* Nasılsınız görmeyeli?
Valla akşamdan kalmayım.
* Hayırdır, n'oldu? Siz yapmazdınız öyle şeyler...
Dün doğumgünümdü de. (Bu arada takvimler 21 Ağustos'u gösteriyor saygıdeğer Purpleseverler. Demek ki Ian Gillan abimiz 20 Ağustos doğumlu, Aslan burcu vs.)
* Ayıptır sorması, yaş kaçtı?
56.
* Ooo. Nice yıllara usta. N'aptınız? İyi geçmiş anlaşılan...
Teşekkür ederim. Bonn'da bir teknede kutladık. İyiydi. Çok içmişiz. (Burada muhteşem Açıkhava konserlerinin bilmemkaçıncı bisinde sahneye elinde Jack Daniel's'la -ve çıplak ayakları, mini şortuyla- alkış yağmurundan zoraki çıkan Sayın Gillan'ı hatırlamakta fayda var: "E, biz de tam sahne arkasında iki tek atıyorduk. Bir şarkı daha çalalım bari, n'apalım..." diye.)
* "Abandon" albümünün turnesine İstanbul'dan başladınız, İstanbul'da bitiriyorsunuz. Nedir bu, İstanbul aşkı mı? Yoksa görülecek yerler mi kaldı?
Tekrar İstanbul'a geliyoruz çünkü dünyanın en çılgın seyircisi orada yaşıyor! Çok da heyecanlıyız. Aslında bu bir tesadüf. Biz müzisyeniz. Turnenin nerede başlayıp nerede biteceğine biz karar vermiyoruz! Organizatörler ayarlıyor. Ama bizim için fark etmez; dünyanın her yeri başka bir yerdir çünkü.
* "Abandon"dan beri yeni çalışmanız var mı?
Var tabii. Şu turne bir bitsin, biraz ara verip yeni albüme başlayacağız. Gelecek yıl ABD'de kaydedeceğiz.
* Bunca yıldır Deep Purple'ın sağ kalmasını neye bağlıyorsunuz?
Bence bu çok normal bir şey. Biliyor musun, bu tür soruları sadece gazeteciler soruyor! Tabii ki hayattayız, hayatta olduğumuz sürece müzik yapmaya da devam edeceğiz. Şu anki seyirci kitlemiz neredeyse 69-70'lerdeki gibi! Şimdiye kadarki en kalabalık hayran kitlesine sahibiz.
* Genelde orta yaşlı mı oluyor bu hayran seyirciler?
Yoo. Sana geçen günkü Almanya konserimizde seyircilerin yaş ortalamasını söyleyeyim mi? 17!
* Siz genç müzisyenleri takip ediyor musunuz?
Hayır. Ben radyo bile dinlemem. Turnelerde genç grupları çalarken izleyebiliyoruz yalnızca. Canlı müzik dinlemeyi severim zaten. Canlı çalmaktır en zevklisi. Ama her tür müziği dinlerim. Bir ayırım yapmıyorum.
* Geçen sefer İstanbul'a geldiğinizde ilk önce 'Ritchie Blackmore da geliyor' söylentisiyle çalkalanmıştı ortalık. Sonra yeni gitaristiniz Steve Morse'la tanışmıştık... Ritchie bir daha Purple'da çalacak mı?
Hayır.
* Arkadaş mısınız?
Evet. Tabii ki. Deep Purple bir aile gibidir. En azından benim ailem olduğunu söyleyebilirim. Biz her zaman arkadaş kalacağız. Beraber müzik yapmasak da.
* Siz solo albüm de çıkardınız. Hatta İstanbul'a ilk gelişiniz 'solo' olmuştu... Hangisi daha iyi?
Solo çalışmak güzel. Değişik bir tat. Ama dediğim gibi; Purple benim ailem artık.
* Eh, ailecek müzik yapmak dışında neler yapıyorsunuz?
Yüzüyoruz. Ben İngiltere'nin güneybatısında, Dorset'te oturuyorum. Orası güzel bir balıkçı köyü. Yürüyüşler yapıp denize girmekle geçiyor hayat.
* İyiymiş. İstanbul'u gezebilmiş miydiniz? Bu sefer neler yapacaksınız?
Orayı dağıtacağız! (Gülüyor...) Hayır, geçen defa zaman dardı, yeterince gezememiştik. Bu sefer kararlıyız.
* !O zaman görüşürüz. Ailecek...
Tabii. (Yine gülüyor...)
İkinci Deep Purple çıkarması 8 Eylül Cumartesi akşamı 20:30'da Bakırköy Fildamı Arena'da. Kapılar 17:30'da açılıyor. Fildamı esasen beşinci yüzyılda inşa edilmiş bir Bizans eseriymiş. Tarihte su sarnıcı olarak kullanılmış. Veli Efendi Hipodromunun tam karşısında. Konser akşamı yiyecek ve içecek standları da kurulacak.
Biletler 45 milyon lira. Beyoğlu Hayal Kahvesi, Galatasaray Köstebek Müzik, Beşiktaş Pena Müzik, Kadıköy Pentagram Müzik ve Bakırköy Yunus Emre Kültür Merkezi'nden, Ankara'da ise Tunalı Hilmi Shades'den satın alınabiliyor. Kredi kartlarıyla on-line olarak https://www.estore.com'dan temin edilebiliyor. Ya da 0212 258 95 15 numaralı telefonu aramanız gerekiyor. Bir de müjde: Öğrenciler ve 25 yaşın altındaki seyircilere sınırlı sayıda indirimli bilet var. Bir bilet fiyatına iki kişi!
Detaylı bilgi için: Major Müzik Organizasyon Tel: 0212 236 75 60. https://www.majormusic.com.tr
Ayşe Deniz POYRAZ adp@sabah.com.tr