Win-Türkçe
ASCII

SENKRON NE DİYORSA O
Senkron'a bağlı çalışmanız onlara bağımlı olmanızı mı gerektiriyor? Hülya'ya dekolte poz verme falan diyorlarmış?

Bu program iki yıl devam edecek. Herhangi birinin herhangi bir dergiye soyunmasını engellemek yani programın adına leke getirmemek amacıyla alınan bazı önlemler var.

Yarışmadan elenen birini kısıtlamaya ne hakları var?

Hiç farketmez. Çünkü program devam ediyor. Ama ben dekolte giyinebiliyorum.

'Murat, Show TV'nin adamı', 'Ajan' gibi laflar ettiler...

Alakası yok. Ama niye öyle dediklerini biliyorum. Çünkü hakkımdaki bilgilerinde mesleği hanesinin karşısında "Radyo ve Televizyon Yapımcısı" yazıyordu. Ama keşke araştırsalardı. Kırıldım. Ajan olduğuma dair çıkan yazıdan sonra insanların içine kurt düştü. Sonrasında dördüncü oldum. Bu haberi yapan arkadaşı bulup onunla bir orta kahve içmek isterim. Hem neden 100 milyar için yarışmaya ajan soksunlar? O para bir taksinin plaka değeri bile değil.

Son zamanlarda evdekiler de sana "Ajan" gibi bakmaya başlamış mıydı?

Evet. Ve bu beni çok etkilemeye başlamıştı. Evde kitap bile yokken insanlardan uzaklaştım.

Kitap niye yasak?
Mantık şu: İnsanların kendi kendilerine kalmalarını en az düzeye indirmek.

Ama evde herkes gece-gündüz uyuyor.

Gündüz uyudukları saatler var. Ama "hadi yatmayalım arkadaşlar" deyince kalkıyorlar. Neler yapmadık ki evde insanları hareketlendirmek için... Bıraksalar kitap bile yazacaktık.

Son günlerde evdekilere bir bıkkınlık geldi değil mi?

Gözlemliyorum. Ama bu bıkkınlık değil kesinlikle, özlem.

Hep uyumlu davrandın. Öyle misin yoksa oynadın mı?

Ben normal hayatımda da böyleyim. Bir şeye her tarafından bakmayı çok seviyorum. Her tarafından bakmaya çalışırken de sinirim yatışıyor. Rol değil. Zaten dünya tarihinde 100 gün süren senaryo yok. Rol yapanlar, çıkınca üçkağıtçı olur.

Neden Eray seni eledi?

Mantığından. Ama dışarı çıktığı an pişman oldu. Tokat yedi. Üzülmesini istemezdim.

Sevmeyenlere Eray çok yapay geliyor. Sence?

Ben Eray'ı elemezdim. Kendimi baltalamazdım. Çünkü o evde konuşabileceği tek insan bendim. Ortak yönlerimiz var. Kendimizi jant temizlerken hayal ediyorduk. Ama söylemlerine katılıyorum dersem yalan olur.

Evde sana en yakın gelen insan kimdi?

Semih, Sinan ve Tarık...

En uzak?

Dilek.

Niye?

Dilek biraz isyankar gençlik. Sevmediği şeyleri sevmez. Sevmek için hiç uğraşmaz.

Sence kim kazanacak?

Kim gönlünden geçiyor dersen, Sinan'ı söylerim.

Sen evin abisi oldun, Hülya abla olamadı?

Hülya abla olamadı evde de kalamadı. Kafiyeli oldu.

Dışarı çıktığında karşılaştığın Türkiye'yi nasıl buldun?

Kötü. Şok oldum.

Çıkınca ilk ne yedin?
Rejimdeyim. Evdeyken 12 kilo verdim. Bu yüzden yemek yerine sinemaya gittim. Çok özlemişim. Siz hiç sinemada reklam filmini alkışlayan maymun gördünüz mü? Akbank reklamını alkışladım.

İçeride yemek yemekten başka yapacak doğru dürüst iş yokken neden rejim yaptın?

Aslında rejimden ziyade bir light meyveli yoğurdu iki saatte yemek bana kilo verdirdi. Kaşığı ağzında tut, kenarını sıyır, dibini yala... Birayı da kesince kilo verdim. Sabahları spor da yaptık.

Evin içinde fazla entelektüel cümleler kurulmuyor. Konuşacak insan konusunda zorlandın mı?

Hayır. Boyacıyla boyacı gibi konuşurum ben. Zaten kimse konuşmazken, ahkam kesen adamı kimse sevmez.

Niye Eray'ı herkes seviyor?

Bilmiyorum. Onun için mi seviyorlar dersin? Eray'a ne diyorlar?

Filozof diyorlar.

Yani Türk halkı filozofları seviyor mu? Niye biz bunun farkında değiliz? Vah, vah...

SİBEL ARNA