'Saygı görmek istiyorsan saygı göstermeyi bileceksin'

Üzüldüm... Fatih Terim'in kendisine laf atan bir taraftara tokat attığını öğrenince çok üzüldüm..
Liderlik konferansları veren kişi bu noktaya gelmemeliydi..
Sabah gazetesi çok güzel başlık attı.. Terim'in sinirleri bozuk..
Neden?
Çünkü o kimsenin yapmadığını yapmalı, kimsenin cesaret edemediğine etmeli, sahaya çıkardığı her kadro seyirciyi şoke etmeliydi.. Ama daha da önemlisi seçtiği her onbir her maçta Terim mucizesine imza atmalıydı...
Olmadı.. İki yıldır başarısızlığa mahkum oldu.. İşte bu yüzden sinirleri bozuk.. Takımı bir türlü dikiş tutmuyor...
Tutmaz da.. Daha önce yazdım.. 2001 yılında da 2002 yılında da yazdım.. 'Biz demeyi bırakıp ben demeye başlayan kişi başarılı olamaz' dedim..
Ne yazık ki haklı çıktım..
G. Saray'da çok büyük başarılara imza attı.. Ama o imza onu da değiştirdi.. Narsisizmin o lanet kuyusuna düştüğünün farkına varamadı..
Futbolu bilen adamdan her şeyi bilen adama terfi ettiği gün kaybetti.. Her şeyi gören, her şeyi bilen, hisseden, hırslı, iddialı, öfkeli adamı oynamaya başladı..
Çünkü o imparatordu..
İmparator gibi davranması gerektiğine inandı..
Böyle davrandıkça da kaybetti..
Oysa Adana'dan yola çıkıp mesleğinin zirvesine oturan adam, Türk insanının değişim öyküsüne ne güzel örnekti.. Yaşam tarzını, evini, arabasını değiştirdi.. Topluma model olarak sunuldu.. Küçükler ona öykündü, büyükler Terim'i izlerken cesaretlendi, örnek aldı..
Ve aynı adam konferanslar vererek deneyimlerini anlatmaya başladı.. Değişimin nasıl gerçekleştiğini, nasıl marka olunduğunu kendi yaşamından örneklerle sundu..
O artık değişim kahramanıydı.. Sözü dinlenecek, insanlara yeni vizyonlar açacak bir liderdi..
Topluma böyle sunuldu..
600 yönetici ve işadamına 'Takımdaşlık felsefesini' anlattı.. İnsanlar para vererek Terim'i dinledi.. Bine yakın öğrenciye 'liderlik' konferansı verdi..
Bir öğrencinin "Burada başarılıydınız, niçin İtalya'ya gittiniz" sorusuna "Biz ateşlerin tadını yanarak öğrendik. Korkmadığım için gittim" yanıtını verdi..
İtalya serüvenine başladığında işte böyle bir adamdı Fatih Terim..
Futbolun takım oyunu olduğunu unutmadan önce..
Soru soran gazetecileri 'Siz futboldan ne anlarsınız' diye azarlamadan önce..
Söze 'Ben' diye başlamadan önce..
Kendisine laf atan bir otel müşterisi ile kavgaya tutuşmadan önce..
Tartışma sırasında bir kişi "Askerlikte bir kural vardır. Saygı görmek istiyorsan, saygı göstermeyi bileceksin" diye Terim'e bağırmış..
Nereden nereye?
Eskiden Terim öğüt verir, yol gösterirdi..
Şimdi birileri onu uyarıyor.. "Saygı görmek istiyorsan saygı göstermeyi bileceksin" diyor..
Nereden nereye..