
Ağır ol Ümit
Lucescu takımda rekabeti yakalamış. Bunu da iyi kullanıyor. Ümit Karan dün gece çalışıyor gözüktü. Ama etkisizdi. Lucescu onu oyundan alıyor, yedek kulübesine giren Ümit formayı çıkarıp üç sıra yanına fırlatıyor yere doğru. Eliyle yaptığı hareketlerin yanı sıra, kulübede de oturmayıp soyunma odasının yolunu tutuyor. Dört sıra önümde oturan kaptan Bülent kendisini ikaz etmesine rağmen, o bildiğini okuyup soyunma odasına gidiyor.
Seni çıtır çıtır yerler
5 dakika sonra Lucescu bu sefer Suat'ı oyundan alıyor. O gayet sakin gelip oyun alanını terkediyor ve yedek kulübesine oturuyor. Ümit herhalde kendini hâlâ Gençlerbirliği'nde sanıyor. Sevgili Ümit, burası İstanbul, sen de G.Saray takımındasın. Sahaya çıkıp çıkıp oynayacaksın çatır çatır, yoksa adamı yerler bu İstanbul'da çıtır çıtır. Ne olduğunu anlayamazsın. Zaten sahanın içinde de rakibe ve hakeme yaptığın el-kol hareketleri gösteriyor ki, biraz erken havalanmışsın. Önce oynayacaksın, sonra onları yapmaya hak kazanacaksın. İstanbul'un kuralı böyledir. O zaman zaten hakemler de sana karşı kımıldayamazlar. Aslında sana değil o formaya karşı!
Majdan degaj özürlüsü
Göztepe çok mücadele ediyor. Hem de tatlı-sert mücadele ediyorlar. Ama bir takım kazandığı topları bu kadar çok oranda rakibe verirse, mağlubiyet kaçınılmaz olur. Özellikle kaleci Majdan'ı anlamak imkansız. Eliyle 10 tane top attı, 8'i rakibe. Daha üçüncü topta Rıza ile Feyyaz kenardan çıldırdılar, "Degaj yap" diye bağırmaktan sesleri kısıldı. Ama o aynen devam etti. Üçüncü golü de böyle bir pozisyondan yediler.
Galatasaray takımında düzen yavaş yavaş oturmuş. Hagi'nin, Popescu'nun olmamaları tabii ki büyük eksiklik. Ama eski Sergen olmamasına rağmen, bu Sergen bile topu ayağına alınca iş yapıyor. Çünkü arkadaşları onu böyle kabul etmişler, arada eritiyorlar. Arif çok iyi işler yaptı. Serkan gene bildiğiniz gibi; her an gole oynuyor.
Galatasaray, dün gece zorlanmadan galip geldi. Göztepe de yaptığı fazlaca hatayla zaten Galatasaray'ı üzmedi.