kapat
25.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi


Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
SEDAT SERTOĞLU(ssertoglu@sabah.com.tr )

Tavsiyeler...

İran'da, 16 yaş ve üstü 40 milyon seçmenin yüzde 75'inin, neden siyasi değişim istediklerini anlatmaya çalıştığımız dünkü yazımıza çok sayıda yanıt geldi..

Bugün, bu konuyu biraz daha açalım..

İran'da, Humeyni'nin kurduğu siyasi İslam'ın sert biçimde uygulandığı rejime karşı, çok ciddi bir direniş başladı.. Seçmenler artık, "Din üzerine inşa edilmiş olan siyasi sistemde reform sözü veren ve bunu yapmaya çalışan kişilere" oy veriyor.. Seçimlerde "dini simgelerin" yerini "reform simgeleri" alıyor.. Bütün baskılara rağmen, çanak antenlerden halk vazgeçmiyor.. Humeyni sisteminin söylemleri ile seçmen karşısına çıkan adaylara, oy vermiyor İran halkı artık..

Peki ne istiyor İran halkı?

Özetle;

Demokrasi istiyor,

Kadın-erkek eşitliği istiyor,

Uluslararası camiaya katılmak istiyor,

Seçtiği yaşam biçimine kimsenin müdahale etmesini istemiyor..

Bütün bu nedenlerle, İran halkındaki değişimi, "Siyasi İslam'da gerilemenin en önemli göstergesi" diye düşünüyoruz.. İran halkı Humeyni sisteminden mutlu olsaydı, oylarını reform vaadedenlere, daha fazla demokrasi sözü edenlere, özel yaşama müdahale edilmesine son verileceğinden bahsedenlere, eşitlik diyenlere vermezdi..

Şimdi gelelim Türkiye'ye..
Fazilet Partisi artık yok. Yerine en az iki parti kurulacak.. Görünüş öyle.. Fazilet, Erbakan yönetiminde, bu ülkede çeşitli isimler altında sürekli "dini motifleri" kullanarak siyaseti din üzerine inşa etti.. Son seçimde geldiği yer yüzde 15 oy.. Yani 5 milyonun altı.. Bunun içinde de, mevcut merkez sağ partilerin icraatlarından, tamamen ekonomik nedenlerle memnun olmayan, merkez sağ seçmen var..

Eğer, Fazilet'in ikiye bölünmesi sonucu oluşacak yeni iki parti, geleceklerini açık veya gizli Erbakan politikası üzerine inşa ederlerse, gidecekleri noktada, ikisinin toplam oy oranları, yüzde 10'ları ancak bulabilecektir..

Oysa Türkiye'de, yönetimden memnun olmayan, ama ülkenin siyasi İslam'ın prensipleri ile yönetilmesini asla istemeyen, milyonlarca seçmen var. Bu kesimleri hedef alan siyaset onları merkezde önemli oy potansiyellerine taşıyabilir. Tabii bunun en önemli göstergesi, siyaseten alacakları tavır olacaktır.. Bu ülkenin ezici çoğunluğu için, dini motiflerden çok, ekonomik, siyasi ve reform motiflerinin çok daha önemli olduklarını anladıkları an, mesafe almaya başlayacaklardır..

Hafta sonları Yeşilyurt-Yeşilköy sahil yolu, sevgilileri ile sarmaş dolaş dolaşan, türbanlı kızlarla dolu.. Hiçbir şeyi umursamadan deniz kenarında kendi yaşamlarını sürdürüyorlar..

Onun için de bu tavsiyeleri özellikle Yenilikçi denilen bölüme olduğu kadar, eski partilerinde kalacak olanlara da yapıyoruz..

Erbakan yönetimindeki Fazilet, sürekli geçmişte yaşamıştır.. Geleceğe yönelik, saçma sapan bazı girişimler, örneğin 6 bin tank yapmak gibi, sonra kanlı mı kansız mı olacak, kadayıfın altını kızartmak, kan akacak fıstık gibi olacak şeklinde söylemlerle geçirdiler yılları.. Türbanı siyasi simge olarak kullandılar.. Meclis'te türbanlı ABD vatandaşı bir hanımı yemin ettirmeye kalkıştılar.. Camilerde politika yaptılar.. Ve işte 30 yıllık süreç içinde geldikleri nokta ortada..

Demek ki, bu yolun değişmesi lazım.. Demokrasiyi, sadece kendi işlerine geldiği zaman ve sadece türban konusunda değil, her zaman savunmaları lazım.. DEP olayındaki tutumları kulaklarına küpe olsun..

İran halkındaki müthiş değişim isteğinin nedenlerini oturup konuşsunlar.. Doğru yolu ancak böyle bulacaklar..

www.sigortam.net


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır