Erzurumlu 4 arkadaş... Murat Yılmaz, Tahsin Esen, Sezgin Sayan ve Eşref Durna... Ekonomik kriz sırasında işlerini kaybedip geçim sıkıntısına düşünce Almanya'ya gitmeye karar verdiler. Karşılarına vize engeli çıktı, "insan tacirlerine" başvurdular... Kişi başına 400 dolara anlaşmışlardı. Parayı borç harç topladılar, Edirne'de buluştukları kaçakçılara teslim ettiler. Edirne'den Karaağaç'a ve hava karardıktan sonra da insan tacirlerinin gösterdiği yoldan Yunanistan'a geçtiler.
Oradaki sınır köyünün tren garında onları bir taksi bekleyecekti. Ancak köye vardıklarında onları bekleyecek olan taksi yoktu ama bu dört yabancıdan şüphelenip jandarmayı haberdar eden demiryolu görevlileri vardı.
Yunan devriyelerine yakalanma korkusuyla gecenin içine doğru kaçmaya başladılar. İşte böyle düştüler sınırın mayınla kaplanmış kesimine... Önce Tahsin ile Sezgin mayına bastı. Hemen can verdiler. Murat biraz daha şanslıydı. Ağır biçimde yaralandı. Yunan sınır devriyeleri onu helikopterle mayınlı bölgeden çıkardı. Eşref Durna ise şarapnellerin vücudunda açtığı ufak tefek bir çok yaraya rağmen kaçmaya devam edebildi.
Mayın tarlasını geçti, farkında bile olmadan Türk topraklarına girdi ve yığıldı kaldı. Onu Türk askerleri bulup hastaneye kaldırdı. Şimdi Eşref'in sağlık durumu iyi. Üstelik yetkililere verdiği ifade sayesinde 4 arkadaşı dolandıran ve isimleri açıklanmayan insan tacirleri güvenlik güçleri tarafından yakalandı. Yunanistan'da kalan Murat taburcu olacak duruma gelince Türkiye'ye iade edilecek. Sezgin ile Tahsin'in ise cenazeleri gelecek.
Krizde işsiz kalınca yasadışı yoldan Avrupa'ya geçmek istediler. İnsan tacirleri yarı yolda bırakınca mayın tarlasına düştüler. Dört arkadaşın ikisi öldü, biri yaralı, biri yaşıyor... Tabii bu yaşamaksa 
