|
 |
|
MUHARREM SARIKAYA
CHP yeniden fırtınalı sularda
ABD'nin Irak operasyonu yeni başlamıştı. Nisan ayının ikinci yarısında, CHP lideri Deniz Baykal ile TBMM'deki odasında sohbet ederken şunları söylüyordu "Kuzey Irak'taki Kürtler ABD ile işbirliği yaparken, Kürt kökenli vatandaşlarımız ABD'ye karşı tutum takındı. Kürt kökenli vatandaşlarımız K.Irak'takiler gibi işbirlikçi olmadı." Baykal bu sözlerinin ardından şöyle devam etmişti "Bu dönemde Güneydoğu için yeni bir açılım lazım. Demokratikleşme ve özgürlük konusunda yeni bir şeyler yapmak lazım."
CHP lideri, bunun neler olabileceği konusunda fazla bir detay vermekten kaçınıyordu. Baykal, bunların üzerinde oturulup konuşulabileceğini belirtirken, "bir an önce devreye sokulmasında fayda olduğunun" da altını çizmişti.
Hatta, bölge halkını kazanmak için daha fazla adımların geciktirilmeden atılması gerektiğini de vurguluyordu.
Baykal'ın bunları söylediği tarihte, devletin etkin güvenlik birimlerinin başında bulunanların yaklaşımı da farklı değildi. Nitekim, o tarihte gazete yöneticileriyle yapılan toplantılarda güvenlik birimlerinin başındaki kişiler, Topluma Kazandırma Yasası'nın bunun ilk adımı olacağının da altını çiziyordu. Hatta, bu toplantılardan daha önce yaptığımız görüşmelerde de bu düşüncelerini açıklamaktan kaçınmıyordu.
Devlette birlik
Topluma Kazandırma Yasası, belki de ilk kez devletin her biriminin üzerinde uzlaştığı konu oldu.
Geçmişte, "Pişmanlık Yasası" adı altında defalarca çıkarılan yasalara soğuk bakan Genelkurmay da Topluma Kazandırma Yasası konusunda sert bir davranış göstermedi.
Sadece, "Bunun bir genel af şekline dönüşmemesi" gerektiğini vurgulamakla yetindi. Devletin bütün kurumlarında bu yönde bir görüş olmasına rağmen CHP neden bu yasaya karşı çıktı?
Hem de liderinin, "Güneydoğu için yeni bir açılıma gerek var" dediği bir sırada. CHP liderine göre Topluma Kazandırma Yasası "PKK için bir af niteliği" taşıyor. Oysa, doğu ve güneydoğu bölge milletvekilleri ve il başkanları Genel Merkez'in karşı çıktığı bu Yasayı çok geri buluyor. Bunun daha geniş kapsamlı bir şekle dönüşmesi gerektiğini söylüyor.
Baykal'ın gerekçesi
Durum böyle iken, Genel Merkezin bu konudaki tavrının gerisindeki neden de CHP liderinin geçen haftaki grup toplantısında şöyle dile getiriliyordu
"Bu üç ayaklı bir af yasasıdır. Kime çıkaracak bu af yasasını; 1- PKK militanlarına çıkaracak, 2- Hizbullah sanıklarına çıkaracak, 3- Sivas davasının sanıklarına çıkaracak."
Baykal, yasanın bu şekliyle çıkarılması yerine, gerektiğinde genel bir af yasası çıkarması halinde yeni bir barış döneminin başlatılabileceğini de vurguladı.
Sonuçta, Baykal'ın da çağrısıyla CHP Topluma Kazandırma Yasası'na, 3 milletvekili dışında oy vermedi. Genel Merkezin bu tavrı, CHP'de bir süredir durgun giden iç politikasının yeniden fırtınalarla çalkalanmasına da yetti. Öyle gözüküyor ki, CHP bundan dolayı önümüzdeki günlerde özellikle doğu ve güneydoğuda daha da çalkalanacak. Nitekim iki milletvekilinin istifası da bunun ilk işaret fişeği.
Bütün bunlara rağmen, Topluma Kazandırma Yasası henüz Cumhurbaşkanı'nın onayında bekliyor. Önceki hükümet döneminde de çıkarılan bu yöndeki yasayı, "Bu af getiriyor" diye veto eden Sezer'in Topluma Kazandırma Yasası ile ilgili adımının ne olacağı da bilinmiyor.
Ancak, MGK'da üzerinde görüş birliğine varılan yasa ile ilgili Sezer'in de katı bir tutum almayacağı söylenebilir.
Sonuçta bu işin primini de AKP toplamak için büyük gayret sarf edecek.
CHP'den ikinci milletvekilinin istifasının da geldiği haberi ulaştığında AKP'li etkin bir siyasinin şu sözü de dün bunun göstergesiydi
"CHP'deki arkadaşları da tek tek topluma kazandırıyoruz..."
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
