kapat
02.07.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMI


TURKIYE
DUNYA
POLITIKA
SPOR
MEDYA
SERI ILANLAR
METEO
TRAFIK
SANS&OYUN
ACIL TEL

Paketteki eksik

Bu kosenin sadece surekli okurlari degil, ara sira goz atanlar bile, Turkiye'nin 150 yili askin suredir devam eden Bati'ya buyuk yuruyusunun son asamasi olan AB hedefine inancla, kararlilikla destek verdigimizi biliyorlar.

Sonuna kadar da oyle devam edecek.

Bu inanc ve cizginin dogal sonucu olarak;

Elbette uyum paketlerini benimsiyoruz.

Elbette Kopenhag Siyasi Kriterleri'nin tumunun yerine getirilmesinin AB uyeliginin vazgecilmez sarti oldugunu biliyoruz.

Elbette bu kriterler uyarinca Silahli Kuvvetler'in siyasetteki rolunun ve agirliginin AB'deki olculere indirilmesi gerektigini kabul ediyoruz.

Ancak iki noktada kuskularimiza inandirici cevap bulamiyoruz

1- Neden AB ile tam uyelik gorusmeleri basladiktan sonra yerine getirilmesi gereken kriterleri bile daha muzakere tarihi almadan, hatta ne zaman alacagimiz belli olmadan gerceklestirmeye pek hevesliyiz?

2- Uyum paketlerindeki askerle ilgili duzenlemeleri neden kamuoyunda "Orduyu yipratmak icin sistemli bir kampanya" olarak algilanmasina yol acan tartismalara konu yapiyoruz?

Tartismalar bazi cevrelerce bugune kadar bastirilmis intikam heveslerinin aleti yapilinca, Bati basini da firsati kacirmiyor tabii. Buyurun son haftanin yaylim atesinden farksiz basliklarindan bir demet

* "Turk generaller AB konusunda bolunduler. Acaba generaller imtiyazlarindan vazgecmeye, Kibris sorununda agirliklarini kaldirmaya, Kurtler'e haklarini vermeye hazir mi?" (Le Monde)

* "Turk Ordusu'na gore Erdogan'in reformlari fazla hizli gidiyor. Guclu askerler, kendi geleneksel etkin rolleri icin endiseleniyorlar." (Frankfurter Rundschau)

* "Turk generaller reformlara karsi son bir mucadele veriyor. MGK'nin kendi erklerinden feragat etmesi pek kolay olmayacak." (The Times)

* "Turkiye'de generaller siyasi bakimdan hala eski donemdeki zihniyete bagli kalmayi surduruyorlar." (Suddeutsche Zeitung)

* "Politikacilara nereye kadar gidilecegini soyleyen bir ordunun Turk toplumundaki rolu tartisilmaya basladi. Generaller guclerini kaybetmekten korkuyor." (Tages Anzeiger)

Daha onlarca ornek sayabiliriz. Basbakan Erdogan istedigi kadar "Ordu bizim gozbebegimiz" desin, Disisleri Bakani Gul diledigi kadar "Silahli Kuvvetler'e haksizlik yapiliyor" diye uzulsun, tartismalarda olcuyu bulamazsak, kamuoyunun guvendigi kurumlarin -acik arayla- basinda gelen Silahli Kuvvetler'e yonelik bu kampanya surup gidecek.

Baraj arada kaynadi mi?
Bir sorumuz daha var: Uyum paketlerinin sayisi 6'yi buldu. 7'ncisi yolda, 8'incisi tezgahta... Peki cikarilan ve de hazirlanan paketlerde neden secimlerde barajin dusurulmesiyle ilgili duzenleme bulunmuyor? Oysa Kopenhag Kriterleri'nde (tam demokrasi hukumleri cercevesinde) o da var. Avrupa Parlamentosu'ndan gecen ve ordunun rolune, dini ozgurluklere ozel vurgu yapmasi nedeniyle bazi cevrelerin pek hosuna giden Arie Oostlander raporunda bu soruna da (Tespitlerin D paragrafinda ve tavsiyelerin 21'inci maddesinde) dikkat cekilmisti. Niye "es" geciliyor?

"Ona da sira gelecek" deniyorsa, biz soze degil, "yol haritasi"na inanmayi tercih ederiz. Ulusal Program onumuzde. Bu konuyla belki iliskilendirilebilecek "Hukumet, Kopenhag Siyasi Kriterleri'ne iliskin yasal duzenlemeleri 22'nci yasama doneminin birinci yasama yilinda tamamlamaya kararlidir" gibi genel bir ifadeden baska taahhude rastlamadik.

Hukumetten secim sistemi ve baraj konusunda da somut adim bekliyoruz.

Mesajlariniz icin: esafak@sabah.com.tr


Haberleri gazete sayfasi goruntusunde okumak icin
SABAH e-Medya"ya tiklayin

<< Geri don Yaziciya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
TEMA
Sari Sayfalar


Sizinkiler
ArboMedia

Copyright © 2002, Bilgin Elektronik Yayincilik ve Iletisim A.S. - Tum haklari saklidir