|
|
EROL KAYNAR
Bayramda...
Beşiktaş için "Çok kritik hafta" demiştik. Geçen haftayı kastederek. Anımsarsanız Antep ve G.Birliği ile deplasmanda, G.Saray ve Sp.Prag'la da kendi sahasında oynamıştı Beşiktaş. 'Olaylı derbi' maçındaki beraberliği dışında kaybı yok. O da kayıp sayılırsa.
Gerçi özellikle G.Birliği karşısında alınan galibiyete rağmen oynanan futbol eleştiri konusu olmuştu bir çok otorite tarafından, "Mahkum oynadı" diye. Hatta "düşüş var" diyenlerin sayısı da az değildi.
Görüşlere saygı duymakla beraber; Beşiktaş'ın oynadığı rakipleri, aldığı puanları düşündükçe geçen haftanın Beşiktaş adına kazançla kapatıldığını düşünüyorum. Kaldı ki; Gençler karşısındaki Beşiktaş'ın tenkit edilen mahkum futbolu aslında, Gençlerbirliği'nin 'akıl almaz baskısı' sonucu ortaya çıkmıştı.
Her takıma karşı böyle baskı kursa, G.Birliği açık ara şampiyon olur. Neyse biz konumuza dönelim.
Saha dışı oyunlara dikkat
Aslında kritik haftalar bitmek bilmiyor galiba. Şampiyonlar Ligi, Türkiye Ligi ile beraber olunca. Baksanıza, şimdi de bir başka kritik hafta başlıyor Beşiktaş için. Konya maçını takiben. Hem de bayramda.
Önce Roma'da Lazio, üç gün sonra da Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda Fenerbahçe ile. Öyle ki Beşiktaş, Lazio maçı sonrası Şampiyonlar Ligi bir üst turuna "Merhaba" da diyebilir, "Elveda" da... Fenerbahçe'yi yenerse "hatırı sayılı" puan farkı ile bitirebilir ligin ilk yarısını. Lazio için de aynı önemi taşıyor Roma'daki maç. İtalyanlar "saha dışı oyunları" da severler oldum olası. Hele bu durumlarda. Beşiktaş'ın bu maç öncesi UEFA nezdinde söyleyeceği şeyler olmalı. Kuşkularını dile getirmek için. Devreye sokabileceği kişileri bulmalı. Sn. Şenez Erzik gibi. Adım gibi biliyorum ki; dostumuz Sayın Erzik bu işe ağırlığını koyar. Amaç; oyunu futbol sahasında oynamak.
Geçmiş olsun Kaya Kardeşim. 'Kınamak' ne kadar yeterlidirbilemiyorum ama sen bu gibi durumlarda daha fazlasını yapardın, biliyorum... Çilingiroğlu Ailesi'ne tekrar geçmiş olsun.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|