| |
|
|
Yunanistan’da Türk döneri
Ahmet Başbuğ "Nevşehir-Yenimahalle'den." Nakliyeci Sait Başbuğ'un oğlu. İstanbul'da, iktisat okumuş. Master için Almanya'ya gelmiş... 1971'de. Master yapmış... Sonra Almanya'da muhasebecilik. Ardından, bir et toptancı firmasının müdürlüğü. Ve 1983'te "kendi firmasını" kurmuş. "Et üzerine." 1996'da da "döner firmasının" tabelasını asmış: "Kapadokya-Berlin Döner."
***
Tesis haftada altı gün çalışıyor. "Çift vardiya." Günde 16 saat. Üretimin yüzde 20'si "Almanya içinde dağıtılıyor." Geri kalanı ise: İtalya, İspanya, Fransa, Belçika, Yunanistan, Hollanda, Danimarka, Lüksemburg'a.
***
- Ahmet bey... İyi iş başarmışsınız. - Başlangıç çok zordu... Sermaye yok... Zorlandık... Dışlandık... İtilip, kakıldık. Şimdi Yunanistan'a mal yetiştiremiyorum... Bir toptancı var, kendi soğuk hava kamyonuyla gelip buradan alıyor... Atina, toptancı halinde satıyor... Ondan alanlar da "Türk döneri" tabelasıyla Yunanistan'a satış yapıyor... Yunanistan'da Türk döneri çok tutuluyor.
***
"Kapadokya-Berlin Döner" fabrikası, Berlin hapishanesine yakın. Birgün cezaevi müdürü fabrikaya gelmiş: - Cezalarının dolmasına bir yıl kalan, üç Türk mahkum var... Topluma kazandırmak için onlara iş arıyorum... Sizde çalışabilirler mi? Ahmet bey "önce onlarla konuşayım" demiş. Ve konuşmuş: - Çocuklar, uslu duracak mısınız?.. Beni sıkıntıya sokmayacağınıza, sizi işe aldığıma pişman etmeyeceğinize söz verir misiniz? - Veririz.
***
Mahkumlar "gündüz fabrikada, gece cezaevinde." Mahkumlardan birinin "cezası dolmuş", tahliye olmuş. Diğeri "bu ay çıkıyor." Üçüncüsünün "dört ayı" kalmış. "Uslu" çocuklar, fabrikada arı gibi çalışıyorlar. Ahmet Başbuğ öylesine bir "Kapadokya aşığı ki..."Fabrikası "Kapadokya resimleriyle" dolu. Döner sattıklarına bir de "reklam" yapıyor. Yaptığı reklam "Kapadokya reklamı." "Gidin" diyor: - Türk yemeklerini asıl Kapadokya'da yiyin... Kapadokya'yı görün, gezin... Berlin denen yer, Kapadokya'nın yanında köy kalır.
|