kapat
21.09.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
OKAY GÖNENSİN(ogonensin@sabah.com.tr )

İlk sonuçlar

Savaşa "kötü" dönemde yakalanmanın ilk sonuçları ortaya çıktı. Ekonomik krizden çıkışın ilk aşamasında Türkiye'nin turizm gelirlerini ciddi biçimde artırması önemli bir dayanak olacaktı. Yabancı sermaye yatırımlarının Türkiye'ye çekilmesi de, ekonominin çarklarının tekrar dönmeye başlamasında temel itici güçlerden biri olacaktı.

Turizmle ilgili beklentileri de, yabancı sermayenin kısa dönemde Türkiye'ye yönelmesiyle ilgili beklentileri de "askı"ya almak zorunlu oldu.

Gecikmelerin gerçek anlamı kriz dönemlerinde ortaya çıkar. Bugün de turizmde iptaller başlamıştır ve yetkililer yarın öbürgün sorumluluğu sadece son krize bağlayan üzüntülü beyanatlara başlayacaklardır.

Kamikaze uçaklar ikiz kulelere vurmadan önce herşey çözülmüş olsaydı, Türkiye turizmde olması gereken noktada bulunsaydı, yetkililerin son savaş bahanelerinin bir anlamı olacaktı.

Turizmde en büyük başarı nutukları atıldığı sırada toplam turist sayısı 12 milyon oldu. 12 milyon turistin 2 milyonu İstanbul'a geldi. Bunun karşılığı ise, yaklaşık 10 milyar dolar gelirdir.

Biraz çevreye bakarsak
Büyük başarı olarak aktarılan bu rakamların gerçek anlamını görmek için biraz çevreye bakmak gerekiyor. Bakınca da şöyle rakamlar görüyoruz:

Fransa'ya gelen turist 75 milyon (24 milyonu Paris'e), sağlanan gelir 40 milyar dolar. ABD'ye gelen turist 56 milyon, sağlanan gelir 80 milyar dolar. İtalya'ya gelen turist 41 milyon (11 milyonu Roma'ya), sağladığı gelir 30 milyar dolar. İspanya'ya gelen turist 48 milyon (9 milyonu Madrid'e), sağladığı gelir 32 milyar dolar. Yunanistan, Avusturya, Çin, Rusya ve İsviçre'nin turizm gelirleri de Türkiye'nin çok üzerindedir.

Türkiye turizm politikasını, daha doğrusu "politikasızlığı"nı sürdürürken, asıl turizm gelirinin "deniz-güneş"te değil, şehirlerde ve "kültür turizmi" denilen alanda olduğunu görememiştir. Üstelik bu alanda bütün ülkelerden daha fazla "mal"ı olduğu halde...

Asıl politikasızlık ve ufuksuzluk gizlenirken bahanelerden biri de terör olmuştur. Tabii ki terörün etkisi büyüktür, ama bombalar Paris'te de patladı, Londra'da da patladı; İtalya ve İspanya terör belasıyla yıllarca uğraştı. Buna rağmen bu ülkelere turist girişinde hiçbir zaman büyük inişler olmadı. Bunun nedeni de kuşkusuz ülkenin bütününe bakıştır.

Gecikmelerin faturası
Geçen hafta açıklanan "Dünya Yatırım Raporu"nda Türkiye'nin gerçekten "içler acısı" durumu önümüzdeki dönemin güçlüklerinin bir başka göstergesidir.

Türkiye, 980 milyon dolarlık yabancı sermaye girişiyle dünya sıralamasının en altlarında yer almaktadır. Türkiye'nin önündeki, yani Türkiye'den daha fazla yabancı sermaye yatırımı yapılmış olan ülkelerden birkaçının adlarını verdiğimiz zaman, "gecikmeler"in, zaman kayıplarının Türkiye'ye gerçek faturası ortaya çıkmaktadır. İşte Türkiye'nin iki katına kadar yabancı sermaye yatırımı yapılmış birkaç ülke: Polonya, Malezya, Vietnam, Slovakya, Kazakistan, Mısır, Bulgaristan, Nijerya, Romanya.

Son on yılın "patinaj"ından geriye kalan gerçeklerin bugün için büyük anlam taşıyan iki sayfası, savaşa yakalandığımız andaki durumumuzu da bütün açıklığıyla gösteriyor.

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır