|
 |
|
SAVAS AY
Hangi kurt kemiriyor icimizi?..
O kadar cok okuyucu sitemi geliyor ki. "Ilhan Sesen'in sarkisinda soyledigi 'neler oluyor bize' sozleri halen yururlukte degil mi? Neden toplumun her kesiminde; evde, iste, sokakta, okulda, dairede, apartmanda insanlar arasi iliskinin nasil siglastigini, artik dunyevi duygularin ictenliklerle nasil yer degistirdigini gormuyor musunuz?
Kalin cizgiler
Bunun bizi toplum olarak nasil bir kurt olup da kemirdiginin altini niye cizmiyorsunuz?" diyorlar.
Hakli bir talep, ama biraz iskalama var galiba. Kendi payima zaman zaman bu turden seylerin altini, hem de kalin cizgilerle cizdigimi saniyorum. Bu konuda bir ornegim de var. Dinlemek isterseniz buyurun
Etlerimiz ve duygularimiz
Gozunuze carpmistir. Hangi kasap dukkaninin onunden gecseniz bir kartona iri harfle yazili cama ilistirilmis, "Etlerimiz Buzdolabindadir" yazisini gorursunuz. Bazi is yerlerinin mesela; "Duygularimiz Buzdolabindadir!" haline getirerek giris kapilarina ilistirmeleri lazim. Cunku gercekten de oralarda "derin dondurucularin" icinde saklaniyor tum duygular. Ve boylelikle tum etten kemikten mucessem varliklar, guya bozulmadan, kokusmadan uzun sure kalabiliyor orada.
Dunyalar tatlisi
Gerci her yanlarini kar, buz kapliyor, tas kesiyor, sertlesiyor ama, olsun. Neticede "bozulmuyorlar" iste. Malzemesi insan olan, hedef kitlesi insan- insanlar olan, dolayisiyla duygularin-duyarliliklarin olmazsa olmaz kabul edildigi varsayilan yerlerde bile duygular "dipfiriz"lerdeyse ne edecegiz peki?.. Tekil basina dunya sirini, dunyalar tatlisi, yumusacik, sicacik olan insanlarin cumle kapilarindan giris yaptiktan sonra sanki kolektif bir mantigin astariyla bezenmesi. Selamlarin da, kelamlarin da "adamina gore", durumun pozisyonunun vaziyetine gore edilmesinin sirri baska ne olabilir tanri askina?..
Iyi seyler de oluyor...
* Ali Saydam'in Sabah'ta yazdigi Gulben Ergen ve Kriz Faktoru yazisi on numaraydi.
* Yuksel Aytug ve Sina Kologlu'nun televizyon kritik yazilari cok hos oluyor.
* Bakirkoy Belediye Baskani Ahmet Bahadirli'nin halkla sicacik iliskisine bayiliyorum.
* MEF okulllarina ait bir servis araci gordum. Sinyal verip, saga cekip durduktan sonra soforun aractan inen kucuk bir ogrenciyi karsidan karsiya gecirip guvenli noktaya birakmasi cok hosuma gitti.
* Gazete bayileri kor karanliklarda canini disine takarak okuyucuya gazete ulastiriyor, kutluyorum.
* Saglik Bakanligi iyi calisiyor. Hastanelerde giderek duzelmeler gozluyor, seviniyorum.
'Gezici bas agrisi merkezi'
Noroimmunoloji Dernegi halkin bas agrisi konusundaki sikayetlerini dinleyerek oneri ve yonlendirme yapabilmek amaciyla hazirladigi `Gezici Bas Agrisi Merkezi' otobusunu yola katmisti. Nisan ve haziran aylarinda 20 ilde 12 bin kisiyi tarayan bu merkezin topladigi veri raporu aciklandi. Sonuc endise verici. Her 3 kisiden birinde strese bagli basagrisi var. Bunun detaylarini ve nedenlerini Prof. Dr. Mustafa Ertas soyle acikliyor "Meslek dagilimlarina bakildiginda en cok bas agrisi sikayeti bulunanlarin yuzde 20'sinin ev kadini, yuzde 14'unun emekli ve yuzde 9'unun esnaf oldugu goruldu. Merkeze basvuranlarin yuzde 95'inde bas agrisini tetikleyen unsurlar bulundu ve en sik rastlanan unsurlar "stres" ve "uykusuzluk" olarak belirlendi.
KIYMIK
KISIR DONGU
Hayatin ilk yarisini ana babalar, geri kalanini coluk cocugumuz duman edermis!..
Haberleri gazete sayfasi goruntusunde okumak icin
SABAH e-Medya"ya
tiklayin
|
|
|
|
