kapat
17.05.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

ciceknet

Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
A. SAVAŞ AKAT(aakat@sabah.com.tr )

Yeni dönem başladı

Olacak, oluyor derken nihayet oldu. Bakan Derviş ve ekibi tarafından hazırlanan "Niyet Mektubu" IMF İcra Kurulu tarafından onaylandı. Metin IMF ve Hazine'nin web sayfalarına (http://www.imf.org ve http://www.treasury.gov.tr) kondu. Böylece Türkiye'nin kriz sonrasında oluşturduğu yeni istikrar ve enflasyonla mücadele programı resmen devreye girdi.

Esas metni görmeden önce Bakan Derviş'in ve Merkez Bankası Başkanı Serdengeçti'nin açıklamalarını dinlemiştik. Zaten manzara ortaya çıkmıştı. IMF ve Dünya Bankasından bu yıl için 14.3 milyar dolar taze para geleceği ise zaten biliniyordu.

Önümüzdeki günlerde programın ayrıntılarını tartışmaya çok vaktimiz olacak. Bir bölümü dünkü ve bugünkü gazetelerde yer alıyor. Yavaş yavaş biz de tefsirlerimizi açıklayacağız.

Program, Türkiye ekonomisi için önemli bir dönüm noktasına tekabül etmektedir. Tekrarlana tekrarlana biraz anlamını yitirmiş de olsa, ekonomide artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını söylemeliyiz.

İçerik zenginliği usluba da yansımış. Medyaya dağıtılan kitapçığın başlığına dikkatinizi çekmek istiyorum. "İstikrar Programı" yada "Enflasyonla Mücadele Programı" değil. "Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı".

Bakan Derviş ilk günlerinden itibaren yapısal dönüşümün önemini vurguluyordu. Programın esas hedefinin Türkiye ekonomisini son on yıldır bir krizden öbürüne götüren yapısal sorunların giderilmesi olduğu hemen anlaşılıyor.

Değişenler
Yeni dönemin en belirgin özellikleri nelerdir? Birkaç ana hususu belirtmek istiyorum.

Birincisi yapısal unsurlardır. Büyük ölçüde yasal değişimde somutlaşıyor. Yasaların çoğu zaten Meclis'ten geçti. Telekom ve bankacılık yasaları Cumhurbaşkanı Sezer'in önünde. Cumhurbaşkanının yasaları imzalayacağını sanıyoruz.

Geri planda çok önemli zihniyet sorunları vardır. Türkiye'de ekonomi ile siyaset arasındaki karmaşık ilişkinin istikrarı zedelediği ve büyümeyi yavaşlattığı biliniyordu. Hem siyasi kadrolar hem de toplum açık piyasa ekonomisinin kurallarına uygun davranış biçimlerini öğrenmek zorunda kalacaktır.

İkincisi maliye politikası ve bütçe disiplinidir. Hükümetlerin bütçe dışında popülist harcama yapma arzuları Türkiye'ye çok pahalıya maloldu. Şimdi iki açıdan köşeye sıkıştılar.

Bir yandan görev zararları yaratarak bütçe dışı harcama olanakları ellerinden alınıyor. Öte yandan bütçenin faiz öncesinde sağlayacağı fazla miktarı arttırılıyor. Anlamı çok açık. Ankara hem daha az harcayacak. Hem de daha fazla vergi toplayacak.

Üçüncüsü para politikasıdır. Son on yılı döviz kurunda istikrar sağlama çabası sonucu son derece yüksek TL reel faizleri ile geçirdik. Yüksek faizler kamu borcunu sürdürülemez düzeylere tırmandırdı. Üstelik sonunda döviz kurunu da koruyamadık. Şubat krizi çıktı.

Bundan sonra öncelik sıralaması tersyüz ediliyor. TL faizleri düştükçe düşecek. Reel faizler diğer ülkelere yaklaşacak. Çalkantılar ve belirsizlik ise olduğu gibi döviz kuruna yansıyacak. Bankacılık ve finans sektörleri eski cazibelerini kaybedecek. İhracatın ve üretimin tekrar yıldızı parlayacaktır.

Siyaset riski
Yeni dönemin riskleri nerededir? Ekonomi mantığı içinde risk bulmakta zorlanıyoruz. Programın iç tutarlılığı vardır. Üstelik, başarısı için gerekli dış destek de temin edilmiştir.

Geriye ne kalıyor? Siyaset kalıyor. Türkiye ekonomisi hala çok kırılgandır. İç ve dış piyasalarda programın arkasındaki siyasi destek konusunda çok ciddi tereddütler mevcuttur.

Hükümet programı uygulamakta hatalar yaparsa yada bambaşka nedenlerle bile olsa siyasi istikrar yerini siyasi istikrarsızlığa bırakırsa, işlerin gene karışacağını söyleyebiliriz.

Uygulama sorunlarını yada siyasi istikrarsızlığı temenni etmiyoruz ama pekala muhtemel görüyoruz. Yeni dönemde bunların derhal döviz kuruna yansıyacağını da özellikle hatırlatmak istiyoruz.

Hayırlı olsun.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır