Lezzetli soslarla pişirilmiş tepeleme midye dolu kocaman tencereleri ve sakinlerinin çizgi roman tutkusu bir yana bırakılırsa, özgün bir şehir olduğunu söylemek zordur Brüksel'in...
(Hadi Uluengin'in orada yaşadığı gerçeğini ayrı tutalım!)
Bu nedenle Brüksel'in kalbinin biraz kırık olduğunu düşünen Avrupa'nın, hem onu pohpohlamak hem de öteki güçlü metropolleri birbirine düşürmemek için bu şehri kendine başkent yaptığını düşünürüm hep...
Geçen yaz Brüksel'de Avrupa Futbol Şampiyonası'nın müthiş kalabalığı arasında, "konuyla ilgisiz" turist kafileleri de gördüm.
"Kraliyet Pasajı"nın arcade'si içindeki o harika caf¥'de oturup hep "has" turistleri gözlemledim.
Futbol için gelenler heyecanlıydılar ve programlıydılar. Hedefleri vardı. Kafalarını kaldırıp çevreye baktıkları anlar nadirdi; hep koyu bir muhabbetin içindeydiler.
Ama turistler öyle mi ya!
Onlar Brüksel'den neyi "kopartıp" ülkelerine götüreceklerinin hesabını yapıyor; her şeye "utanmasız" bir iştahla bakmaktan önlerini görmüyorlardı.
Kendi ülkelerinde yeseler, belki iki dakika sonra lavaboya koşacakları yemekleri atıştırıyorlar; sanki her lokmanın lezzet fotoğrafını çekip belleklerine yerleştirmeye çalışıyorlardı...
(Turistlik gezip görmeye değil, dönüşte anlatmaya dayanır. Lezzet uzun süre dayanmaz bellekte, ama başkalarına anlatırsanız bir "marka"ya dönüşür! Eski çağların gezginiyle postmodern turist arasında böyle derin ve "acıklı" bir fark vardır)
İki grup arasındaki fark açıklayıcı ve düşündürücüydü.
Futbol taraftarları merak etmiyordu Brüksel'i, kendi takvimini yaşıyordu! Maç saatine kadar parklarda uyuyup kalanların sayısı muazzamdı.
Turistlerin ise böyle bir seçimi olamazdı: Çünkü Brüksel'i hallaç pamuğu gibi atma özgürlüğünü paralarıyla satın almışlardı ve kolayca uykuya teslim edemezlerdi!
Yine de moralleri bozuktu: Nereden çıkmıştı şimdi bu futbol şamatası ve kalabalığı?
Nasıl böyle yanlış bir zamanlama yapmışlardı?
Neden Brüksel onların karşısında bir yosma gibi kendini çırılçıplak açmamıştı da, üzerine forma geçirmiş küçük çocuklar gibi sokaklarda koşuşturuyordu?..