kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

Kırmızı porşe...

Daha henüz 21 yaşının rüzgarlarıyla hesapsız-kitapsız savrulurken günler.. Yani.. Yarının neler getireceğini zerre kadar düşünmeden tüketirken zamanı.. Puslu bir İstanbul sabahında bir köprünün altına pusu kuran ölümden de habersizdir elbette.. Alacakaranlık, sonsuz ve sessiz bir karanlığa dönüşür birden.. Oysa.. Bırakın ölümle tanışmayı, ölümü konuşmak için bile ne kadar erkendir "nüfus cüzdanındaki kıvrımların sayısı.." Nüfus cüzdanı?.. Babasına eskidiğini söylemiş birkaç hafta önce.. Kenarları yıpranmış, parçalar kopmuş uçlarından.. Yenilenmiş.. Haberi yokmuş ama.. Yılbaşından sonra, yeni yılın ilk günü verecekmiş babası Özgür'üne.. Sevinsin diye.. Yeni yıl yok artık.. Yeni nüfus cüzdanı da.. Yeni hayaller de "kırmızı Porche"lere dair.. Ölümün, bir köprünün ayaklarına pusu kurduğu sabah bitti işte her şey.. Özgür de gitti.. Bizse buralardayız daha.. Oysa, geleceğe dair hayalleri her geçen gün tükenen bizdik.. Hayalleri "hayal defterleri"ne sığmayansa oydu.. "Kırmızı Porche" de bizim hayalimiz değildi.. Oydu "daha çok zaman"ların hak sahibi.. Kimin daha çok hayali varsa, daha uzun ömrü de o hak etmeliydi evrende.. Öyle olmadı işte.. Ön koltuğunda oturduğu başka marka bir otomobille; hayalindeki "asıl kırmızı araba" da uçtu köprülerden aşağı..

***

Erken bir ölümün hikayesidir bu yazı.. Gerçi Cemal Süreya'nın dediği gibi "Her ölüm erken ölümdür" ya.. Özgür'ün ölümü erkenden de öteydi.. Ömürlerin "hesaba" geçirileceği yıllar; doğumdan beri yaşanmış günlerin parmak hesabı sayılıp "kitaba" geçirilmesiyle mümkün olamaz ki!... Gerçekleştirilmiş hayallerin sayısıyla tutulur bir hayatın çetelesi.. Özgür'ün hayallerinin toplandığı hesap defterinin sayfalarına bakınca.. "Erken" sözcüğü kifayetsiz kalır anlamakta, bir İstanbul şafağında ansızın vuran acıyı.. Köşe yazılarında, herkesin bildiği aşina" fotoğrafları hafızalardan silen "ölüm"lerin ardından yazılanları okumaya alışkın olan okurların; Özgür adında bir çocuk" için yazılan bu satırları da aynı yürek yangınıyla paylaşacağından eminim.. Ötekileri tanıdığınız kadar tanırsınız mutlaka Özgür'ü de.. En azından buraya kadar olan satırlardan tanıdınız işte: Ne de olsa; hepsi hepsi, henüz sayfalar doldurmayacak kadar kısacık bir hikaye: Bilgisayarların sanal dünyalarında kurulmuş ve bir İstanbul sabahında kırılmış hayallerin biçare çocuğu..

***

Erken bir ölümün ardından başka şeyler de söylenebilirdi: Hayatın aslında ne kadar anlamsız; sırtımızda taşıdığımız dertlerin ne kadar önemsiz olduğuna dair bir şeyler.. Durmadan birbirleriyle didişenlerin kavgalarının ne kadar budalaca olduğuna dair başka şeyler.. Oysa bu yazı bunları söylemek için yazılmadı.. Bu yazı Özgür'ün "bir gazete sayfası"nda birlikte adınının anılması için belki de "ömrünü vermeye hazır olduğu" iki "ebedi sevgilisi" yle onu bir araya getirmek için yazıldı.. Vasiyeti düşünemeyecek kadar gençti... Ama bu satırların yazarı da böyle bir vasiyeti genç bir yüreğin çarpıntılarından anlayamayacak kadar sağır ve genç değildi.. Dünkü cenaze töreninde; "Keşke üstüne örtecek sarı-lacivert bir bayrak olsaydı!" dedim.. Evi camiye yakındı.. Koşturup yatağından "Fenerbahçe battaniyesi"ni getirdiler.. Öyle yakıştı ki çocuk.. Öyle yakıştı ki.. Görmeliydin.. Bu son satır da; öteki "sevdalısı" na dair bir hayalin ak kağıt üstünde zaptedilmesidir zamana.. Babana söylemişsin de "Oğlum ona paramız yetmez" demiş ya.. "Olsun!" demişsin ya, "Alacağım bir gün!" demişsin ya.. Çoktan almış, bilmiyorsunuz, çoktan almış.. Gördüm duvarında hayalinin resmini.. İşte bu da son satırı yazının: Öteki araba uçup gitti köprüden.. Özgür kırmızı porşesiyle gidiyor hâlâ.. Yarışarak rüzgarla..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Cinayeti kör bir kayıkçı gördü (*)   / 27-12-2003
 Hatıralar   / 25-12-2003
 Bu kimin karnesi?   / 23-12-2003
 İki On bir Eylül..   / 20-12-2003
 Hesaplaşma   / 18-12-2003
 Mezarda!..   / 16-12-2003
 Adalılar   / 13-12-2003
 Yenik düşüyor her şey zamana!   / 11-12-2003
 Peki bütün bunlar neden oluyor?   / 09-12-2003
 Fetva!   / 06-12-2003
ERDAL ŞAFAK
Onur mu, girdi mi?
Her yıl bugünlerde alevlenen asgari...
MANSUR FORUTAN
Geçse de kurtulsak artık...
On yıl önce yeni yıla dair...
AHMET HAKAN COŞKUN
Ne de kolay konuşuyorlar!
FATİH AKSOY...
MEHMET BARLAS
Dede Efendi çile çekerek "Dede"oldu. Benim çilem ise şimdi...
ALİ KIRCA
Kırmızı porşe...
Daha henüz 21 yaşının rüzgarlarıyla...
SAVAŞ AY
'Özgür' bir meslek işte...
Canlı yayınım 4 saat sürdü.
Dönmeyi herkes ister
Dönmeyi herkes ister
Mustafa Sarıgül'le Ali Sami Yen Stadı'nda buluşan teknik direktör...
EMRAH ilk idmana çıktı
EMRAH ilk idmana çıktı
Galatasaray'da ikinci yarı hazırlıklarına erken başlayan bazı...
Sezer'den 2 veto
Sezer'den 2 veto
Sezer, OHAL bölgesinde haklarında soruşturma açılan koruculara ek...
Tayyip Erdoğan'a 'Clinton modeli'
Tayyip Erdoğan'a 'Clinton modeli'
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, yeni yılla birlikte imajını da...
Arka koltukta kemer takmadı, canından oldu
Arka koltukta kemer takmadı, canından oldu
Yılbaşı alışverişinden dönen üç gencin bulunduğu araç, aşırı hız...
Mühür Talat'a verildi
Mühür Talat'a verildi
KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş hükümet kurma görevini Meclis'te en çok...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.