kapat
14.09.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
ERDAL BİLALLAR(ebilallar@sabah.com.tr )

Tehlikeli tırmanış!

Amerika Birleşik Devletleri'ne yapılan saldırının faillerini arayan Batı dünyasının tavrına bakarsanız, Müslüman dünyası kendileri için potansiyel suçlu ve hatta tehlike... Görünen o ki; Batı'ya göre, yerkürenin Endonezya'dan Afrika'nın batısına kadar olan bölümünde yer alan Müslüman ülkelerin çoğu terör yuvası...

Bu görüşün giderek yaygınlaşmasında; Usame Bin Ladin'in Müslüman olmasının, yıllar önce iki Libyalı teröristin bir Amerikan yolcu uçağını düşürmelerinin ve son olarak bazı Araplar'ın binlerce Amerikalı'nın ölümü üzerine sokaklarda oynamalarının etkisi olduğunu biliyoruz...

Ancak, bütün Müslüman dünyasını "Potansiyel suçlu" gibi gören ve gösterenlerin, dünyayı çok daha tehlikeli bir noktaya götürmesinden herkes gibi endişe ediyoruz...

Internet sitelerine bakarsanız; endişemizde de haklıyız... Çünkü bazı Batılı ülkelerde Müslümanlar'a yönelik tehditler başgösterdi bile...

Chicago kentinde bir grubun Bridgeview semtindeki camiye doğru yürüyüşe geçmelerini polis güçlükle engelledi... Kanada'nın Oakville kasabasında Arap asıllı 5 öğrenciye saldırıldı.. Avustralya'nın kuzeydoğusunda bulunun Brisbane kentinde Müslüman öğrencileri taşıyan bir otobüse taşlı ve şişeli saldırı yapıldı...

Korkumuz; Batı'nın mantığıyla değil, hisleriyle davranması... Kimlikleri, milliyetleri, dinleri bile belli olmayan bir avuç terörist yüzünden bütün bir Müslüman dünyasını suçlaması...

FACİADAN ALINACAK DERS

Kalemine sağlık Yavuz Donat!
Yavuz Donat, "Facia dersleri" başlıklı dünkü yazısında hepimize Amerika'da yaşanan felâketten alacağımız dersleri gösterdi... Ama en büyük dersi;

"Bütün dünya Amerikan TV'lerini izliyor... Ölenin, yaralananın haddi hesabı yok... Ama TV'lerde tek bir kelle, kol, bacak, kan görüntüsü de yok..." cümlesiyle medyanın alması gerektiğini belirtti...

***
17 Ağustos felâketi sonrası görüntüleri hatırlayın; morale ihtiyacı olan toplum, aylarca ekranlara getirilen görüntülerle demoralize edilmişti... Binlerce tonluk beton yığınları altında can veren insan manzaraları, yakınlarını kaybedip kendinden geçenlerin feryatları habercilik adına beyinlere işlenmişti... Sanki bütün TV kanalları ruh sağlığı bozuk bir toplum yaratmak için el ele vermişti...

***
Açın CNN'i izleyin... Felâketin merkezinden yayın yapan bu TV kanalı uçakların kulelere çarpma anını iki gündür yayınlamıyor... Hatta enkaz görüntülerini bile ekrana çok nadir taşıyor...

Ya bizim kanallar; günlerdir bu görüntüleri haber bülteni süresince fonda kullanıyor... Çünkü gözyaşı, felâket tellallığı virüs gibi bizimkilerin kanında dolaşıyor...

20 KASIM 2000'DEKİ MANŞETTEN BUGÜNE

Sonun başlangıcı!
DGM Başsavcılığı'nın talimatıyla polis tarafından gözaltına alınıp sorgulanmaya başlanan Albayrak Kardeşler'i kamuoyu ilk kez SABAH-İSTANBUL'un 20 Kasım 2000 tarihli manşeti ile tanıdı:

"Albayrak gerçeği!"

SABAH-İSTANBUL haftalarca Albayraklar A.Ş.'nin inanılmaz yükselişini yazdı... 7 yıl önce birkaç minibüsle servisçilik yapan bir şirketin bugün nasıl trilyonlarla oynayan bir grup haline geldiğini sorguladı... Kanıtları sıraladı... Yetkilileri göreve çağırdı...

Bir servis şirketinin Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı metronun elektrifikasyon, KİPTAŞ'ın inşaat, Halk Ekmek'in dağıtım, İSKİ'nin sayaç okuma, ana arterlerdeki bilboard'ları kiralama, ilçe belediyelerinin çöp toplama işlerini nasıl aldığına yanıt aradı...

7 yıl içinde Albayraklar A.Ş.'ye Büyükşehir Belediyesi'nden kaç milyon dolarlık ihale verildiğini sordu...

Ama Tayyip Erdoğan da, Ali Müfit Gürtuna da sustu...

Albayrak Kardeşler ise kendilerini aklayacak açıklamalar yapmaktansa gözdağı vermek amacıyla "Bizi karalıyorlar" diyerek mahkemeye başvurdu...

SABAH-İSTANBUL'un bir yıl önce Albayrak Kardeşler'e sorduğu soruları bugün Mali Şube'de polis soruyor, 3 gün sonra DGM savcıları soracak...

Ve biliyoruz ki; dün susanlar bugün konuşacak...

Bakanlık yanında babalık da yapın!
Sayın Bakanım; TEK ders yüzünden sınıfta kalan 150 bin Lise 1'inci sınıf öğrencisinden 75 bini bir üst sınıfa devam etme hakkı kazandı... Böylece hem bu öğrencilerin birer yılları kurtuldu, hem de aileleri sevince boğuldu... Şimdi aynı sevinci yaşamak isteyen binlerce öğrenci daha var Sayın Bakanım; üniversite sınavını kazanarak hayal ettiği fakülteye yerleşmeye hak kazanmış ama liseden tek dersten kalmış... Yaşamının şansını elinden kaçıran bu öğrencilere bir kereye mahsus olmak üzere bir imkân tanıyabilir misiniz? Bu gençlere bir kez olsun Bakanlık değil, babalık yapmak ister misiniz?

ELİNİ VEREN KOLUNU ALAMIYOR!

CINE-5'zedeler!..
CINE-5'le ilgili şikâyet yağıyor... "Aboneliğimi iptal ettiğim halde kredi kartı hesabımdan para çekiliyor" diye yakınanından tutun da, "Dekoderi iade edeli 2.5 ay oldu hâlâ 116 milyon liramı ödemediler" diyene kadar...

Dekoder için ödediğiniz parayı nasıl geri alırsınız bilmiyorum... Ancak üyeliğini iptal ettiği halde kredi kartından hâlâ para çekilenlere benim yaptığımı yapmalarını öneriyorum; hemen bankaya başvurup kartınızı iptal ettirin, yenisini isteyin...

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır