İç ve son
Gençlerbirliği, UEFA yolunda ağır yara aldı. Suçlu kim? Suçlu; ne isimleri "son" ile biten İsveçliler'di ne de Halmstad'ın tek golünü atıp G.Birliği'nin Avrupa hayallerini büyük ölçüde "iç" eden Selakoviç'ti. Sonu hazırlayan bizim Belçikalı'ydı ve onun için bu ne ilk ne de sondu.
Sezon başından beri savunmada alarm üzerine alarm veren G.Birliği dün yine darbeyi bu bölgeden yedi. Haftalardır yazılıyor, çiziliyor. "Savunmada problem var. O problem, takımın geneline yayılıyor" diye. Gördük ki G.Birliği'ne ne bir musibet ne bir nasihat işe yaramış. Hadi Meeuws'un Türkçesi yok okuyamıyor. Peki Tolga ve iki yanında bulunan Ömer ve Beyhan hiç mi eleştirilerden nem kapmıyorlar?
Hayaller 'iç' oldu
Dün futbol adına inanılmaz şeyler gördük. İsveçliler 8.dakikada golü bulduktan sonra 5'li savunmalarını 7'leyip forveti teke indirdiler ve ister inanın ister inanmayın bizim Belçikalı o tek forveti maç boyunca 3 çakılı savunmayla kontrol etti. Oysa G.Birliği'nin ileride çoğalmaya o kadar çok ihtiyacı vardı ki. 3-5 kez, o da biliyoruz ki teknik planların başında, futbolcuların iradeleriyle gelişti, G.Birliği, forvette çoğaldı. Bir de gol buldu.
Ama İsveçliler, yabancısı oldukları Üsküdar'a yakından tanıdıkları atlarla ulaşmışlardı.
Ankara'da hayallerimiz "iç" oldu. Şimdi yeni hayal için gözümüzü İsveç'e çevirdik. Ne demişler umut fakirin ekmeği, ye Meeuws ye.
Magazin
