|
|
 |
Ýstenmeyen hakemler
Geçen sene, F.Bahçe dýþarda kazanmakta zorlanýyordu. Ama içerdeki bütün maçlarýný kazandý, rekor kýrdý. Bu sene de G.Saray, dýþarda kazanamýyor. Bu kez onlar içerde kazanmaya baþladý. Niye bu takýmlar, böyleler? Yani futbolcular dýþarda etki altýna çok fazla girip, içerde rahat mý ediyorlar? Hayýr. Bütün olay, düdüklerle ilgili. Bakýn þimdi; Erol Ersoy, Hagi olayýndan sonra G.Saray tarafýndan istenmiyor. Ali Uluyol, Beþiktaþ Kulübü'nün kara listesinde. Þimdi Erol Ersoy, diyelim ki bir Beþiktaþ veya F.Bahçe maçý yönetiyor. Hakemler, vitrin maçlara çýkmak isterler. Bu maçlarda haliyle 3 Büyükler'in maçlarý... Bir büyük takýmý kaybeden hakem, bir baþka büyük takýmý da kaybederse, bu sefer tek büyük takýma kalacak. Ve bu hakemde stres yaratacak. Haliyle de o takýmýn "kara listesine" girmemek için onlara sempatik davranacak.
Nasýl üstünüze çöktüler?
Geçen hafta, Mete Düren'in ilginç bir beyanatýný okudum. "Bundan sonra istemediðimiz hakemlerin listesini federasyona bildireceðiz" diyor. Öbür taraftan Fatih Altaylý bir beyanat veriyor. Peki federasyon, bu kulüp yöneticileri hakkýnda soruþturma açýyor mu? Yoksa büyük takýmlarýn yöneticilerinin böyle konuþmaya haklarý var mý? Açýklayýn bilelim. Kulüpler istemiyorlar, MHK da federasyon da bu hakemi veremiyor, niye? Sýrf, bu kapalý pazarlýklar ve olaylar yüzünden bir Antep, bir A.Gücü, Denizli, Adrana gibi takýmlar yýllarca zirve mücadelesi veremediler. Ve Türkiye 3 Büyükler'e mahkžm oldu. Ne zaman bunlar devreye girecek, o zaman "Futbolumuzu bir yere getirdik" diyebileceðiz.
Ne oldu sevgili hakemler, hani kulüpler sizin arkanýzdaydý, yanýnýzdaydý, önünüzdeydi. Biraz düzgün düdük çalmaya baþlayýnca, biraz 3 Büyükler'i gýdýklayýnca hepsi üstünüze çöküverdiler. O size dost görünenler, "Caným ciðerim" diyenler, þimdi saðdan-soldan size ateþ ediyorlar, kafanýzý kaldýramýyorsunuz.
Diðerleri takým deðil mi?
Hakem deyince aklýma geldi. Mesela Ali Aydýn'la Serdar Tatlý'yý dürüstlüklerinden dolayý beðendiðimi söylüyordum. Ama son zamanlarda bu iki hakemimiz, 3 Büyük takýmýn maçlarýný idare ettikleri zaman kendilerini iyi konsantre ediyorlar ve iyi maç yönetiyorlar. Ama diðer maçlarýný seyrediyorum, inanýlmaz hatalar yapýyorlar. 3 Büyükler'in galibiyeti 3 puan da, diðer takýmlarýn maçlarýnda 3 puan sistemi uygulanmýyor mu? Küçük takýmlar da oynayanlar, futbolcu deðil mi? Onlar gariban mý? Tabii, 3-4 tane büyük takým maçý yönetince havaya giriyorsunuz. Diðer maçlar ve futbolcular size artýk küçük gelmeye baþlýyor. Onun için de o inanýlmaz hatalar yapýyorsunuz. Diyebilirsiniz ki, "Çok maçyönettik, yýpranýyoruz." O zaman da komite size maç vermez.
Ama olayýn doðrusu bu deðil. Diðer maçlarý küçük görüyorsunuz. Ayný federasyon gibi, MHK gibi bakýyorsunuz.
Hayatýnla oynama Ýlhan
Bak Ýlhan, seninle tanýþalý zannederim 6 sene oldu. Münih'in bir kasabasýnda yemek yerken, seni yanýma getirdiler. O zaman bile çok hýrslý olduðunu konuþmalarýndan belli etmiþtin. "Beni Gençlerbirliði'nde oynatmadýlar. Mutlak oynamam gerekirdi, hakkýmdý. Ýlhan Cavcav'la Metin Türel deðerimi bilemediler" demiþtin. Ve sorum üzerine "Türkiye'de her takýmda oynarým. Fenerbahçe, Galatasaray, Beþiktaþ da bunlara dahil" diye devam etmiþtin. Artýk 27 yaþýndasýn. Yani olgun çaðlarýný yaþaman lazým. Tamam hýrslý bir futbolcusun. Biraz da baþarýyý geç yakalamanýn verdiði hýrsla bir an evvel en üste çýkmak istiyorsun. Bu da doðal. Zaman zaman takým arkadaþlarýna karþý olan agresifliðin de bundan ileri geliyor. "Madem gol krallýðýna gidiyorum penaltýlarý da ben atmalýyým" diyorsun. Olabilir.
Aðýr hasar alýrsýn
Ama dikkat et. Rakip futbolcularla oynaman, rakip seyirciyi kýþkýrtman hiç iyi þeyler deðil. Sen bir forvetsin. Zaman zaman rakip kaleye arkan dönük oynuyorsun. Dolayýsýyla rakip defans oyuncusuna da arkan dönük oluyor. Haliyle sen onlardan yapacaðýn hareketi salise farkýyla daha önce düþünüyorsun. Ama gol yapman için onu geçmen lazým. Senin iþin yapmak, onun iþi bozmak. Sen hiç dünyada, transfer rekoru kýrmýþ bir defans oyuncusu gördün mü? Kim gol atýyorsa malý o götürür. Eðer onlarý tahrik etmeye devam edersen, bir gün gözü dönen birisi, sana çok aðýr hasar verebilir. Yani sen bir yerde defans oyuncularýna mahkžmsun. Onun için de onlarla iyi geçinmeye mecbursun.
Bak Hakan Þükür'e. Hiçbir defans oyuncusuyla takýþtýðýný, tahrik ettiðini gördün mü? Sen Kuþadasý ve Samsun formalarý altýnda bu tarz agresif deðildin. Ama Beþiktaþ'a geldikten sonraki davranýþ biçimin doðru deðil. Yol yakýnken dön. Ýyi oyuncusun. Hýrslanman güzel bir þey. Bazý oyuncular rakibe hýrslanýr, hakeme hýrslanýr, seyirciye hýrslanýr ve performansýný artýrýr. Buna diyeceðim yok. Ama sakýn bir 90 dakikayý kazanmak için futbol hayatýnla oynama. Ben seni uyarayým, sen yine istersen ayný þeyleri yapmaya devam et. Þu anda Milli Takým içinde Hakan Þükür'ün tek alternatifi durumundasýn.
Bana böyle yaparlarsa...
Daha hâlâ serbest rekabete geçemedik. Devlette bunu bulmamýz zaten zor. Oradaki sistem, 'salla baþýný al maaþýný' sistemi. Risk sýfýr, testiyi götüren de, kýran da ayný parayý alýyor. Hatta daha akýllý olup hiçbir iþlem yapmazsan, risk almadýðýn için daha kaliteli ve aranan eleman olursun. Bir þeyler yapmaya kalkarsan, yarýn soruþturma açarlar, okkanýn altýna gidersin.
Özel sektör öyle deðil. Orada ne kadar ekmek o kadar köfte sistemi var. Ama onun da kendi arasýnda ayrýldýðý bazý kýsýmlar yok deðil.
Mesela size yaþadýðým bir olayý nakledeyim.
Ýstanbul'da býraktýðým, gelince kullandýðým bir araba var. Volkswagen marka... Arabayý aldýðým günden beri, ismini burada yazmayacaðým ama bu arabayý ithal eden firmaya herþeyini açýklayacaðým bir servise arabamý götürdüm. Bakýmýný ve tamirini hep orada yaptýrdým. Geçenlerde bir gece Harbiye'de yol inþaatý olan yerden geçerken, yolu ayýran taþlardan birini altýma aldým. Yine bu servise götürdüm. Tamirini yaptýlar, "Buyrun arabanýz" dediler. Aradan 1 ay geçti. Akü kapaklarýnýn 4 tanesini açýk býrakmýþlar, içine su koymamýþlar. Haliyle aküyü kaybettim, mefta oldu. Altýndaki plastik kartel muhafazasýný takmýþlar, vidalarýný sýkmamýþlar, 3 ay sonra o düþtü.
Arýza olan yerdeki rotildeki vidayý sýkmamýþlar, Allah'tan þehirlerarasý yola gitmedim. Yoksa takla atýp geberebilirdim. Bunlar yalnýz bazýlarý. Daha baþka þeyler de var. Yalnýzca aküyü söyledim, o servis kabul etmedi. Kendi cebimden aldým. Düþünün bir kere. Türkiye'de ne olursa olsun ayrýcalýklý bir vatandaþým. Zaman zaman bu iþin kaymaðýný yemiyorum dersem ayýp etmiþ olurum. Bunu bana yapan zihniyet, sade vatandaþýn anasýný nasýl aðlatýr düþünebiliyor musunuz! Hatta býrakýn annesini anneannesini bile aðlatýyorlar. Þahitlerim var. Eðer firma yetkilileri ararlarsa iþi sonuna kadar götürürüm ve keyif de alýrým. Bekleyip görelim. Hiç olmazsa baþkalarýný keriz yerine koymasýnlar.
|
|
|
|