|
|
En acı bayram
İstanbul'daki terör saldırılarında yaşamını yitirenler bayramın ilk günü aileleri tarafından mezarlarının başında anıldı. İngiliz Kon-solosluğuna yönelik saldırıda yaşamını yitiren şehit polis Hüseyin Apaydın'nın mezarı başında gözyaşı ve feryat vardı
Geçtiğimiz hafta İstanbul'u vuran ve tüm dünyanın kalbini yakan terör saldırılarında yaşamını yitirenler, bayramın ilk gününde mezarları başında anıldı. Dama Ailesi de bayramda 'tebrik' yerine başsağlığı dileklerini kabul edenlerdendi. Anne Ayşe Fatma Dama ve baba Veysel Dama, perşembe günü HSBC Genel Müdürlük binasının önündeki patlamada kurban verdikleri tek oğulları Ahmet için erkenden Feriköy Mezarlığı'na geldiler.
21 yaşındaki Ahmet'ini yitirmenin acısını yaşayan Ayşe Fatma Dama, oğlunun mezarı başında dua edip, gözyaşı döktü. Dakikalarca kabri başında bekleyen acılı anneyi, eşi zor teselli etti. Kuledibi'ndeki Neve Şalom Sinagogu'na düzenlenen saldırıdan kıl payı kurtulan baba Veysel Dama, "Sinagog'daki patlamada olay yerine 100 metre uzaklıktaydım. Allah'ın işi, birkaç dakika önce trafik tıkandı. Terör beni alamadı, bir hafta sonra gencecik oğlumu götürdü. Şans mı şanssızlık mı kader mi bilmiyorum" dedi.
Her bayramda olduğu gibi bu bayram da Edirnekapı Şehitliği doldu, taştı. Bombalı saldırılara hedef olan İngiltere'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nda şehit olan Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Hüseyin Apaydın'ın mezarı başında da gözyaşı ve feryat vardı. 33 yaşındaki şehit polisin eşi Güler Apaydın, çocukları 7 yaşındaki Kübra ve 11 yaşındaki Serdar'ı da beraberine alarak şehitliğe geldi. Yakınlarının yardımıyla ayakta durduğu gözlenen acılı kadın, şehit eşinin mezarını karanfillerle süsledi. Daha sonra da bol bol dua edip, gözyaşı döktü. Apaydın'ın İlkokul birinci sınıf öğrencisi kızı Kübra da, babasının mezarı başında dua etti. Kübra, gözyaşlarını kazağının kolları ile sildi. 11 yaşındaki Serdar ise, "Ben babamın öldüğünü ikinci günü duydum. İlk anda inanmadım ama inanmak zorunda olduğumu biliyorum. Babamı şimdiden çok özledim" dedi.
'Kerem'le bizimkisi bir sevda masalıydı, ama bitti'
Levent'teki bombalı saldırıda yaşamını kaybeden Kerem Yılmazer'in eşi Göksel Kortay, "Bizimki bir sevda masalıydı. Masalın sonu da Türk filmlerindeki gibi bitti. Seni burada bırakıp nasıl giderim" diyerek gözyaşı döktü
Tiyatrocu eşi Kerem Yılmazer'i Levent'teki patlamada teröre kurban veren Göksel Kortay, bu kez onsuz bir bayram geçirdi. Kortay, 35 yıllık hayat arkadaşını Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabrinde onun çok sevdiği kırmızı güllerle ziyaret etti. Eşinin mezarı başından uzun süre ayrılamayan acılı eş, "Kerem Yılmazer'in sadece ailesinin değil kendi hayatının da direği olduğunu söyledi. Kortay, "O benim hayattaki en büyük desteğimdi. 35 yıllık arkadaşım, dostum, dayanağımdı. Bizimkisi bir sevda masalıydı ama bitti. Hayatımla ilgili herşeyimle o ilgilenirdi" diye konuştu.
"ONU SON KEZ GÖRSEYDİM"
Eşiyle birlikte her gün 07.20'de uyandıklarını, patlamanın olduğu gün ise uykuda kaldıklarını anlatan Göksel Kortay şunları söyledi "Her sabah spor yapardı ama o gün geç kaldı diye yapamadı. Ben de işe geç kalmıştım. Eğer beni işe bırakması için ısrar etseydim şimdi yaşıyor olacaktı. Araba yandığı halde nasıl oluyor da nüfus cüzdanı sapasağlam duruyor anlamadım. Onu görmek için üç kez morga gittim ama göstermediler. Arkadaşlarım beni bugün yarın diye oyaladı. Onu son kez görmek isterdim." Kortay sözlerini şöyle sürdürdü
"Birkaç gün önce 'Ölmek istemiyorum' diye eşimin boynuna sarılmıştım. O da bana Ne hasta mısın? Yoksa ölüyor musun? deyip çok üzülmüştü. Benim biriciğim karısını bir saniye olsun gözünün önünden ayırmazdı. Böyle bir patlama sonrasında beni mutlaka arardı. Ancak aramadı. Buna rağmen insan ölümü konduramıyor ve onu böyle bir patlamada kaybedeceğim aklıma bile gelmezdi."
Öte yandan Çolpan İlhan da eşi Sadri Alışık'ın mezarı başındaydı. İlhan "Hayattayken karşılıklı uzun uzun sohbet edip sigara içerdik. Mezarına her geldiğimde onun içtiği sigarayı koyuyorum. Bu şekilde kendi kendimi tatmin edip yakınlık yaratmaya çalışıyorum" dedi. Pervin METİN Bekir BATU
Nişanlı Hülya'nın kalbi de durdu
İngiltere'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nu vuran bombalı saldırılarlarda ağır yaralanarak hastanaye kaldırıldıktan bir gün sonra beyin ölümü gerçekleşen Hülya Dönmez'in dün kalbi de durdu. İngiliz nişanlısı Graham Carter ile bombalama sırasında vize başvurusunda bulunmak üzere İngiliz Başkonsolosluğu'nda bulunan Hülya Dönmez, 20 Kasım'dan bu yana Taksim İlkyardım Hastanesi yoğunbakım servisinde suni solunum cihazına bağlı olarak yaşatılıyordu. Marmarisli 27 yaşındaki Hülya Dönmez'in beyin ölümünden sonra bayramın ilk günü kalben de ölünce, geçen Perşembe günü saldırılarda ölenlerin sayısı da 34'e yükseldi.
Bayram hutbesinde terör lanetlendi
Bayram hutbesinde şiddet ve terörün bitmesi için İslam, Hıristiyanlık ile Yahudiliğin birlikte daha yoğun çaba göstermeleri gerektiği belirtildi
Bayram namazı nedeniyle dün sabah camiler doldu taştı.
Bayram namazı öncesinde camilerde verilen hutbede terör lanetlendi. 57 kişinin öldüğü yüzlerce kişinin yaralandığı bombalı saldırıların kınandığı hutbede özetle şöyle denildi
TAVRIMIZI GÖSTERELİM
"Terör eylemleri milletimizi derinden yaralamış ve üzüntüye boğmuştur. Sevgi, barış ve hoşgörüye dayanan islam birliği dirliği ve sevgiyi öngörmektedir. Fakat son günlerde dünyanın çeşitli bölgelerinde ve ülkemizde yaşanan terör olaylarının islami terör olarak nitelendirilmesi tamamen maksatlı ve beyhude gayretlerdir. İslam terörizmi değil yeryüzünde bütün canlılara merhametle yaklaşmayı emreden yüce dinimizin terör hareketlerini amacı ne olursa olsun hoşgörmesi mümkün değildir. Allah düzen içinde bozgunculuk yapmayı haksız yere insanların öldürülmesini yasak kılmıştır. Terör olaylarının islamla yakından uzaktan ilgisi yoktur. İslam birlik ve beraberlik içerisinde kardeşçe yaşamaktır. Tabiki terörü yapanlar siz olamazsınız ama buradaki mesajı bu niyetleri güden insanlara ulaştırmak zorundasınız. Teröristlere karşı tavrımızı ortaya koyalım"
Nejdet ÇOKAN - Mustafa KAYA - Neslihan KESKİN - Özlem YURTÇU
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|