Bugün, Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer'e iki tane çok ilginç olaydan söz edecek ve kamuoyu adına kendisinden bu iki olaya el koymasını rica edeceğiz..
Bu olaylardan birincisi, İnterbank ile ilgili.. İnterbank devlete geçtikten sonra, bu bankanın gerek yurt içi, gerekse yurt dışı alacaklarını takip etmekle Selim Sarıibrahimoğlu Hukuk Bürosu görevlendirilmişti. Bu büro görevini o kadar iyi yaptı ki, bu bankadan yurt dışında bazı hesaplara gönderilmiş paraları bile tespit etti.
Paraların gittiği hesap numaralarını tespit ettikten sonra da, ABD ve İsviçre ile temasa geçerek durumu bildirdiler ve 400 milyon dolar civarındaki bu paranın, Türkiye'ye iade edilmesi gerektiğini anlattılar.
Gerek ABD ve gerekse İsviçre'deki muhatapları, Sarıibrahimoğlu Hukuk Bürosu'nun çağrısına olumlu yanıt verdiler. Yani, paralar Türkiye'ye iade aşamasına geldi..
Geldi ama sayın Cumhurbaşkanım, tam o sırada, İnterbank yönetimi akıl almaz bir uygulama ile Sarıibrahimoğlu Hukuk Bürosu'nu devre dışı bıraktı. Sözleşmesini feshetti.
Acaba neden yaptılar bunu? Bunda bir acaiplik yok mu? Yoksa bu Hukuk Bürosu, paraları Türkiye'ye getirmeye çalışmakla hata mı yaptı?
Ama sayın Cumhurbaşkanım, siz bu işi bir soruşturursanız, Türkiye'ye bu paraları mutlaka kazandırırsınız.. Madem temizleniyoruz, madem temizlenmeye kararlıyız, o zaman sadece siyasette değil, ama bürokraside de gereken herşeyi yapmalıyız diye düşünüyoruz. Türk kamuoyunun da bu görüşte olduğuna inanıyoruz. Kaldı ki, siz, bir toplantıda bu paraların nasıl geri getirileceğini sormuştunuz.. Belki bazıları geri gelmesini istemiyor. Bunu durdurmanızı, kamuoyu adına sizden rica ediyoruz..
Gelelim ikinci olaya..
Bu olay bir yolsuzluk dosyası. Dosyanın oluştuğu yer, Milli İstihbarat Teşkilatı, kısaca MİT..
Demirel'in Cumhurbaşkanlığı döneminde, bu kurumumuzda yapılan bir büyük yolsuzluk, belgeleri ile birlikte, Çankaya'ya gönderilmiş, ancak işleme konmamıştı.. Nedense artık...
Bir de galiba, Başbakan Ecevit ile Mesut Yılmaz'a da konu intikal ettirilmişti. Ama bu konuda kesin bir bilgimiz yok.. Sizi yanıltmayalım..
Bugüne kadar bu konuda da hiçbir araştırma yapılmadı.. Dosya sanki buharlaştı. Dosya dediğimizde 1 tane değil öyle, tam 7 tane, mavi renkli kalın dosya..
Sanırım, Genelkurmay Başkanlığı da, bu olayın sonucunu büyük bir ilgi ile izleyecektir..
Sayın Cumhurbaşkanım, Türkiye artık kolun kırılıp yenin içinde kaldığı dönemleri mutlaka geride bırakmalıdır.. Sizin de bu görüşte olduğunuza inanıyor ve kamuoyu adına bu iki olayın da üzerine gitmenizi rica ediyoruz..
Kim olursa olsun, nereye kadar giderse gitsin diyoruz hepimiz. İşte size 2 tane dosya.. Nereye kadar gidiyorsa, kime kadar gidiyorsa, ona kadar götürün bu işi..
İnanıyoruz ki, Devlet Denetleme Kurulu, çok kısa bir araştırma ile bunları ortaya çıkarır.. Hatta onlara bile gerek yok.. Siz bu konunun içindeki isimleri çağırıp sorsanız, size anlatacaklardır mutlaka..
Size ve tüm okurlarımıza iyi bir hafta dileriz..
Magazin
