|
|
AHMET HAKAN
Özeleştirimi veriyorum!
"Asmalı Konak"ın ne dizisini, ne filmini izledim.. Sinemada sadece fragmanını gördüm. Ama buna rağmen, tuttum "Asmalı Konak" konulu bir yazı yazdım. Bu yaptığımdan dolayı beni eleştiren okurlarıma sesleniyorum Pişmanım! "Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oldum". Beni Özcan Deniz'in uzun takma sakalıyla New York sokaklarında mecnun gibi dolaşması yanılttı. Özcan'ın o halini, ilk gençliğimin arabesk filmlerine benzetme gafletine düştüm. Eğri büğrü sözler söyledim. Beni sigaya çekeceklerin çıkacağını hesaba katmadım.. Özeleştirimi veriyorum Hata yaptım!
* Yine özeleştirimi veriyorum "Süper Gala" gecesini izlerken, kırmızı halı üzerinden salona doğru ilerleyen starların, fotoğrafçılara poz verirken bir hayli özentili ve öykünmeci olduklarını, havaya giren foto muhabirlerinin "Nurgül! Hülya! Buraya bak!" diye seslenerek kendilerini ABD'li meslektaşları gibi hissettiklerini de düşündüm. Bu muzır düşünce çok kısa sürdü ve yaptığımın ayıp olduğunu anladım. İşte gerçek düşüncem O törende hiçbir yapmacık tavır ortaya çıkmadı, herkes alabildiğine doğaldı. Bunları belirtir, bir anlık o muzır düşünce için özür dilerim.
* Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in, kabinenin diğer bakanlarına göre sanata ve sanatçıya karşı da 'ilgisiz' olduğuna dair bir kanaat oluşmuştu bende. Gazetelerde Şener'in, 'değerli yıldız' Serpil Çakmaklı ile birlikte basın toplantısı düzenlemesinin bu önyargılarımda ne kadar haksız olduğumu ortaya çıkardığını belirtmeliyim. Sizden de özür diliyorum Sayın Abdüllatif Şener..
* "Sezer gibi 'mütevazı' bir yargıcın Cumhurbaşkanı olduğu ülkede ayrımcılık olmaz" diye düşünmüş, onun "Anayasa Mahkemesi Başkanı" sıfatıyla yaptığı iki müthiş konuşmanın büyüsüne kapılmıştım. İtiraf ediyorum Yanılmışım! İşte Cumhurbaşkanımızın geldiği yer 29 Ekim Resepsiyonu için gönderdiği davetiyelerde, eşi başörtülü olanlara "sen tek gel", eşi başı açık olanlara ise "sen eşinle gel" diyor.. Şimdi şunu düşünüyorum Bu davetiyeleri hazırlarken "Ben ne yapıyorum, ne saçma bir işle uğraşıyorum" dedi mi acaba? Neyse durumu hafifletmeyelim de özeleştirimizi verelim Sezer hakkında yanılmışım!
* Diyanet İşleri Başkanlığı'na atandığı günden beri ses tonunu duymak için özel çabalar sarf ettiğimiz, kandil geceleri kısacık bir mesajı için bin takla attığımız Ali Bardakoğlu'dan umudu kesmiş, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi gerçekten bıçak sırtı bir görevi, bu denli ürkek bir yaklaşımla yürütmenin kimseye fayda sağlamayacağını düşünmeye başlamıştım. Yani Ali Bardakoğlu bende koca bir hayal kırıklığı yaratmıştı ki, iki gündür ne kadar yanıldığımı görmekteyim Yine erken davranıp acele karar vermişim. Tamam, bu konuda da özeleştirimi veriyorum Meğer Bardakoğlu, hangi mesajlarla 'olumlu' bir imaj vereceğini, 'modern Müslüman' gibi tanımlamalarla manşetlere nasıl tırmanacağını ne kadar da iyi bilirmiş. Vallahi helal olsun!
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|