kapat
12.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )

Direnmeyin artık, yeter!

Telekom gibi kuruluşların yönetimlerini özerk hale getirmenin amacı, buraları siyasetin elinden kurtarmaktır.

Tedbir, devleti ağır zararlardan koruduğu gibi bu kuruluşları kârlı ve rekabet kabiliyeti yüksek piyasa oyuncuları haline getirecektir.

Düne kadar böyle bir değişim hayal bile edilemezdi. Çünkü bütün partiler, KİT'leri çiftlikleri gibi kullanmak amacıyla iktidara gelmek isterler.

İktidarlar kullanır, muhalefet partileri "sıra bize gelecek" hayalini kurarlar.

IMF'ye verilen taahhütler gereği çıkarılan yasalar, görüntüde bu ilkel düzeni değiştiriyor. Ama gerçekte değişim sancılı oluyor ve deliniyor.

Çünkü partiler, bu kurullara kendi adamlarını koymak suretiyle eski düzeni "vekâlet" yoluyla sürdürmeye çalışıyor.

Dün Telekom genel kurulu toplandı.

Ama yeni yönetim kurulu seçilemedi.

Yeni yasayla yetki Hazine'ye geçtiği halde "koalisyonun uyumu" adına Kemal Derviş ile Ulaştırma Bakanı Öksüz'ün isimler üzerinde uzlaşmaları gerekecek.

Henüz uzlaşma sağlanmadı.

Değişimi temsil eden taraf olan Derviş, sektörü bilen profesyonelleri getirmek istiyor. Peki Öksüz?.

O şimdi, partilerin arka bahçesinde, iyi maaş ve yüklü komisyonlar getirecek bir post bekleyen siyaset esnafının umududur.

Dileriz Derviş'in dediği olur.

Çünkü aksi "hile" olacaktır.

Hileyi IMF yutsa bile kazığını yine millet yiyecektir. Millet de bunun acısını ilk seçimde çıkaracaktır.

Eski düzeni ayakta tutma maliyetinin taşınamaz hale geldiğini liderler görmeli artık!

Töre mi? Töreniz batsın!
Ağrılı üç kardeş, evden kaçan kız kardeşlerini İstanbul'da yakalayıp öldürdükleri için ömür boyu hapse mahkum oldular.

Ama mahkeme, kız kardeşin "kötü yola" düşmesini "ağır tahrik" sayarak cezaları 12,5 ve 8,5 yıla indirdi. Cezası 4,5 yıla inen üçüncü kardeş de serbest bırakıldı.

Olay, aile boyu vahşetin "töre" adına korunması değil midir? Bu hukuk anlayışı ile bizi AB'ye alırlar mı?

Olacak şey değildir ve bunun ayıbı mahkemenin değil, çağdaşlık iddiasına sahip bu ülkenin meclisine aittir.

Trafik cinayetleri işlemiş suçluların, neredeyse cezasız kalmaları da Türkiye'de "töre" halini aldı.

Ocaklar söndüren ağır suçların bu yüzden bir türlü önü alınamıyor.

Trafik suçlarını ve töre cinayetlerini caydırıcı hükümler içeren yeni Ceza Yasası hazır ama aylardır rafta bekliyor. Çünkü adam sendecilik de siyasetin töresi oldu!

Acaba bu batasıca "töre"nin teröründen kurtulmak için de IMF'den mi yardım istemek gerekecek?

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır