kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yuksel Aytug @ SABAH
 
Naftalin kokulu bir bayram
Kahraman THY pilotları
Maç arası gizli reklam
GAF oloji
Alt Yazı

Naftalin kokulu bir bayram

Televizyon izleyicileri bu bayramı dizilerin ve programların tekrar bölümleriyle geçirdiler

HER bayram olduğu gibi bu bayram da "Yakından Kumanda" olarak mesai arkadaşlarımızla birlikte nöbetteydik. Okurlarımız eleştiri ve taleplerini bayram-seyran demeden bize ulaştırdılar. Eleştirilerin başında "Bayram boyunca neden bayat program ve dizileri izlemek zorunda kalıyoruz?" sorusu geliyordu. Gerçekten de birkaç dizi ve program hariç, ekranlar bayram süresince adeta kepenk indirmiş gibiydi. Program ve dizi tekrarları, bayramı ekran başında geçirenleri canından bezdirmişti. Telefonlarımız susmadı, E-mail box'ımız öfkeli mesajlarla dolup, taştı... Peki bayram ekranı neden naftalin kokuyordu? Çünkü reklam verenler, ajanslar ve medya pazarlama şirketleri bayram tatili süresince televizyonun izlenmeyeceğini, reytinglerin düşeceğini hesap ederek, yeterince reklam vermemişlerdi. Bu durum, dizi ve programların "birim maliyetlerini" yükseltiyordu. Yani yeterli reklam almadan yayınlanan her program, ticari bir kuruluş olan özel televizyonlar için "boşa atılmış kurşun" anlamına geliyordu. Televizyoncular da çareyi eski programları ekrana sürmekte bulmuştu. Ocak ayı boyunca pek çok diziye verilen aranın nedeni de reklam bütçelerinin belirlenmemesinden doğan bu "reklam tıkanıklığı" idi. İyi de, işin ticari boyutu ekran başındaki izleyiciyi neden ilgilendirsin? Ekran karşısındaki sıradan vatandaş "birim maliyeti" hesabından anlar mı? Burada reklam vereni, ajansları, pazarlama şirketlerini ve televizyon yönetimlerini bekleyen çok önemli bir tehlike var. Eğer izleyiciyi bir kez küstürürseniz, geri döndürmeniz güç olur. Ekonomide pazar payını arttırmak kadar "mevcut pazarı korumak" da strateji gerektirir. İzleyiciyi salt "ticari meta" olarak görmek, televizyon programlarının akışını ve içeriğini tamamıyla reklam sektörünün inisiyatifine terk etmek, uzun dönemde bana pek akılcı bir yatırım gibi görünmüyor. Her gün TV izleyicisiyle "bire bir" yüzleşen biri olarak, benden uyarması...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Naftalin kokulu bir bayram   / 05-02-2004
 Nereye bakıyor bu adamlar?   / 04-02-2004
 Manço'nun kalbinin teklediği an   / 03-02-2004
 Popstar'ın özel hayatı olur mu?   / 02-02-2004
 BBC olayından payımıza düşenler   / 01-02-2004
 Sertab o gece görev başındaydı   / 31-01-2004
 Show TV'ye göktaşı düşecek!   / 30-01-2004
 Üsküdar'a gider iken Kırca'yı bulduk!   / 29-01-2004
 Güleryüz'den Abidin gerçeği   / 28-01-2004
 Dr. Çakar, Lucescu'ya çaktı!   / 27-01-2004
YÜKSEL AYTUĞ
Başarının sırrı oyuncu seçiminde
"Patron Kim?"deki...
ATİLLA DORSAY
Çizgi ötesi / Göze göze MGM 19.30 - 21.55
Kiefer...
Hasret Sancısı
Show TV / 16:00
Pop Star
Kanal D / 19:50
Kasırga Takipçileri
Star / 20:15
The Guardian
CNBC-e / 21:00
Trende Dehşet
atv / 21:30
Ebru Gündeş Show
TGRT / 21:45
Evli ve Çocuklu
Kanal D / 21:50
Metin Uca ile Büyüklere Masallar
atv / 23:10
Türbülans 2
Show TV / 23:30
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.