Türk parasına itibar kazandırmak için yürürlüğe konulan, "Vatandaş lira kullan" kampanyasını daha etkin, daha güçlü kılmak için Diyanet
İşleri Başkanlığı da devreye girdi (daha doğrusu devreye sokuldu.) Dün camilerde konuşmalar yapıldı, müminlere, "Doları bırak, liraya dön"
denildi.
Ancak bu atağın tuttuğu ya da tutacağı söylenemez. Ekonomik mekanizmanın nasıl işlediğinin her geçen gün (tabii ki krizin de etkisiyle)
daha çok farkına varan geleneksel ve kentli Müslümanlar, bu çağrıya burun kıvırdılar.
Hayır, bu burun kıvırmanın nedeni, liranın itibar kazanmasına karşı olmaları değil. Tam tersine; asıl, ağırlıklı olarak ticaretle uğraşan bu
kesim istiyor liranın değerlenmesini, doların gerilemesini. Peki ama neden bu kampanyaya ilgi göstermiyorlar?
Bunun birçok nedeni var elbette. Bir kere bu kesim, inancı gereği faizi haram görüyor. O nedenle de, parasının değerini korumak için, ne
yapsın, gidiyor dolar alıyor, mark alıyor. Faiz kazancı yerine, kur kazancını tercih ediyor. Şimdi bu insanlara "Paranı liraya yatır" demek, "Sen birikimlerin karşılığında faiz geliri al" demek oluyor ki... Bunun adı Müslüman mahallesinde salyangoz satmaktır!
Ancak bundan çok daha önemli nedenler var. Cuma günü lira hutbesini dinledikten sonra kameralara konuşan cemaat, derdini o kadar
güzel anlattı ki...
Biri, "Liraya dön diyorlar ama yurt dışına çıkarken dolar alıyorlar, bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" dedi.
Bir başkası, "Hacca giderken hesaplar dolarla yapılıyor, bizden döviz isteyen Diyanet, ondan sonra liraya davet ediyor" dedi.
Bir diğeri, "Bize bu konuşmayı yapan kişinin dükkanı var, dolarla kiralıyor, önce o liraya dönsün" dedi.
Uzatmayalım: Müslüman kitle liraya dönüş kampanyasına inanmıyor. Samimi bulmuyor. Yöneticilere güvenmiyor.
"Bize ne zaman böyle bir çağrıda bulunsalar, ardından dolar artıyor, lira düşüyor" diyen bir mümin, bence bu kitlenin gerçek beklentisini
ortaya koydu.
Ve biliyorsunuz, bu piyasa işlerinde; beklentiler alınıp, gerçekler satılır!
Bu tip çocuksu kampanyaların, değil liraya itibar kazandırmak, tam tersi sonuçlara yol açacağından korkarım!
(emreakoz@sabah.com.tr)