kapat
14.09.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
SEDAT SERTOĞLU(ssertoglu@sabah.com.tr )

Neden?

Washington'la güç bela kurulan bağlantı sayesinde konuşuyoruz.. ABD'nin çok güçlü istihbarat örgütleri yanında, müttefik ülkelerin istihbarat örgütlerinin de, bu korkunç saldırıyı haber alamamalarının nedenlerini tartışıyoruz... Bu telekonferansta 5 kişiyiz. . 4'ü Amerikalı dostumuz..

Sonuçta ortaya şunlar çıkıyor:

Başta ABD olmak üzere müttefikleri, istihbarat çalışmalarında giderek büyük ölçüde, teknolojiyi kullanmaya başladılar.. Yani, örgütlerin içine sızmak yerine, uzaydaki uyduların dinleme sistemlerini tercih ediyorlar.. Yani teknoloji, insanın yerini almaya başladı.. Bunun sakıncaları görülüyor..

Ondan sonra, örgütler küçük hücreler halinde çalışıyorlar.. Kendi hücreleri dışında kimseyi tanımıyorlar.. Yapacakları eylemi, telefonda değil, yüzyüze gelerek konuşuyorlar.. Bu şekilde de, dinlenme olasılığını tamamen ortadan kaldırıyorlar..

Bu olayda onların ilgisini çok çeken bir nokta da, teröristlerin, bu uçakları kullanmayı bilmeleri.. Bunun eğitimini almış olmaları gerekiyor diye düşünüyorlar.. Böyle bir eğitim ancak bir devlet tarafından verilebilir diyorlar..

Onlara soruyorum:

"Eğer bu işin arkasındaki beyin Usame bin Laden ise, bu zırdeli adam aylardır konuşuyordu.. Amerika'yı Hiroşima'ya çevirmekten söz ediyordu.. Amerika'da terörizmin boyut ve şekil değiştireceği hakkında bilimsel araştırmalar yayınlandı.. Peki bunlar ciddiye alınmıyor muydu?"

Şu cevabı alıyorum:

"Alınıyordu tabii.. Ama Laden'e yardım eden ülkeler var. Uluslararası terörü destekleyen ülkeler bunlar.. Para yardımı yapıyorlar. Sahte pasaport veriyorlar. Adamları eğitiyorlar.. Haberalma örgütleri, yaşadığımız türde bir terör saldırısı değil, örneğin Sarin gazı türünde bir saldırı bekliyorlardı.."

Ardından şu kritik soruya cevap arıyoruz:

"Peki bu tür çılgınca eylemler nasıl durdurulabilir? Tekrarlanmaması için ne yapılabilir?"

Ortaya çıkan tablo şu:

"Amerika, bu işi yapanların kim olduklarını artık biliyor gibimize geliyor.. Öncelikle onlar ve onları saklayan ve destek veren ülkelere gereken ceza verilecek.. Ardından, batı dünyasının istihbarat örgütleri biraraya gelip plan yapacaklar. Bu planlar doğrultusunda da hükümetler, askeri, ekonomik ve diplomatik kararlar alarak bunları en ufak bir taviz vermeden, hiç kimseye ayrıcalık yapmadan uygulayacaklar.. Terörü destekleyen ülkelere karşı ortak bir cephe halinde hareket edecekler.. Böylece de, benim teröristim kötü, senin teröristin iyi devri kapanacak.. Terör nerede ve kime karşı olursa olsun, terör olarak nitelenip, buna göre tedbirler yürürlüğe konacak.."

Yaptığımız konuşmanın özeti bu..

23 Eylül günü, NATO ülkeleri, bu saldırıdan önce, "Terörü konuşmak, önlenmesini tartışmak" üzere Brüksel'de toplanma kararı almışlardı.. Bu tarihin bir başlangıç olmasını diliyoruz.. Ve Türkiye'nin de, aktif biçimde bu ülkelerin içinde yeralacağını bilmekten mutluyuz..

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır