kapat
11.08.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

GREENCARD

Kaç torun istiyorsun

İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, esprili kişiliği ve sıcak tavırları ile nikahın yıldızı oldu. Evlilik cüzdanını gelin Reyyan Uzuner'e veren Berlusconi Başbakana daha önce "Kaç torun istiyorsun?" diye sorduğunu söyledi.

Erdoğan'ın Berlusconi'ye yanıtı, "Çocuklar ne kadar isterse" olmuş. İtalya Başbakanı'ndan sonra Erdoğan konuklara hitaben bir teşekkür konuşması yaptı. Erdoğan, Berlusconi'ye de İtalyanca teşekkür etti; Grazie...


Benim nikahım bu kadar kalabalık değildi. Ama kamera çekimi yapılmamış olsaydı ertesi gün pekçok şeyi hatırlamayacaktım. Çünkü heyecanlıydım, hava çok sıcaktı, nikah töreni de bize göre kalabalıktı. Reyyan Uzuner ile Bilal Erdoğan'ın nikahları için salona girip kalabalığı görünce en çok bunu hissettim.
Düğün kimin düğünüydü? Reyyan ile Bilal'in mi yoksa herkesin mi? O nasıl bir kalabalık, o nasıl bir izdiham. Ben mi en kalabalık yerde duruyordum, yoksa salonun her yeri mi kalabalıktı anlayamadım, göremedim. Çünkü bir süre sonra yerimden kıpırdayamadım.

BERLUSCONİ ŞOV
Saat 16.30'da Lütfi Kırdar'dan içeri girdiğimde salonun yarısı dolmuştu. Nikah platformunun hemen yanında Halis Toprak, kızları Yeşim ve Ayfer Toprak, Muazzez Ersoy'la sohbet ederek nikah saatini beklemeye başladık.

Bu kadar kalabalık ortamlarda genelde müthiş gürültü olur. Kalabalığa rağmen salondaki sessizlik dikkat çekiciydi. Birden ön kısımda bir hareketlenme oldu. Ve İl Sole Mio çalmaya başladı. Gelin ile damadı bekliyordum ki, göİtalya Başbakanı Silvio Berlusconi geldi. Berlusconi ve en az 30 kişilik koruma grubu önümüzden geçip, üst kata dinlenmeye çıktılar. Tabii alkışlarla...

Tayyip Erdoğan'ın kızları Esra ve Sümeyye ise nikah saatine kadar düğünün genç ev sahipleri olarak konuklarla ilgilendi. Çünkü anne ve babalar, salona gelin ve damattan birkaç dakika önce girdiler. Bu kalabalık, miting gibi düğünden aklımda neler kaldı?

HER TARAF KORUMA
Öncelikle koyu renk elbiseli erkekler... Çoğunluk türbanlı, şık hanımlar. Polisler, korumalar, korumalar, korumalar... Nikah süresince hemen yanımda duran ve Bilal Erdoğan'a espriler yapan arkadaşları. (Berlusconi nikah defterini gelin Reyyan'a verip elini öptüğünde gençlerden bir "Ooo" sesi yükseldi.) Kayınvalide Emine Erdoğan ile Reyyan Uzuner'in şıklıkları...

İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi sanki bir yakın arkadaşının kızının düğününe katılmış gibiydi. Nikah kıyıldıktan sonra yaptığı konuşmada, Tayyip Erdoğan ile dostluklarını anlattı. Başbakan Erdoğan'a "Kaç torun istiyorsun?" diye sormuş. Başbakan da "Çocuklar ne kadar isterse" yanıtını vermiş. Konuk Başbakanın bu sempatik konuşması alkışlarla sona erdi. Daha sonra Başbakan Tayyip Erdoğan bir konuşma yaptı. O da "Sayın Silvio" sözleriyle hitap ettiği Berlusconi ile dostluklarını anlattı.

İlk tanışmalarında Berlusconi, Başbakan'a "Hangi isminizi daha çok kullanırsınız?" diye sormuş. Erdoğan da "Çoğunlukla Tayyip adım kullanılır" demiş. Sonra aynı soruyu Başbakanımız sormuş. Berlusconi de "Silvio" yanıtını vermiş. Ve o günden itibaren birbirlerine ön adlarıyla hitap eder olmuşlar.

Bütün bu 'protokol' yaşanırken benim gözlerim gelin Reyyan ile damadın üzerindeydi. (Bakın düğün onların düğünü ama ben hala Başbakanımızı, İtalya Başbakanını anlatıyorum.)

Gelin Reyyan Uzuner'i bir tek cümle ile anlatmak gerekirse şunu söyleyebilirim; Bebek yüzlü gelin... Bence yakında "Reyyan gelinliği" diye bir tarz oluşabilir. Nikah platformundaki kalabalığın arasında ışıldayan gözlerle konuklara bakan Reyyan daha kaç saat ayakta kaldı bilemiyorum. Ama bu nikah yorgunluğunu öyle birkaç günde atamaz. Çünkü nikah bitip, tebrik merasimi başladığında herkes öne doğru yığıldı. Herkes gelini ve damadı daha yakından görmek, tokalaşmak istedi.

TOKALAŞMA ANONSU
O sırada nikahın sunuculuğunu üstlenen bey, "Lütfen gelin ve damadı öperek tokalaşma merasimini uzatmayın." diye aynı anonsu defalarca tekrar ediyordu. Ama kimin umurunda... Boğulacağımı, nefes alamayacağımı hissettim. Protokol için ayrılan bölümde olmamıza rağmen asıl izdiham tam da içimizde yaşandı. Bakanların çevresinde neredeyse etten duvar ören korumalar, herkesi ezdi geçti.

O sırada Reyyan Bilal Erdoğan çifti, tebrikler için kendilerine hazırlanan bölüme geçmişlerdi. Tokaşlaşma kaç saat sürdü, kaç el birbiriyle buluştu, "Lütfen genç çifti öpmeyin" anonslarına rağmen gelin ile damadı kaç bin kişi öptü bilemiyorum.Dışarı çıktım, derin bir nefes aldım. Ve dedim ki; Reyyan ile Bilal Erdoğan belki hiçbir şey hatırlamayacaklar. Ama onlar şanslı. Gazeteler, televizyonlar günlerce bu düğünü ve onları anlatacak. Çünkü böyle bir düğün hiç görülmedi

Erdoğan: Bu düğünde devletle millet kaynaştı
Konuk İtalyan Başbakanı Berlusconi'nin konuşmasından sonra mikrofonu alan Başbakan Tayyip Erdoğan, Uzuner ve Erdoğan aileleri adına tüm konuklara "Hoşgeldiniz'' dedi.

Konuşmasında Erdoğan, iki yıl önce büyük oğlu Burak'ı evlendirirken, ülkenin ağır bir ekonomik krizden geçtiğini anımsattı. Erdoğan o gün "Bugün benim için mutlu bir gün, ama içimde buruk bir sevinç var. Ben bugün oğlumun mürüvvetini görüyorum. İnşallah, yakında Türkiye'nin mürüvvetini göreceğiz'' dediğini belirterek şöyle konuştu ''İşte o sözleri söylediğim o günden bu yana 2.5 yıl geçti. Şimdi ikinci evladımızı evlendirmenin mutluluğunu yaşıyorum. Bugünlerde Türkiye'nin mürüvvetini görmeye başladık. Her vatandaşımızın, her ferdimizin en sıradan gününün benim bu günüm gibi olmasını diliyorum.''

Salona baktığında, makam ve mevkiinin, dostluk ve kardeşliğin önüne geçmediği bir tabloyu gördüğünü ifade eden Erdoğan, "Burada herkesin makam ve mevki gözetmeksizin birbirleriyle muhabbet ettiklerini de görüyorum. Şu anda devlet ve milleti kaynaşmış olarak görüyorum" dedi.

Takılar beyaz keseye atıldı
Yılın nikahına damgasını, sempatik tavırları ve gelinin elini öpmesiyle İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi vurdu. Gelin önce küçük bir şaşkınlık yaşadı, elini çekmek istedi ama başarılı olamadı.

Salona saat 16.00'da alınmaya başlayan davetlilerinin en büyük arzusu gelinle damadı yakından görebilmekti. Hızını alamayan çok sayıda davetli nikahın kıyılacağı masanın önüne adeta yığıldı. Herkes "ikramın" olmadığını biliyordu. Yapabilecekleri tek şeyi yaptılar Masalardaki suları bol bol içtiler. Öyle ki tören sonunda yaklaşık 15 bin adet suyun tüketildiği belirtildi.

İstanbul Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna, nikahı kıydıktan sonra Berlusconi'den nikahın tapusu olan evlilik cüzdanını çifte vermesini rica etti. Berlusconi de damat Bilal Erdoğan'a gülümseyerek, cüzdanı geline uzattı. Ardından da gelinin elini öptü. Salondan ise "Ooooo" sesi yükseldi.

Nikah törenin ardından bir konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasının sonunda "Darısı sizlerin de başına" deyince özellikle kadınlardan "Amin" sesi yükseldi.

Emine Erdoğan'ın yanında duran ve koruma olduğu belirtilen bir kadın, davetlilerin getirdiği takıları elindeki beyaz keseyi açarak kabul etti. Davetliler, gelin damadı tebrik etmeden önce yanlarında getirdikleri altın bilezikleri, Cumhuriyet altınlarını bu keseye attılar.

Türbanlısı da vardı dekoltelisi de...
Nikahın kadın konukları arasında türbanlılar ağırlıktaydı. Nikahın en şıkları damat Erdoğan'ın kardeşleri Esra ile Sümeyye Erdoğan'dı. El işlemeli tuniğinin altına pantalon giyen Sümeyye Erdoğan elbisesiyle aynı kumaştan yapılmış bir çanta taşıyordu. Abla Esra Erdoğan ise uzun tuniğinin altına şifon etek giymeyi tercih etmişti. Başbakan'ın "Son derece renkli bir mozaik" sözleriyle tanımladığı nikah atmosferi gerçekten de rengarenkti. Türbanlı kadınlar kadar dekolte kıyafetle gelenler de vardı. Kimi pantalon ceket giymişti, kimi tuvalet, kimi de askılı, yazlık elbise. Herkes kendi şıklığını yaratmıştı.

Şengül BALIKSIRTI - İnci DÖNDAŞ


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
Sarı Sayfalar
GreenCard


Sizinkiler
TEMA

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır