|
|
Voleybolda neler oluyor ?
Azerbaycan'da olimpiyat vizesi almak için mücadele eden bayan voleybolcular Türk halkının takdirini toplamıştır. Nefes kesen müsabakalarla rakiplerini tek tek deviren sultanlar, final müsabakalarını kaybederek olimpiyat vizesine veda etmek zorunda kaldılar. Her şeye rağmen Türk voleybol kamuoyunu tatmin eden kızlarımız; ''Galiptir bu yolda mağlup'' özdeyişini bir kez daha yinelediler. İnsanımızın karakteristik özelliğini bir kez daha sergilediler. Turnuva final başarısı ile perçinlenmese de, yumuşak başlılığımız ile kanaatkar özelliğimiz yine ön plana çıktı. Kutluyoruz onları ve emeği geçenleri. 2004'teki olimpiyat merdivenlerini adımlamasalar da...! Ancak bu takımın eskilerden gelen bir emeğin ürünü olduğunu da unutmuyoruz. Felaket tellallığı da değil şüphesiz niyetimiz. Fakat bazı ikazları yapmakta asli görevimiz. Şu sıralarda iki hakim görüş voleybol camiasında sıralanmaktadır. Bir tarafta bu takımın oluşumunda emeği geçen eski başkan Ahmet Gülüm, diğer tarafta mevcut başkan Sn.Hüsnü Can. Biri "gelin lobi yapalım" derken diğeri 2008'i hedef göstermektedir. Biri "çıkmayan candan ümit kesilmez" tezine çalışırken, diğeri "ölme eşeğim ölme, yonca bitsin yiyelim" özdeyişini hatırlatan bir uzak hedef koymaktadır. Her tez ve koyulan hedefin takdirini şüphesiz voleybol kamuoyuna bırakıyorum! Ancak; yakalanan havanın kaybedilmemesinin daha akılcı olacağını düşünüyorum. Çünkü büyük kulüplerimizin "Amatör branşlarının süratle kan kaybettiğini ibretle izliyoruz." Ve biz biliyoruz ki bu şartlarda böyle takımları yakalamak zordur. Ve yine biz biliyoruz ki, bu hal ve şartta 2008'lerde bu performansta olmak da zordur.
|