kapat
21.05.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

ciceknet

Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Garildi
 

Perde kalkacak yayın dünyası şeffaflaşacak


Televizyon Yayıncıları Derneği, RTÜK yasası değişikliği ile medya sermayesinin karanlıktan aydınlığa çıkacağını açıkladı
Televizyon Yayıncıları Derneği (TVYD), Radyo ve Televizyon Yasa Tasarısı'nın yayıncılıkta tekelciliği önleyip, şeffaflık getireceğini, Türkiye'deki televizyon yayıncılığına olumlu etkileri olacağını bildirdi.

TVYD tarafından dün yapılan açıklamada, Meclis Anayasa Komisyonu'nda kabul edilip Genel Kurul'a sevk edilen ve RTÜK yasasında değişiklik öngören yasa tasarısının görsel medyada hem ekranın, hem de yayın kuruluşlarının sermayesinin "karanlıktan aydınlığa çıkartılması için önemli bir fırsat olduğu" vurgulanarak, mevcut yasanın 7 yıllık uygulamanın da gösterdiği gibi televizyon yayıncılığında "şeffaflık sorunu" yarattığı belirtildi.

REJİM ALEYHTARI YAYINLAR
Yasanın, "sermaye paylarını ve girişim özgürlüğünü sınırlayan maddeleri nedeniyle bazı kişilerin paravan şirket ve kişiler arkasına saklanarak yayın kuruluşlarını yönettiği" kaydedilen açıklamada, "Bu arada bazıları ülke güvenliğini, bütünlüğünü ve demokratik, laik cumhuriyeti tehdit edebilecek rejim aleyhtarı yayın yapma olanağına kavuşmuşlar ve bu olanağı sonuna kadar kullanmışlardır" denildi. Açıklamada şu görüşler ifade edildi:

GİRİŞİM ÖZGÜRLÜĞÜ: Mevcut yasanın getirdiği yüzde 20'lik pay sınırlaması girişim özgürlüğünü de sınırladığı için, Edirne'den Kars'a, Sinop'tan Anamur'a kadar yayın yapan hemen bütün televizyon ve radyoların sahipleri, yasaya karşı hile yoluna saparak hukuk dışı bir duruma düşmüştür. Bu duruma düşenler arasında devletin yayın organları bile yer almış, bir dönem Anadolu Ajansı'nın radyosunun sahipliğini bile her iktidar değişikliğinde değişen beş ayrı paravan kişi üstlenmiştir.

PARAVAN YAYINCILAR: Milletçe temiz ve şeffaf bir yönetim istediğimiz bir dönemde yapılacak bu yasal değişiklik, yayın kuruluşlarını şaibeli durumdan kurtaracak ve yayın dünyasını şeffaflaştıracaktır. Bu tasarı yasalaştığı takdirde televizyon sahipliğini gizleyen perde ortadan kalkacak, televizyonların paravan kişiler aracılığıyla yayıncılık dışı amaçlarla kullanılabilmesinin önüne geçilecektir. Mevcut yasadan ötürü televizyonların sahibi olarak gerçek kişiler yerine paravan kişilerin bulunması hukuki açıdan da sorunlar yaratmaktadır. Hukuki takiplerde yayınların gerçek sahibine ulaşılamamakta, onun yerine kağıt üzerinde sahip görünen asıl sahibin odacısı, şoförü gibi kişiler veya bir tarikat ya da partinin militanları muhatap alınmaktadır. Böylece asıl sahip veya sahipler, cezai sorumluluktan veya takibattan kurtulmaktadırlar.

ŞEFFAF YAYINCILIK: Demokrasinin temel güvencelerinden birisi şeffaflıktır. Mevcut RTÜK Yasası, şeffaflığı engelleyen yapısıyla demokrasiye de zarar vermektedir. Yeni tasarı, sermayeyi şeffaflaştırarak televizyon yayıncılığı gibi çok etkili bir sektörde kimin neyi niye savunduğunun ortaya çıkarılmasının ortamını yaratmaktadır. Üstelik bu yasa ile çağdışı gerekçelerle ekran karartma cezaları kaldırılırken, yayın iznini iptal gerekçelerinin arasına Cumhuriyet'in temel esaslarını tehdit eden yayın yapmanın yanına televizyon ve radyo yayınlarını kendi çıkarına kullanma da eklenmektedir.

TEKELLEŞME KALKACAK: Üstelik bu yasa ile getirilen düzenleme tekelleşmeyi kolaylaştırmak bir yana tam tersine getirdiği şeffaflıkla tekelleşmeyi engellemektedir. Bu değişiklikle getirilen izlenme payı sınırlaması ile bir kişinin sahip olduğu bir ya da birden çok televizyonun izleme oranı yüzde 25 ile sınırlanmaktadır. Televizyon yayıncılığı alanında dünyadaki uygulama da bu yöndedir. AB'de sermaye payı sınırlandırmaları kaldırılırken izleme payı uygulamasına geçilmiştir. Örneğin Fransa'da üst sınır yüzde 35 olarak belirlenirken, Türkiye'de bu oran çok daha düşük tutulmuştur. ABD'de ise böyle bir sınırlama yoktur. Bu uygulama, bir yandan tekelleşmeyi önlemekte, diğer yandan çoğulculuğu güvence altına almaktadır.

SİYASİLEŞEN RTÜK: Yeni yasa üstelik, sadece siyasi partilerin gösterdiği adaylar arasından seçildiği için doğal olarak giderek siyasileşen RTÜK'ün yapısını da önemli ölçüde düzeltmekte, TBMM'de temsil edilen partilerin önereceği adaylar arasından seçilecek üye sayısını 9'dan 5'e düşürürken, öğretim üyeleri ve basın mensuplarının da RTÜK'e üye olmasını ve kararların sorunları bilen kişilerin görüşleri ile alınmasını mümkün kılmaktadır.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır