kapat
07.03.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Devlet ciddiyeti içinde oyuna gelmeyelim

Kimse askerin arkasına saklanmasın. Teslimiyetçi değiliz. Devlet ciddiyeti içinde oyuna gelmeyelim. Hükümetin bozulması AB ile ilişkileri bozar
Hükümet ortakları arasında idam ve Kürtçe öğrenim konusunda yaşanan görüş ayrılığından sonra liderlerin uyum gösterisine rağmen MHP ile ANAP liderleri arasındaki söz düellosu sürüyor. ANAP lideri Mesut Yılmaz, partisinin Meclis Grubu'nda yaptığı konuşmada AB hedefinden vazgeçilemeyeceğini anlatırken, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin önceki günkü sert mesajlarına da aynı sertlikte karşılık verdi. Yılmaz'ın sözleri özetle şöyle:

İSTİKLAL SAVAŞI'NDAN ZOR
Girdiğimiz bu zor ve ağır mücadele İstiklal Savaşı'ndan sonraki en zor sınavdır. İstiklal savaşı 4 yıl, Türkiye Cumhuriyeti'nin ikamesi 15 yıl sürmüştür.

FIRSATÇILIK DEĞİL
Bu konular kendiliğinden, siyasi malzeme olsun, filan oylar keseye dolsun diye gündeme gelmiş değildir. Türkiye'nin milli politikası olduğu için geldi. Bu çalışmalarda sıkıntılar çıkacaktır, istismar edenler, provokasyonlar olacaktır. Bize düşen, devlet ciddiyeti içinde bu oyunlara gelmemektir.

TESLİMİYETÇİ DEĞİLİZ
Teslimiyet yerine hakkımızı kopara kopara alana kadar restleşme modelini uygulayan ANAP olmuştur. Başbakanlığım döneminde, AB'ye üye olamazsınız denildiği zaman çektiğimiz restle Türkiye'ye Helsinki'de AB kapıları açılmıştır. Rest, hakkınız olduğunda yapılacak bir araçtır. Haksız ve güçsüz restin sonu hüsran olur.

HÜKÜMET UYUMLU
Hükümet ortakları olarak Ulusal Program, hedefleri ve takvim konusunda farklı görüş söz konusu değildir. Bazı partilerin eleştirileri olacaktır, saygıyla karşılamak lazım. Onlar da şunu bilmeliler ki, Türkiye'in bölünmez bütünlüğü konusundaki hassasiyetimiz onlarınkinden bir gram az değildir. Avrupa'da her zaman demokratik bir tartışma ortamı vardır. Bu kuralları artık öğrenmemiz lazımdır. Bir an önce sonuçlandırmak yerine kör bir inatla engellemeye çalışılmasını anlamak mümkün değil.

RASTGELE KONUŞMAYALIM
Rastgele konuşmalardan, ortaklarımızla gerilim yaratacak tartışmalardan kaçınmanızı rica ediyorum. Çünkü bu hükümet bozulduğunda en fazla zararı görecek şey de AB ile ilişkilerimizdir.

BÖLÜCÜ GÖLGESİ KALKACAK
Kopenhag kriterlerine uyum ile ilgili ilk eta tamamlanınca, hükümetimiz ve ortağı partiler de rahatlayacaktır. O zaman da başka sıkıntıları çözmeye çalışacağız ama en önemlisi AB konusu bölücü meselesi gölgesinden kurtulmuş olacaktır. Sorun, çağdaş dünyanın gerekleriyle Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü nasıl koruyacağız? Bu zamana kadar zorla, baskıyla, kaba kuvvetle koruyabilirsiniz. Aradan zaman geçti. AB ülkeleri nasıl koruyorsa öyle koruyacağız.

3 ADIM İÇİN VAZGEÇEMEYİZ
Atacağımız adımların, bölücü örgütün talepleriyle paralel gösterilmesine, bulandırılmasına izin vermeyeceğiz. Bizim adımlarımız devleti güçlendirmek içindir. Bin adımdan üçünde böyle diye vazgeçmek yerine arkadaki 997 adamı beklememiz lazım.

AB'DEKİ TÜRKİYE
AB sadece şu bölgedeki vatandaşlarımıza rahatlık getirecek değildir. Mesela devletin aşırı irtica korkusu nedeniyle batıdaki kadar hak ve özgürlükleri kullanamayan tüm mütedeyyin vatandaşlarımızın bu haklarını sağlayacaktır. Türkiye'de artık meslek okulu statüsünde olan imam hatip liselerinin önünde polisler başörtüsü takıyor diye 13 yaşında kızları kovalamayacaktır.

ASKER KARŞI DEĞİL
Kimse askerlerin arkasına saklanmasın. Kurumsal olarak asker kesiminin AB'ye karşı olduğuna inanmıyorum.

HEDEFİMİZ MEŞRU
Uğradığımız tüm hakaretlere rağmen ülkemiz için, yolumuz doğru yoldur. Hedefimiz meşru, zaferimiz mukadderdir.

BU 4 ŞART OLMADAN AB'YE ÜYELİK HAYAL
* DEMOKRASİ

* İNSAN HAKLARI

* İŞKENCEYİ ÖNLEMEK

* DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ

ANAP lideri ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, MHP'li Sadi Somuncuoğlu'nun Türkiye-AB ilişkileri konusundaki önergesine verdiği cevapta, Türkiye'nin tam üyelik müzakerelerine başlayabilmesi için idam cezası da dahil olmak üzere siyasi kriterleri tamamlaması gerektiğini bildirdi. Yılmaz, şunları söyledi: "Demokrasi, insan hakları, işkence iddiaları, düşünce ve ifade özgürlüğü gibi alanlarda bazı eksikliklerimizin bulunduğu malumdur. Bu eksiklikler giderilmeden Türkiye'nin değil AB'ye tam üye olması, müzakerelere başlaması dahi fevkalade güçtür. Bunun dışında azınlıklar ile Kıbrıs ve Ege konularında bir süreklilik taşıyan ve devletimiz politikası haline gelen tutumumuzdan farklı bir yaklaşım sözkonusu değildir."



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
PARLAMENTO
DSP   129
MHP   127
ANAP   78
DYP   86
AKP   53
SP   48
TDP   3
BAĞIMSIZ   14
BOŞ   12
TOPLAM   550

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır