Futbolun dini imanı para mıdır? Son dönemde artık spor olmaktan gittikçe çıkıp bir endüstri konumuna ulaşan futbolda, paranın önemini inkâr etmek yanlış olur. Eğer paranız varsa Figo sizin takımınıza gelir, eğer paranız varsa güçlü bir kulüp yapısının temellerini atabilirsiniz.
Tabii bir de madalyonun diğer yüzüne bakalım. Alaves'in bu sezon başında transfer için harcadığı para 7 milyon dolar. Yani Figo için 100 milyon dolardan fazla para verilen bir ülkede inanılmaz bir durum. Alaves bugün UEFA Kupası finalinde. Ligde Şampiyonlar Ligi kovalayan 5'linin arkasında dolaşıyor. Petit'ye, Overmars'a milyonlarca dolar harcayan Barcelona ise Şampiyonlar Ligi ve UEFA Kupası'ndan elenip hocasını kovdu.
Ancak Alaves'in yaptığını alkışlarken unutmamamız gereken bir şey daha var. Siz Barcelona, Real Madrid ya da Valencia başkanıysanız 7 milyon dolarlık bir transferle yetinmeniz mümkün değildir. Şampiyonlar Ligi'nde şampiyonluk kovalamanın bedeli daha büyüktür. Hedefinizi küçültürseniz taraftarın ve medyanın tepkisiyle karşılaşırsınız.
Alaves gibi mütevazı kulüpler ellerinden geldiğince iyi kadro kurarlar. Onların genç yetenekleri keşfedip pişirme toleransına sahip olması sayesinde büyük yıldızlar doğar. Siz eğer büyük bir kulüpte alt yapınızdan yetişmemiş ve adı sanı duyulmamış bir genci pişirmeye kalkarsanız, onun yokolmasına da sebep olabilirsiniz.
Kıssadan hisse: Büyük kulüpseniz büyük harcama yapmalısınız. Ama bu harcamalar da yerinde olmalı. Örneğin 8 milyon dolara Ayhan'ı alabilmek için Avrupa'nın en iyi liberolarından Nikiforov'u elinizden kaçırmamalısınız. Öyle değil mi?