kapat
20.10.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ
limasollu
TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL



GREENCARD

GÜNTAY ŞİMŞEK


Kerkük Yumurtalık ABD'ye endeksli

ABD'nin Irak'a müdahalesinden önce Amerikalılar'ın talepleri doğrultusunda BM ambargosu sebebiyle sorunlar yaşayan, Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattı'nda dengeler giderek Türkiye'nin aleyhine dönüyor. Sabotajlar ve teknik nedenlerden boru hattı çalıştırılmıyor. Müttefik, stratejik ortak ABD boru hattına yönelik sabotajlarla ilgilenmiyor. Türkiye'nin kaybı, boru hattının geleceği ve Irak petrolünün Türkiye üzerinden dünyaya ulaşması Talabani-Barzani-ABD üçgenine takılıyor.

Irak'a asker gönderme şansını 'Birinci Tezkere'de kaybeden hükümetin bundan sonraki çabaları sonuç vermeyecek gibi görünüyor. Bölgede ipin ucunu kaçıran Türkiye'yi ise bundan sonra ciddi sıkıntılar bekliyor. Başlangıçta hayal gibi görünen projeler, Yumurtalık Boru Hattı'na yapılan sabotajlarla güvenlik meselesini gündemden düşürmeyecek ve belki de Irak'tan başlayıp Ürdün üzerinden İsrail'e uzanan Musul-Hayfa Petrol Boru Hattı'nın yeniden inşası söz konusu olacak.

Yaklaşık bir ay önce İsrail'de Haaretz Gazetesi; 'ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Kerkük petrollerini ihraç terminali olarak Yumurtalık'a alternatif olarak Hayfa'yı önerdi.' haberine yer vermişti. Boru hattına yönelik sabotajlarda kimin parmağı olduğu şimdiye kadar net bir şekilde ortaya çıkmadığına göre, gelişmeleri hayra yormak zor.

Arap-İsrail Savaşları sebebiyle 55 yıldır kullanılmayan boru hattı için ABD Enerji Bakanlığı'nın el altından yaptığı çalışmalar, Irak'a girmesiyle farklı hal aldı. İsrail de yıllardır özlemini çektiği petrolün Hayfa'ya ulaşması için beklediği anın geldiğini düşünmeye başladı. Irak petrollerinin Türkiye ve Suriye dışında Akdeniz'de İsrail gibi önemli bir merkeze kavuşmasıyla, ülke olarak bölgede bir adım daha geri düşmemiz an meselesi....

Cola Turka yanılgıları
Dün Hürriyet'te Ali Atıf Bir, Cola-Turka'nın kolalı içecekler kategorisinde yüzde 14 pazar payına ulaştığını, üç ay içinde Coca-Cola ve Pepsi gibi iki devin pastasından bu kadar büyük dilim kapmanın büyük başarı olduğunu yazdı. Başarıda reklamın payı, dağıtım üstünlüğü ve ''Tayyip Erdoğan'' faktörünün de etkili olduğunu belirtiyor, "ama reklamlar olmasaydı, bu başarı mümkün olmazdı" diyor, özetle.

Ve ekliyor, "bu başarı devam etmeyebilir."

Deveyi yakaladığı yerden tarif etmeye kalkarsan böyle bir tablo ortaya çıkar. Marka ve ürünün ne olduğundan ziyade kimin olmasının öne çıktığı muhafazakar kesimlerde, Ülker'in hazır pazar payı yüzde 7 ile 10 arasında değişiyor.

Somut örnek Bizimyağ.

Kolalı içecek yetkililerin de teyit ettiği üzere Cola Turka'da da benzeri durum söz konusu. Daha önce kolalı içecek tüketmeyen önemli bir kesim Cola Turka'nın Ülker çatısı altında çıkmasıyla müşteri konumuna geldi.

Bilinçli bir tüketici kitlesinin oluşmadığı Türkiye'de her şeyi reklamla ifade etmek zor. Bilinmesi gereken gerçek şu; muhafazakar kesim yiyecek ve içeceklerde muhteviyat sebebiyle, mamullerin üretiminde kullanılan katkı maddeleri konusunda gereksiz bir hassasiyet gösteriyor. Bu sebeple, kolalı içeceklere, çikolatalara, margarinlere mesafeli duruyor. Ülker'in bu alanda çıkardığı her yeni ürünü de tereddütsüz alıyor.

Fakat, Ülker'in giderek beslendiği kitlelere sırtını dönmesi, Türkiye'de de tüketici bilincinin da yavaş yavaş oluşmaya başlaması hazır pazar anlayışını yıkabilir.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
hibe destekler

Sarı Sayfalar
GreenCard


TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır