Gecekonducular tapu istedi

Yolumuz karanlık
ZELİHA AKTAN: Evliya Çelebi Mahallesi Öz Sokak'ta oturuyorum. İçmeler Tren istasyonu'nun altı o kadar karanlık ki, yürümeye korkuyoruz.

GÜLLÜCE: Cadde ve sokak aydınlatmalarını AKTAŞ yapıyor. Bu yüzden ilçemizdeki bütün aydınlatılması gereken yerlerin listesini verdik. AKTAŞ'a bu konuda siz de dilekçe yazın. Biz de bir kere daha başvuralım.

*Çocuklar eziliyor
YAŞAR KESİCİ: Balıkçıların arkasındaki çocuk parkını ya kaldırın ya da çevresini kapatın. Yanındaki caddeye fırlayan çocuklar kaza geçiriyor.

GÜLLÜCE: Parkı kaldırmamız söz konusu olamaz. Parkın cadde tarafına bakan bölümüne engel koydururum.

*Cumhuriyet Caddesi
ARDA KAÇAN: Cumhuriyet Caddesi'ni trafiğe kapattınız ama esnaf olarak iş yapamıyoruz. Eski haline getirilmesini istiyoruz.

GÜLLÜCE: Artık köyde yaşamıyoruz. Tuzla modern bir kent olma yolunda. Bu tür bulvarlar her yerde var. UKOME kararı da alındı. Trafiğe kesinlikle açılmayacak. Bu modern caddeden herkes yararlanıyor. 2000 kişi ile yapılan ankette 1900 kişi bu caddenin kapatılmasını istedi. Bu iş için 150 milyar lira harcadık. Araçların park edebilecekleri yerler yaptık.

*Ağaçlandırma
SEVGİ ESMER: Sahildeki Levent Sitesi İ Blok'da oturuyoruz. Kanalizasyonlarımız bağlandı. Ama sahil taşlarla dolduruldu ve öylece bırakıldı. Bu bölgenin ağaçlandırılmasını istiyoruz.

GÜLLÜCE: Burada İSKİ kollektör çalışması yaptı. Kollektörlerin korunması için sahile taşlar kondu. Bölgenin yeşillendirme çalışmasını İSKİ yapacak.

*Tuzla Gölü
MURAT YILDIRIM: Tuzla Gölü'nden ne zaman faydalanabileceğiz?

GÜLLÜCE: Şu anda gölün tabii halini korumaya çalışıyor, tek bir çivi çaktırmıyoruz. Göl için mega projemiz var. Önce 240 bin metrekarelik bir alanın kamulaştırılması gerekiyor. Bu iş için 40 trilyon gerekiyor, bütçemiz ise 6 trilyon lira. Maliye Bakanlığı ile görüşüyoruz. Hatta eski Cumhurbaşkanımız Demirel de bu konu ile ilgileniyor.

* Gecekondu
HÜSNİYE KIZILKAĞAN: Bingöl Mahallesi'ndeki gecekonduma ilave yapmak istiyorum.

GÜLLÜCE: Buna kesinlikle izin vermeyiz. Zaten gecekonduları bildiğiniz gibi yıkıyoruz.

*Tehlikeli köprü
METİN ÜRKEZ: Tersane bölgesindeki köprünün yonca çalışması ne zaman bitecek?

GÜLLÜCE: Büyükşehir Belediyesi bütün işlemleri bitirdi. Yol bağlantısının yapılması için 50 metrelik bir bölüm kaldı. Denizcilik işletmesi bu alanı bir kooperatife sattığı için bu çalışma da durdu. Şimdi konu yargıda.

* Minibüsler az
CANAN SUSTAM: Minibüs ve otobüslerimiz çok yetersiz. Ulaşım zorluğu çekiyoruz.

GÜLLÜCE: Valiliğin yeni ulaşım projesi var. Minibüs için ihale yapılacak. O zaman bu sorun ortadan kalkacak.

*Tapumuz yok
ERTAŞ POLAT: Mimar Sinan Mahallesi'nde gecekondum var. Tapusunu ne zaman vereceksiniz?

GÜLLÜCE: Belediye tapu vermiyor. Buna hukuken yetkimiz yok. Eğer imar affı çıkarsa tapunuzu alabilirsiniz?

* Çalışma ruhsatı
MUZAFFER GENÇ: Aydınlıköyü'nde restoranım var. Ama çalışma ruhsatı alamıyorum.

GÜLLÜCE: Bu konuda herkes rahatsız. Eğer restoranınızın bulunduğu binanın iskanı yoksa bu belgeyi alamazsınız. Ancak imar affının çıkması gerekir. İçişleri Bakanlığı'na bu konuda yazılar yazdık. Ne var ki mevzuat böyle.

* İş istiyorum
CEMİLE AYYILDIZ: Esentepe Caddesi Torteks Sitesi'nde oturuyorum. Eşim rahatsız. Kızıma ve kendime iş istiyorum.

GÜLLÜCE: İş için her gün belediyemize 15-20 kişi geliyor. Eskiden çevre fabrikalarda iş imkanları sağlayabiliyorduk. Son yıllardaki ekonomik kriz yüzünden iş bulamıyoruz. Ama Özel Kalem'e gelip özelliklerinizi bildiren bir yazıyı verin.

* Tapumuz verilmedi
SEZER HIZLI: Hayat Sitesi B 2 Blok Daire 4'te oturuyorum. Kooperatif bize tapularımızı vermedi.

GÜLLÜCE: Kooperatifinizin ruhsatlı olması lazım. Daireyi satın aldığınız kooperatifin tapunuzu vermesi gerekir. Belediye tapu vermiyor.

*Yollarımız perişan
OKTAY MİNSİN: Şifa ve Mimar Sinan Mahallesi'nin bütün yolları çukur içinde. Bu eziyetten ne zaman kurtulacağız. Ayrıca kablolu TV ve doğalgaz ilçemize gelecek mi?

GÜLLÜCE: Yollarınızın bozuk olduğunu biliyorum. Bu mahallelerde Telekom hat döşedi. İki ekibimiz Telekom'un kapatıp beton döktüğü yerleri asfaltlamaya başladı. Önce ana caddeleri, sonra sokakları asfaltlayacağız. Kablolu TV hakkında bilgim yok. Ama doğalgaz 2002'ye kadar gelmeyecek.

* Sahil yolu
MURAT ÇAYIR: Sahil yolundaki çalışma ne zaman bitecek?

GÜLLÜCE: Deniz Otobüsü iskelesinden Marmados Sitesi önüne kadar ki 5 kilometrelik yolun 1. Etap ihalesi bitti. 2. Etap ihalesi ise bu ay yapıldı. Çalışmalar devam ediyor. Mini oyun sahaları, kafeler, küçük dere ve şelalelerin olacağı sahil yolu yaz aylarına yetiştirilecek.

* Ulaşım sorunu
MACİDE ALTIN: Mercan'da oturuyorum. Belediye Otobüsleri'miz çok eski. Ayrıca Kadıköy'e giden otobüsler şimdi Bostancı'da bırakıyor ve çocuklarımız çok zorluk çekiyor.

GÜLLÜCE: Bu konuyu İETT yetkilileri ile görüşeceğim.

Şehrin göbeğinde stad olmuyor!
YILLARDIR "İstanbul'un göbeğinde stad" olmaz diye feryat ettik... Şişli'nin göbeğindeki Ali Sami Yen'in, Kızıltoprak'taki Fenerbahçe'nin, Boğaz'ın kıyısındaki Dolmabahçe'nin kentin yüreğine sokulmuş 3 hançer olduğunu belirttik...

Maç günleri Mecidiyeköy'den geçmek mümkün olmuyor... Stad dağıldığında iki kıtayı birbirine bağlayan yol saatlerce tıkanıyor...

Yine Fenerbahçe'nin maçı olduğu akşamlar Kızıltoprak'ın, Caddebostan'ın, Suadiye'nin, Erenköy'ün, Bostancı'nın, Maltepe'nin, Kartal'ın, Pendik'in, Tuzla'nın yolu kesiliyor... Çünkü fanatik taraftarlar yola iniyor... Binlerce araç milim milim ilerliyor... Yine binlerce İstanbullu, "Şimdi kızıp benim arabama hücum etmesinler" diye panikliyor...

Ya Dolmabahçe?
Dünya'da sarayın karşısında olan ilk ve tek stad...

Sorun sadece trafik sıkışıklığı ile de bitmiyor.. Gürültü kirliliği, toplanan seyyar satıcıların pisliği, çevredeki apartmanların bahçelerinin tuvalet haline getirilmeleri ve en önemlisi her maçtan sonra çevrenin savaş alanına çevrilmesi...

Spora, futbola tabii ki karşı değiliz...
Ancak; görünen bu stadların İstanbul'un göbeğinde olmaması gerektiği... En azından bu seyirci ile mümkün olmadığı... Sayın Vali istediği kadar genelge yayınlasın... İstediği kadar polisiye tedbir alsın, olmuyor... Sorunun köklü çözümü; bu stadların belli bir takvim içinde kent dışına çıkarılmaları...

Belediyeye göre hava kirliliği yok, sis var! Peki neden genzimiz yanıyor, soluk alamıyoruz?

HAVA kirliliği ile ilgili yazıma Büyükşehir Belediyesi'nden yanıt geldi... Gönderilen 3 sayfalık yanıtta; kaçak kömürle "cansiperane" mücadele edildiği belirtiliyor ve yapılan ölçümlerde sınır değerlerin aşılmadığına, İstanbul'un havasının temiz olduğuna dikkat çekiliyor ve ardından da ekleniyor: "15 Ekim ile Kasım ayı sonları sisli günlerdir..."

Bu açıklamayı gönderenleri insafa davet ediyorum...

Büyükşehir Belediyesi zabıtaları kaçak kömürle mücadele edebilirler anlarım... İstanbul'da hava kirliliğinın sınır değerlerini aşmadığı tespitine katılırım... Ancak, genzimi yakan havanın pis değil, sis olduğunu söyleyenlere "Ay'da yaşıyor" olarak yaklaşırım...

Bu açıklamayı gönderenleri; rüzgarsız bir akşam Fındıklı-Dolmabahçe, Barbaros-Etiler, Boğaziçi Köprüsü-Kızıltoprak aksına çıkmaya çağırırım... Hatta; TEM'den Kozyatağı girişine bakmalarını hatırlatırım...

Görecekler ki; sözünü ettiğim sis değil; pis hava! Kaldı ki; hava kirliliği sadece kalitesiz kömürden de kaynaklanmıyor... Yüzbinlerce aracın egzozundan çıkan zehirli gazlar soluk almamızı zorlaştırıyor... Bunu Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanı Mustafa Öztürk de kabulleniyor...

İstanbul'un havasının tertemiz(!) olduğunu iddia eden Büyükşehir Belediyesi yetkilileri bir de İETT'nin elindeki 1100 tane Ikarus marka otobüsün egzozundan çıkan simsiyah dumanı görseler...