|
|
|
Deniz kokusunun şişelendiği ada: ISLAY
İskoçya ile İrlanda arasındaki Islay, üç bin nüfuslu, tek bir polis memuru olan küçük bir ada. Ünü dünyaca bilinen malt viskilerinin sırrı ise topraktan aldığı is ile denizden aldığı iyot kokusu
Yaz yaklaşıp havalar ısınmaya başlayınca insanın aklına Adalar, Modalar gelmeye başlıyor. Ben de bugün bir ada yazısı yazayım derken, elimde tuttuğum viski bardağı beni birden çok uzaklardaki bir adaya götürdü.
Islay, İskoçya ile İrlanda arasında bir ada. Kuzeybatı kıyılarından hava güzel olduğu zaman İrlanda sahillerini görmek mümkün. Batıya doğru baktığınız zaman ise Kanada sahillerine kadar uzanan Atlantik okyanusu bütün soğukluğu ile gözlerinizin önüne serilir.
İskoçlar yüzyıllar önce Islay üzerinden şimdiki İskoçya'ya ulaşan İrlandalıların binlerce yıldır orada yaşayan Piktler ile karışmaları sonucu ortaya çıkmış bir millet.
Islay'nın nüfusu üç bin kadar. Bütün adada sadece bir polis memuru bulunuyor. Küçük havalimanından adanın merkezi Bowmore köyüne giden yol bütün Britanya'nın en uzun düz yolu. Pek kaza olmuyor. Şoförünüzün her geçen arabayı selamlamasından bu adada herkesin birbirini tanıdığını hissediyorsunuz. Bowmore köyünün girişinde ve ana caddesinin tepesinde yuvarlak bir kilise bulunuyor. Yuvarlaklığın nedenini, şeytanların saklanmaları için köşe bulmalarına mani olmak diye açıklıyorlar.
İS VE İYOT KOKUSU
Islay'da kalacak yer sınırlı. Bowmore'daki Lochside Hotel, yakındaki malt viski damıtımevinden gelen kokuların eşliğinde kalabileceğiniz temiz bir alternatif. Viski seviyorsanız iyi. Lochside'ın barı birçoğu her yerde bulamayacağınız çok eski Islay maltları ile dolu. Otelin sahibi Alastair'e rastlarsanız, önerdiği yerel viskileri zevkle içebilirsiniz.
Islay adasının malt viskileri dünyaca ünlü. Bu küçük ada dört ana malt viski üretim bölgesinden biri olarak kabul ediliyor. Buranın viskilerinin en büyük özelliği topraktan aldıkları is ve denizden aldıkları iyot kokusu. İsin nedeni arpanın kurutulmasında kullanılan peat, yani turbanın dumanının kokusunun viskiye sinmesi. Islay'da damıtılan viski on yıldan daha uzun süre deniz kenarındaki mahzenlerde dinlendiriliyor. Bu sürede denizin birçoğumuzun pek sevdiği kokusu adeta viskiye siniyor. Bowmore'un mahzenleri ile denizin arasında sadece rutubetten yosun tutmuş bir taş duvar bulunuyor. Adada bulunan yedi damıtımevinin İngiltere'ye sadece viskiden sağladığı vergi katkısı 250 milyon sterlin, yani 450 trilyon TL. Üç bin nüfuslu bir ada için hiç de fena değil.
Islay adasında ciddi anlamda otel olarak kabul edebileceğimiz Machrie ise havalimanının yakınında, ancak köylerden de uzakta. Burası golf meraklıları için uygun bir konaklama yeri, kum ve çim tepeciklerinin arasında uzanan golf sahası pek ünlü.
Restoran önermek gerekirse, özellikle deniz mahsulleri açısından Port Askaig'deki otelin pub-restoranı, gerek karşıdaki Jura adası manzarası, gerekse de İstanbul'daki hiçbir restoranda bulamayacağınız kadar zengin şarap listesi ile iyi bir seçim olabilir.
NASIL GİDİLİR?
Yazının başında belirttiğim gibi Islay bir hayli uzak. Yani "haydi bu hafta sonu Islay'a gidelim" denecek gibi bir yer değil. Ancak bir İngiltere, daha doğrusu İskoçya seyahatinizde uğramayı düşünürseniz, Glasgow'dan uçak ile sadece yarım saat. Glasgow'dan Islay'a karayolu ile gitmek ise yarısı karada, yarısı feribotta beş saat kadar sürüyor. Ancak Firth of Clyde'ın kıyılarından başlayan bu yolculuk İskoçya'nın güzelliklerini keşfetmek için ideal. İskoçlar buz gibi kuzey rüzgarı yüzlerine vurduğunda hava için "fresh", yani taze derler, biz ise "donduk" deriz. Onun için siz İskoçlara uymayın, Islay feribotunda sıkı giyinin.
Sıcak adalara gelince, önümüz yaz, onları da yazarız. Havalar zaten daha o kadar da ısınmadı.
dIslay Malt Viskileri
Islay, "Ayla" okunur. Çoğunun ismi Keltçe olan malt viskilerin okunuşları ise parantezde belirtilmiştir.)
İs kokusu en yoğun olan Islay maltları Ardbeg, Lagavulin ve Laphroaig (Lafroyg). Bunları içtiğinizde Atlantik'in bütün rüzgar ve fırtınalarını hisseder, deniz suyunu tadarsınız.
Bowmore (Boomor) biraz daha dengelidir. 17 yıllığına bir Duty Free Shopp'ta rastlarsanız, mutlaka deneyin. 40 yıllığı üç bin sterlin, yani 5 milyar TL, deneyebileceğimizi zannetmiyorum. Bunnahabhain (Bunahaven), Bruichladdich (Bruyhladih) ve Caol Ila (Kaol İla) is kokusunu hissettiren, ancak ilk baştaki üç malta göre çok daha hafif olanlardır. Bunlardan Bunnahabhain Türkiye'de bulunabiliyor.
TEOMAN HÜNAL
|
|
|
|