Alış verişi yapıp kasaya parayı ödedim. Marketin sahibi parayı çekmeceye attı ve "Teşekkürler şeker abiciğim" dedi.
Oralı olmadan fişi bekledim.
Ama can sıkıcı direnişi o kazandı ve ben KDV fişi için üsteleme görevimi yapamadığım için kötü bir gece geçirdim.
Ödediğim paranın 10 milyonu, marketin devlet hesabına tahsil ettiği vergi idi. Ama sahibi, gözümün içine baka baka o parayı cebine indirmiş, bu soyguna seyirci kalmanın manevi eziyetini de sırtıma yüklemişti.
Artık iyi bir vatandaş olacağım ve o fişi almak için ne lâzımsa yapacağım.
Krizden sonra kaçağın arttığı görülüyor.
Devletin 2001 yılı için toplamayı öngördüğü vergi 37 katrilyon lira.. Bunun tahminen 12 katrilyon lirası KDV'den gelecek.
Kayıtdışı ekonominin büyüklüğü yüzde 50 tahmin edildiğine göre 6 katrilyon liralık KDV kaçağı olacak demektir.
Devletin zararı bununla kalsa yine iyi.
Vergi uzmanları, fatura ve fiş vermeyen işyerlerinin gelir ve kurumlar vergisi matrahlarını da düşürdüklerini, toplam vergi kaybının bu yüzden 13-15 katrilyon lirayı bulduğunu söylüyorlar.
Yani Türkiye'nin bu yıl IMF'den faizi ile alacağı borç kadar büyük bir para, her yıl KDV kaçağı ile kaybediliyor.
Krizi bu gaflet yarattı ise bu kafa ile krizden çıkmak da mümkün olmaz.
Vatandaşın bilinçlenmesi önemli ama köklü çözüm, beraberinde denetimin arttırılması.
Memur kadroları bakımından dünyanın en hantal devleti Türkiye'de.. Bütün KİT'ler ve devlet daireleri memur kaynıyor.
Oysa 10.700 vergi denetim kadrosunun dörtte üçü hâlâ boş duruyor. Her vergi denetim memuru, aldığı maaşın 300-400 katını kazandırıyor devlete.
Ve Türkiye'deki mükelleflerin sadece yüzde biri incelenebiliyor.
Hükümet sıkıştıkça zam yapıp vergi salacak yerde, halkın ödediği verginin çalınmasını önlesin!
Rakibini kendin yarat ve piyasa hisseni arttır.. "Siyasal İslâm"ın Tayyip Erdoğan liderliğindeki ikinci partisi böyle bir amaçla mı kuruluyor?
Bu şüphe yabana atılmamalı.
Aynı parti içinde yapamayan "Yenilikçi"ler, merkez sağdaki seçmenin öfkesinden yararlanarak beklediği oyu alır da iktidar için bir ortağa ihtiyaç duyarlarsa Erbakancılara "Siz eskicisiniz, sizinle olamayız" diyecekler mi?
Büyük ihtimalle demeyecekler..
Bu niyeti sezdiği ve oy tabanındaki tereddüdü de gördüğü için olmalı, dün DYP lideri Çiller bağırmaya başladı:
"Ne işi var Erdoğan'ın merkez sağda?
Merkez sağda marjinallerin ne işi var?
Bunların neresi yenilikçi?
Bunlar hamaset avcısı, maceracı.."
Evet, Türkiye bir macera yaşayacak..
Ama bu maceranın kötü bir macera olmasını Çiller önleyemez.
Ekonomik programı başarı ile yürütür ve fedakârlığın işe yaradığını gösteren günlere kadar seçim baskısını göğüslerse iş başındaki hükümet önleyebilir.
Tayyip Erdoğan, IMF'den daha fazla başarıya mahkum ediyor hükümeti!
Magazin
