurt dışı gezi programında sarkma olduğu için törene yetişemedi.
100 ARAÇLIK KONVOY
Güldünya Tören'in cenazesi, Muş üzerinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait cenaze aracı ile Güroymak ilçesine saat 14.00 sıralarında getirildi. Jandarma ve aileye mensup kişilerin bulunduğu yaklaşık 5 bin kişiyi taşıyan 100 araçlık konvoy, Budaklı köyüne doğru hareket ettiler. İlçe merkezine yaklaşık 8 kilometre mesafedeki Budaklı köyünde sabahın erken saatlerinden itibaren jandarma geniş önlem aldı. Cenaze köye gelir gelmez direkt mezarlığa götürüldü. Köyde cenaze namazı kılınmazken, aile büyükleri namazın İstanbul'da kılındığını açıkladı. Cenaze törenine baba Mehmet Şerif Tören katılırken annesi Altın Tören diğer kadınlarla beraber mezarlığın çevre duvarı önünde bekledi. Anne Altın Tören cenaze arabası gelirken kendini kaybetti ve gözyaşlarına boğuldu. Kızı Güldünya'nın cenazesi arkasından ağıtlar yakan anneyi yakınları zor teskin etti.
ANNEDEN AĞITLAR
Cenaze gömülmeden önce ailenin ileri gelenlerinden Abdül Sabaş, kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, bu cinayetin töre cinayeti olmadığını, aile meclisi kararı ile ölüm emri çıkmadığını, kardeşlerin kendi aralarında ferdi bir karar alarak cinayeti işlediğini söyledi. Sabaş, "Bu kadar kalabalığın burada toplanması da bu cinayetin töre cinayeti olmadığını ispat ediyor. Alınan karar ve işlenen cinayet yanlış. Şu an burada bulunan hiç kimse bunu tasvip etmiyor ve nefretle kınıyor" dedi. Cenaze gömülürken İlçe Müftüsü Mehmet Uzun, Kuranı Kerim'den sureler okudu. Ardından İl Müftüsü Halil Arık da Türkçe dualar etti. İlçe Müftüsü Uzun da cenaze defnedildikten sonra yaptığı konuşmada "Bu cinayetin ne törede ne de dinde yeri vardır. Bu ikisine de sığmaz. Araştırdığım kadarı ile Güldünya mümine biri idi. Bu nedenle hakkınızı helal ediyor musunuz?" diye Güldünya'nın mezarı başında toplanan kalabalığa seslendi. Cenaze törenine katılan grup, hep bir ağızdan "Evet helal ediyoruz" diye bağırdı. Müftü Uzun bunu üç kere tekrar ettirdi. Kalabalık da üç kere "Evet ediyoruz" diye yanıtladı. Güldünya'nın cenaze törenini takip eden basın mensupları, köyün girişinde bulunan mezarlıktan ileriye sokulmadı. Köy halkı basın mensuplarını girişte karşılayıp, "Sadece cenaze törenini izleyebilirsiniz. Köyden görüntü almanıza hiç kimse izin vermiyor" dedi.
HAKKIMIZ HELAL OLSUN
Güldünya Tören, 100 yıllık geçmişi bulunan ve Rus ihtilali sırasında şehit olan Türklerin gömüldüğü "Şehitlik Mezarlığı"nda geçmiş yıllarda ölen amcası Ahmet Tören'in mezarının yan tarafında toprağa verildi. Defin sırasında baba Mehmet Şerif Tören'in de çok duygulandığı gözlendi. Öte yandan dün İstanbul'da bazı kadın dernekleri de töre cinayetini kınayan bir yürüyüş yaptı. Yürüyüşe katılan kadınlar devletin töre cinayetleri için daha caydırıcı önlemler almasını ve bu tür cinayetlere verilen cezaların artırılmasını istedi.
Mürsel ACAY - Murat ÖZÜGÜZEL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
