|
|
Ah şu reklamlar...
REKLAMLARLA fazla uğraştığımın farkındayım. Ama niyetim, televizyon reklamlarında hata kovalayıp, yazı malzemesi üretmek değil. Hedefim, giderek gelişen ve kalite çıtası her geçen gün yükselen reklam sektörüne karınca kararınca da olsa katkıda bulunmak. Üstelik her gün saatler boyu "reklam bombardımanına" tutulan sıradan bir izleyici olarak eleştiriye hakkım olduğunu da düşünüyorum. Efendim, son günlerde gözüme takılan reklamlardan ilki İsviçre Sigorta'nın "bıyıklı hala" filmi. Reklamda "Halamın bıyığı olsa, amcam olurdu" sloganı kullanılıyor. Ancak bilindiği gibi bu sloganın halk arasındaki kullanımı daha farklı... Haydi söyleyeyim, daha "edepsizce"... Her ne kadar slogan reklam için yumuşatılmış olsa da "orijinal halini" çağrıştırıyor! Aklıma takılan bir diğer reklam ise Biskrem... Hani şu taksicinin genç hanıma yol vermek için otomobilini elleriyle havaya kaldırdığı reklam... Tamam, buradaki her şey bir fantezi. Ama son kareye dikkat ettiniz mi? Yol geniş. Adamın taksiyi havaya kaldırmasına hiç gerek yok. Oradan değil Mini Cooper, koca bir TIR bile rahatlıkla geçer! Ve sonuncusu; ahşap temizleyici Pronto reklamı. Evde parti veren yaşlı kadın telefonda kızlarının eve geleceğini öğrenince "Hii?" diye çığlık atıp, hemen telefonu kapatıyor. Şimdi genç kadının yerinde siz olsaydınız, panik çığlığı atıp, telefonu yüzünüze kapatan annenizi merak etmez miydiniz? Ama kızı ne yapıyor? Eve gelince annesinin boynuna sarılıp, "Umarım sıkılmamışsındır" diyor!
|