Savunmama
Chelsea'nin ikinci golünden sonra nabzı normal atan bir tane Beşiktaşlı var mıydı? Hepsi inanılmaz bir heyecan içindeydi.. Ama coşkudan değil, korkudan.. Bu takım 15 maç yenilmeden ligin zirvesine oturmuş.. Rahat mı rahat.. Hem Galatasaray'a, hem Fenerbahçe'ye 9 puan fark atmış.. Kadrosu geniş mi geniş.. Önü açık mı açık.. Herşeyi var ama maalesef yüreği yok.. Sergen oynarsa oynuyor, Sergen durursa duruyor.. Hiçbir oyuncu inisiyatif kullanmıyor.. Hiçbir oyuncu yüreğini koymuyor.. Hiçbir oyuncu kontrolden çıkıp saldırmıyor rakibin üzerine.. Hıncal Uluç, "Lucescu Beşiktaş'ı frenliyor" derken ne demek istediğini anladık dün gece.. Lucescu Beşiktaş'ı frenlemedi, stop ettirdi.. Koşturmadı, saldırtmadı, atağa kaldırmadı.. Sadece ve sadece 0-0'ı düşündü Rumen teknik adam.. Çünkü felsefesi "savunma" üzerine..
*** Küçük bir ayrıntı takıldı gözüme.. Chelsea'nin ne kadar sakin ve akıllı oynadığına dikkat ettiniz mi? Nasıl tek pas yaptığını, alan boşalttığını ve pozisyona girdiğini gördünüz mü? İşi savunma yapmak, takımına savunma yaptırtmak olan bir teknik adamın asıl iflası burası işte.. Gol yemesen, bırakın atmayı, gol yemesen rakibinle birlikte tur atlıyorsun.. Rakibin çok hırslı, çok gayretli değil.. Sen biraz orta sahada oyunu kurup, o müthiş "savunma" anlayışını yerleştirsen kazanacackcsın... Ama Beşiktaş savunma bile yapamadı dün gece.. Fenerbahçe maçında olduğu gibi Sergen'in frikiği, Hassan'ın kafası gibi şansı yoktu bu kez.. Adana maçında olduğu gibi Sergen yatarak gol atamadı dün gece.. Ve Beşiktaş çok yaklaştığı, çok hak ettiği bir turu sadece korkudan kaybetti. Lucescu kaybetti.. Beşiktaş kaybetti.. Türk futbolu kaybetti..
*** Maçın son dakikalarında Star Prag'daki maçın görüntülerini ekrana getirdi.. Sparta Prag yenilse UEFA Kupası'ndan olacaktı. Savunmaya çekilip, riske girmese Lazio'yu geçmeyi garantileyecekti. Ama korkmadı Prag ve saldırdı.. Beşiktaş'ın gol yemesiyle birlikte yüklendi rakibine.. Ve istediği golü attı. Korkanlar kaybetti, cesurlar kazandı..
|