|
|
 |
 |
 |
 |
|
Erdoğan: Bizi hızlı okumayın
BAŞBAKAN AB ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle bir toplantı yaptı. Türkiye'nin AB adımlarının Kıbrıs'a sıkıştırılmaması gerektiğini söyleyip uyardı: "Bir İngiliz düşünürün dediği gibi, iyi okunmuş bir sayfa, hızlı okunmuş bir ciltten iyidir."
***
Bizi hızlı okumayın
AB büyükelçileriyle toplantı yapan Başbakan, “Lütfen bizi hızlı okumayın, Önyargısız ve ağır ağır çevirdiğiniz her sayfada, sizi kendine bağlayacak unsurlar bulacağınıza eminim’’ dedi.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, önümüzdeki dönemde değerler, medeniyetler, dinler, kültürler ve kimlikler arasında bir soğuk savaş başlama riskine dikkat çekerek, "Bu nedenle Türkiye'nin AB ile daha da bütünleşmesi 3 büyük semavi din mensupları arasında yeni bir soğuk savaş yaratmaya çalışanlara verilecek en güzel yanıt olacaktır" dedi. Erdoğan, AB üyesi ve aday ülkelerin Ankara'daki büyükelçilerine çalışma yemeği verdi. Başbakanlık Konutu'ndaki yemeğin başında konuşan AB Dönem Başkanı İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Vittorio Claudio Surdo, Erdoğan'ın kendilerini bir ilk niteliği taşıyan böyle yemekte ağırlamasından memnun olduklarını, bunun Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin ne kadar önemli olduğunun bir göstergesi olduğunu kaydetti. AK Parti'nin AB alanında attığı adımları takdirle izlediklerini, önümüzdeki dönemde özellikle demokratikleşme ve Kıbrıs sorunu alanlarında gelişmeler olmasını umduklarını anlatan Surdo, Kıbrıs sorununun her ne kadar Kopenhag Kriterleri'nin bir parçası olmasa da, Türkiye-AB ilişkilerinin gerçekçi bir parçasını oluşturduğunu kaydetti. Surdo, Erdoğan'ın yemek boyunca kendilerine vereceği mesajı dikkatle dinleyip, gelecek hafta yapılacak AB Zirvesi öncesinde başkentlerine ulaştıracaklarını kaydetti.
SOĞUK SAVAŞ RİSKİ
Surdo'nun ardından bir konuşma yapan Başbakan da, Türkiye'nin AB üyeliği sürecine ilişkin Türk tarafının görüşlerini aktardı. Dünyanın bir yandan "küresel aile gibi'' içiçe yaşarken, öte yandan yeni çatışma riskleriyle karşı karşıya kaldığını belirten Erdoğan şöyle dedi: "Bugün dünya soğuk savaş döneminin devletler ve siyasi bloklar arasındaki çatışma riskinden çok daha büyük bir riskle karşı karşıyadır. Değerler, medeniyetler, dinler, kültürler, kimlikler arasında bir soğuk savaşın aşlama ihtimalinden bahsediyorum. Böyle bir soğuk savaşın öncekiyle mukayese edilemeyecek kadar büyük bir belirsizliğe kapı aralayacağını, dünyayı düzensizliğe iteceğini ve çağdaş kazanımları tehdit edeceğini belirtmek isterim. Ülkemizin AB üyeliğini stratejik hedef olarak benimsemiş olması medeniyetler arasında soğuk savaş üretmek isteyen gelişmeler karşısında bir kere daha önemli hale gelmiştir.''
DİN ÇATIŞMASINA YANIT
Türk Hükümeti olarak Türkiye-AB ilişkilerinin tek bir konuya, Kıbrıs'a tabi kılınamayacağını vurgulayan Erdoğan, "Tabiatıyla, Kıbrıs konusunu üyeliğimizden bütünüyle soyutlamak mümkündür demiyorum. Ancak, AB Komisyonu'nun Türkiye'nin AB üyeliği ile Kıbrıs'ta çözüm arasında ilk kez yazılı ve siyasi bir bağ kurması yararlı olmamıştır. Yazılı bir bağ kurulması katı bir yaklaşım olarak algılanmıştır'' diye konuştu. Son dönemde bölgede yaşanan gelişmelerin Türkiye ve AB'yi daha da yakınlaştırdığını, Türkiye ve AB'nin çıkarlarının ortak olduğunu söyleyen Erdoğan, son saldırılarda Türkiye'nin seçilmesinin nedeni üzerinde durdu, "Türkiye'nin AB ile daha da bütünleşmesi 3 büyük semavi din mensupları arasında yeni bir soğuk savaş yaratmaya çalışanlara verilecek en güzel yanıt olacaktır" dedi. Başbakan, 12-13 Aralık'ta yapılacak zirveden, Türkiye'ye üyelik müzakerelerinin daha da yaklaştığı yönünde kuvvetli bir mesaj verilmesini beklediğini bildirdi. Türkiye'de yapılan reformları anlatan, sürecin salt yasal değişim değil, zihniyet dönüşümü olduğunu, bunun da zaman alacağını anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı:
İNGİLİZ YAZARA ATIF
"Sizler, ülkelerinizin yapacağı nihai değerlendirmede onların gözü-kulağı olacaksınız. Lütfen duyduklarınıza, bilhassa olumsuz olanlara hemen inanmayın. İngiliz edebiyat ve siyaset adamı Thomas Macaulay'e göre 'dikkatlice okunmuş bir sayfa, hızlıca okunmuş bir ciltten iyidir'. Lütfen Türkiye'yi hızlıca okumaya kalkmayın. Ağır ağır çevirdiğiniz her sayfada, sizi daha etkileyecek ve kendine bağlayacak unsurlar bulacaksınız." Erdoğan, İngiliz yazara atfen kullandığı sözlerden sonra İngiltere Büyükelçisi Peter Westmacuott'a dönerek "Bunu en iyi Peter anlamıştır'' diye espri yaptı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
