Bir zafer daha
Senelerdir basketboldan adını sildiren Hollanda'yı yenmemiz çok doğaldı. Oyuna çok iyi hücum ederek başladık. Bunda Kerem ve Harun'un iyi hücumlarını öncelikle belirtmek istiyorum. Özellikle Kerem Tunçeri'nin topla içeri dalarak verdiği basketlik paslar skor gücümüzü arttırdı.
Yalnız bu iyi hücumun yanında ilk çeyrekte savunmamız çok kötüydü. Bireysel ve özellikle takım savunmamız 12 Dev Adam'a yakışmayacak şekildeydi. Bu periyotta 23 sayı atmamıza rağmen 22 sayı yememiz bunun bariz göstergesiydi. Milli Takımımız, 2.yarıda savunma kurgusunu oturtunca bir anda farkı açtı. Ama oyuncularımız bütün bu savunma düzeninin zamanını ayarlayamadıkları için fark lehimize ve aleyhimize inişli çıkışlı değişti. Oyunun son 5 dakikasında özellikle Mehmet Okur'un hücum ve savunmadaki mükemmel performansı arzuladığımız farkı getirdi.
Türkiye gibiydi sanki
Bu maçın kısaca özeti aslında şu olmalıydı. Birincisi iyi savunma. İkincisi de içeride oyanayan uzunlarımızı beslemekti. Bunu yaptığımız dönemlerde farkı açtık. Yapamadığımız dönemlerde de Hollandalılar'a kazanma arzusunu verdik.
Bu galibiyetin en önemli tarafı İbrahim Kutluay, Hidayet Türkoğlu ve Mirsad Türkcan'ın olmamasına rağmen farklı kazanmamızdı. İkincisi maç için Avrupa'nın çeşitli yerlerinden yurttaşlarımızın karşılaşmayı adeta Türkiye'de oynanır hale getirmeleriydi. Üçüncüsüyse bu galibiyet, önümüzdeki Litvanya maçı için büyük moral oldu.