 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
Magazin |
|
Kampüs
|
|
Astroloji |
|
|
|
Para Durumu |
|
Hava Durumu |
|
|
|
Bizim
City |
|
Sizinkiler
|
|
|
|
Sarı Sayfalar |
|
İstanbul |
|
|
| Cumartesi Eki |
|
Pazar Eki |
|
|
|
Künye
|
|
E-Posta |
|
Reklam |
|
Arşiv |
 |
  
Cem Boyner'in ekranda söyleyemedikleri!
Önemli mesajlar veriyor, son derece akıcı konuşuyor...
Vaktin nasıl geçtiğinin kimse farkında olmuyor ve haberin süresi doluyor.
Cem Boyner'le sohbeti durdurmak gerekiyor.
Ve hemen ardından Ana Haber bitiyor.
Haber sonrası Cem Boyner'le konuşuyoruz...
Diyor ki; "Vermek istediğim önemli bir mesaj vardı, onu veremedim."
Verilmeyen mesaj neydi?
Boyner, vergi artırmak yerine vergileri düşürmek gerektiğini vurgulayacaktı.
Çarkların böyle döneceğini anlatıyor.
Parayı devlet toplayıp sonra da çarcur edeceğine...
Vergiler düşsün, KDV düşsün, parayı vatandaş gerçek ihtiyacına göre harcasın ve böylece ekonomi canlansın!
Boyner, bu formülün altını çizdi.
Ve ekledi...
Özellikle reklamdaki KDV düşsün, reklam üzerinden alınan vergi düşsün.
Sanayici reklam verebilsin ki malı satılsın, çarklar dönmeye başlasın.
Dünyada bu uygulamanın örnekleri çok.
Başta Amerika... Ekonomisini böyle canlandırıyor.
Belli bir süre vergi kolaylığı sağla, ekonomi canlansın sonra vergi topla...
Yoksa zaten yapılmayan alışverişin ne vergisini toplayacaksın?
Bir anda herkes birbirine baktı ve herkesin aklına aynı şey geldi... Biz de Cem Boyner'e anlattık... Biz o gece Ana Haber Bülteni'ni 40 dakikada tutmak zorundaydık, bir dakika bile ilave etmemize imkân yoktu. Çünkü ATV'nin iki yeni dizisi başlayacaktı ve bu diziler bol reklam almıştı. Yani, bir anlamda... Cem Boyner reklamın önemini anlatacakken, reklamın önemi yüzünden süreye uyduk ve konuşmayı sürdüremedik. Bunu da en iyi anlayan Cem Boyner oldu... Ben bunu bir de sizlere anlatmak istedim ve peşine de Ankara'ya bir mesaj ekledim... Ankara bu mesaja kulak vermek zorunda... Vergi artırmak değil, vergi indirmek mesajına! Özellikle de reklamlarda... Sadece piyasa canlansın diye değil... Anayasal hak olan vatandaşın özgür haber alma güvencesi açısından da! Basın yayın organları reklamla yaşar. Dünyanın her yerinde. Reklamları kaldırırsanız... Bu müesseseler yaşayamaz, batar. Reklam, haber alma özgürlüğünün en büyük güvencesidir. Reklam olmazsa... Bir gün gelir... ATV olmaz, Kanal D olmaz, Show TV olmaz, NTV olmaz, CNN Türk olmaz, TGRT olmaz, Sabah olmaz, Hürriyet olmaz, Milliyet olmaz, Akşam olmaz... Kalırız bizim vergilerle yayın yapan TRT'ye! Belki Ankara çok sevinir... Birinci haber, Cumhurbaşkanı ne dedi. İkinci haber, Başbakan ne dedi. Üçünü haber Başbakan yardımcıları ne dedi. Dördüncü haber hangi bakan, nerede temel attı! Oysa vatandaşın tercihi TRT değil... Vatandaş Avrupalı gibi yaşamak istiyor. Vatandaş Avrupa'daki hakları istiyor. Bunun yolu da vatandaşı serbest bırakmak. İndirin şu KDV'leri... Vatandaşın kendi alışveriş öncelikleriyle yapacağı harcamalar... Her türlü vergi gelirinin getirisinden daha çok para kazandıracaktır. Serbest ekonomi, hür basın... Bunlar gerçek demokrasilerin üzerinde durduğu en sağlam kaideler... Ve gerçekten demokratik olan hiçbir ülkede kötü bir ekonomiye rastlamıyorsunuz. Ama kötü ekonomilerde beş kanaldan, hepsi devlet kontrolünde yayın yapan televizyonlara rastlamak mümkün... Onların hiçbirinde de.... "Çare ne" diye sorulduğunda... "Önce Başbakan istifa etsin" lafı duyulamıyor!
| ||
