|
|
 |
|
 |
  |
|
İşte Bahçeli'nin "ALMADIM" dediği mektup
Ararat filmini Türkiye'ye getiren Belge Film'in sahibi Sabahattin Çetin; MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yazdığı mektupta Ararat'ı neden Türk sinemalarında göstermek istediğini anlattı.
Ararat'ın Türkiye'de yayın hakkını elinde bulunduran Belge Film'in sahibi Sabahattin Çetin, filmin Türkiye'deki gösteriminden rahatsız olacak ülkücü kesimin tepkisini ölçmek ve yumuşatmak için MHP lideri Devlet Bahçeli'ye bir mektup yazdığını açıklamıştı. Bu mektuba gelecek cevap doğrultusunda da Ararat filmini vizyona sokup sokmayacağına karar verecekti. Perşembe günü ise Çetin, tepkiler sonucunda filmin gösteriminden vazgeçtiğini açıkladı. SABAH Gazetesi sinema eleştirmeni Attila Dorsay, Ararat filmi için Bahçeli'ye gönderilen ancak Bahçeli'nin 'almadım' dediği mektubu ele geçirdi. İşte hiç yorumsuz, Çetin'in yazdıkları...
Sayın Devlet BAHÇELİ MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ GENEL BAŞKANI ANKARA KONU: "ARARAT" filmi hakkında bilgi. Sayın Bahçeli, Öncelikle kendimi tanıtmalıyım. Ana ve baba tarafından atalarım GENCE ve ERİVAN'dan.. Ermeni çetelerinin katliamından kaçıp kurtulan bir Azeri Türk ailesinin üyesiyim. Hem anam hem de babamın çocukluk anılarından dinlediğimiz kıyım sahneleri hançerlenerek öldürülen Türk ve Müslüman Azeriler'in camilere istif edilmiş cesetlerinden akan kanın köyümüzün sokaklarına yayılmasıdır. Partinizin siyasi görüşlerini benimsemiş birisi değilim ancak Ermeni tezleri karşısında sizinle yüzde yüz hemfikir olduğumu zannediyorum. Türkiye'nin bu tezler karşısında savunulması, atalarımıza borcumuzdur. Bir sinema filmi ithalatçısı olarak "ARARAT" filmini bu gözlerle izledim ve düşmanın bize çevirdiği silahın kendisini vurduğunu gördüm. Çok kaba ve gerçek diye savundukları iddiaları en basit sinema seyircisinin bile farkedebildiği acemiliklerle anlatmaya çalışan ve sanatsal değeri olmayan bir film. Tüm dünyada hiçbir etki yaratmadığı gibi bizzat Ermeniler tarafından eleştirilmiştir. Bu filme değer kazandıracak tek şey Türkiye'de yasaklanması olacaktı. Nitekim Sayın Mümtaz Soysal'ın böyle bir yazısından etkilenerek bu filmin Türkiye haklarını satın aldım. Devletin denetleme kurulları da bu filme gösterim izni vererek Türkiye'nin bu palavralardan çekinmediğini tüm dünyaya gösterdiler. Gösterişsiz ve hatta reklamsız olarak bir-iki salonda gösterip filmi tarihin çöplüğüne atmak varken, ne yazık ki sizin partinizin adını kullanan kişilerin sinema salonlarına baskı yaptığını ve televizyon programlarında tehditlerde bulunduğunu üzülerek gördük. Benim için saygın olan devlet adamı kişiliğinizle bu tür olayları tasvip etmeyeceğinizi çok iyi biliyorum. Partililerinizin de filmi görmedikleri için benim gibi düşünmediklerini kabul ediyorum. Türkiye'nin büyük bir devlet olduğunu tüm dünyaya göstermek isterken, emniyet ve polis nezaretinde film seyrettirmek çok yanlış olacaktır. Sayın Başkan, bu konuda sizden yardım bekliyorum. Sizin veya görevlendireceğiniz yetkili birisinin filmi bizimle birlikte izlemesini arzu ediyoruz. 7 Ocak 2004 Çarşamba günü SABAH Grubu yazarlarından oluşan 17 kişiye filmi izlettireceğiz. Bu gösterime sizin veya yetkili bir partilinizin katılmasını arzu ediyorum. Ayrıca siz arzu ederseniz yetkili kurullarınızın da katılacağı bir gösterimi Ankara'da sizin için gerçekleştirebilirim. Eğer saygıdeğer görüşleriniz olumsuz olursa, filmin sinema gösterimini süresiz olarak ertelemekten çekinmem. Bu filmi ticari kaygılarla satın almadık. Böyle bir konuda elbette ortaya çıkan hassasiyetleri gözönüne almamız gerektiğini düşünerek size başvuruyorum. Değerli görüşlerinizi benden esirgemeyeceğinize inanıyor, saygılarımı sunuyorum. Sabahattin ÇETİN Film yapımcısı ve ithalatçısı
|
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|