|
 |
|
İLKER SARIER
Savaş jimnastiği
Türk basınında bir "ilk"e daha imza atıldı, müjdeler olsun...Hürriyet'ten Ertuğrul Özkök, gündemin en yakıcı maddesi, "Irak'a Türk askeri gönderilmesi" konusunda, yine tarihte eşine az rastlanır bir "zihin jimnastiği" gerçekleştirdi.
Diyor ki sayın yazar, "20 yıl savaşmayan ordu, savaşı unutur, 40 yıl savaşmayan ordu, milleti tarafından unutulur, 60 yıl savaşmayan ordu da yıpratılır."
Kulağa hoş gelen bu tekerlemeyi yazdıktan sonra, "Son zamanlarda Türk Silahlı Kuvvetlerinin yıpratıldığından" bahisle, sözü bir "itibar ve moral tazelenmesi ihtiyacına" getiriyor.
Gerçi son cümlesinde, "Türk askeri girecekse, başka askerler de girmeli" diye bağlıyor ama yazının ruhu, bağıra bağıra "Irak'a dalalım" diyor.
Bu, baştan beri savaştan yana olan bir gazetecinin, kendi kendine uydurduğu bir "iştah kabartma" yazısından başka bir şey değil.
Bir ülkenin ordusunun bir başka ülkeye girmesi, amansız derecede "ciddi" bir konu.
Bu konuya, silahlı kuvvetlerin "savaş idmanı yapması" veya "moral tazelemesi" mertebesinde bakılamaz.
Bir ordunun bir başka ülkeye girip, bilinmez bir sürü riski omuzlamasına, "eğitim ölçeğinde" yaklaşılamaz.
Buna en başta askerler karşı çıkar.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Kıbrıs'a "mecbur bırakıldığı için" çıktı, PKK ile de "kaçınılmaz hale geldiği" için savaştı.
Bütün bu pahalı, aşındırıcı, yıpratıcı, ekonomik ve politik maliyetleri olan savaşlar, "moral kazanmak" için yapılmamıştır. Savaş, bir "tracking" değil.
Verilecek hayati karar, birbiriyle diyalektik bağıntılı birçok faktör ve parametreye bağlı.
Amerika "tek parametre" değil yani...
Bunları kabaca sayarsak
1-Dünya kamuoyu, Avrupa demokrasisi ve bölge barışı...
2-Irak halklarının Türkiye'ye bakışı ve moralitesi...
3-Saddam diktatörlüğünün kalıntıları ile hemzemine düşme tehlikesi...
4-Türkiye kamuoyunun anti-amerikan hissiyati ve barışçıl bilinci...
5-Amerika'nın gerçek müttefik olmaktan uzak duruş ve politikaları...
6-Irak'taki Amerikan varlığı ile Türkiye'nin bölgedeki varlığı arasındaki irade ve ideal uyuşmazlıkları.
7-Neo-con Amerikan politikalarıyla, Türkiye'nin "stratejik siyasetlerinin" örtüşüp örtüşmediği noktalar.
8-Irak içlerinde konuşlanmanın ülkemize yükleceği moral ve mali faturalar.
9-NATO, BM ve AB platformlarındaki uluslararası teamüller ve konseptlerle çatışma ihtimali.
Görülüyor ki, savaş ortamı "jimnastik salonu" değil...
Türkiye, eninde sonunda Irak'a girecekse eğer, yegane sebebi "muazzam bir ülke çıkarı" olmak zorundadır.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
