Kartal seyretti
Herhalde Galatasaray'ın bir hafta önce Göztepe ile oynadığı maçı seyreden Daum, Göksel'in yaptıklarını hiç önemsememiş ama Hasan Şaş'ın becerilerini çok önemseyip önlem almayı düşünmüştü. Kadroya bakınca herkes şaşırdı; Beşiktaş'ın sağ kanadında ne hızlı ve hareketli Tamer, ne de ayağı sağlam basan Khlestov vardı. Zaten Khlestov hiçbir sakatlığı olmamasına rağmen 18'e bile girememişti. O kanatta Baya'nın da sürekli göbeğe doğru hareket ettiğini düşünecek olursak, Beşiktaş hücumu bırakmış, sadece Hasan Şaş'ı durdurmaya kilitlenmişti. Oysa geride formsuz Ergün vardı.
Dakikalar ilerledikçe, Baya ile Bayram'ın yavaş yavaş oyundan düştüklerini ve siyah-beyazlıların sahada sanki 9 kişi oynar hale geldiklerini gördük. Tümer yine yapacağını yaptı, İlhan'a 'al da at' türünde bir pas verdi. Ama top filelerle değil, direkle buluştu. Ondan sonra da Galatasaray, Beşiktaş kalesine yüklendikçe yüklendi.
Yine de ilk yarının golsüz bitmesi, ikinci yarıda Daum'un yapacağı yeni hamleler için gerçek bir şanstı. G.Saray'ın yumuşak ve yorgun görüntüsü mü aldattı Alman teknik direktörü bilemem; ancak ilk yarıda işlerin iyi gittiğine inanmış olacak ki, ne oyuncu değiştirdi ikinci yarıya başlarken, ne de oyun planını...
Gol 'Geliyorum' dedi
Ve önce 53. dakikada Ümit Karan'ın boş kaleye topu gönderemediği pozisyon geldi. Bu, Beşiktaş'ın G.Saray'ı seyretmek yerine kendi oyununu oynaması için belki de en radikal tehlike çanıydı. Ardından, durdurmak için o kadar üstüne titrenilen Hasan Şaş, aldığı her topla Beşiktaş ceza sahasına girmeye başladı. Sonra da Daum kıpırdamazken Lucescu oyuna Berkant'ı aldı ve antrenman maçlarını andıran biçimde, göstere göstere G.Saray'ın golü geldi.
Daum ancak golden sonra Ahmet Dursun'u oyuna almayı ve hücuma hareketlilik kazandırmayı düşündü. Fakat bu kez de topu rakip sahaya hızla taşıyan, çalışıp didinen tek adam olan İbrahim'i çıkarttı. O kadar ilginçtir ki, Berkant'ı Bayram tutmaya başladı ama o dakikaya kadar sağ kanadından hücum etmeyen G.Saray sürekli o koridoru kullanır ve tehlike yaratır oldu.
Hiç lafı uzatmaya gerek yok. Beşiktaş'ı tempolu oynatmazsanız o takımın yeteneklerine ve futbol becerisine ihanet etmiş olursunuz. Dün akşam Ali Sami Yen Stadı'nda Beşiktaş seyirci kaldıysa bu, kendi oyununu oynamak yerine Galatasaray'ı oynatmamaya çalışmasından kaynaklandı.